Abaküs Yazılım
7. Hukuk Dairesi
Esas No: 2015/1658
Karar No: 2016/9558
Karar Tarihi: 27.04.2016

Yargıtay 7. Hukuk Dairesi 2015/1658 Esas 2016/9558 Karar Sayılı İlamı

Özet:


Dava işçinin ücret ve kıdem tazminatı alacakları ile ilgilidir. İşveren fazla çalışma yapmadığını iddia etmektedir ancak işçinin tanıkları çalıştığını söylemektedir. Mahkeme, işçinin fazla çalışma yaptığını kabul ederek karar vermiştir. Ancak, davacı tanıklarının çalışma süresi belirtilen dönemi kapsamadığı için hesaplama hatası yapıldığı anlaşılmıştır. Ayrıca, yemek yardımının miktarı konusunda yapılmış bir araştırma olmadığı için hatalı bir rakam kullanılmıştır. Karar temyiz edilmiş ve Yargıtay, kararın bozulmasına karar vermiştir.
Kanun Maddeleri:
- İş Kanunu madde 69/3: Gece çalışmaları yedi buçuk saati geçemez.
- İş Kanunu madde 41: Fazla çalışma süresinin bir yılda ikiyüzyetmiş saati geçemeyeceği hükümdür.
- İş Kanunu madde 68: Fazla çalışmanın belirlenmesinde ara dinlenme süreleri de dikkate alınmalıdır.
7. Hukuk Dairesi         2015/1658 E.  ,  2016/9558 K.

    "İçtihat Metni"

    Mahkemesi :İş Mahkemesi
    Dava Türü : Alacak

    Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün, Yargıtay"ca incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmekle, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı. Dosya incelendi, gereği görüşüldü:
    1- Dosyadaki yazılara, hükmün Dairemizce de benimsenmiş bulunan yasal ve hukuksal gerekçeleriyle dayandığı maddi delillere ve özellikle bu delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre davalının aşağıdaki bentlerin kapsamı dışında kalan temyiz itirazlarının reddine,
    2- Davacı, fazla çalışma yapmasına rağmen ücretlerinin ödenmemesi ve işe giriş tarihinin sigortaya geç bildirilmesi nedeniyle iş akdini haklı nedenle feshettiğini belirterek kıdem tazminatı ile bazı işçilik alacaklarının tahsilini talep etmiştir.
    Davalı, davacının devamsızlık yapması nedeniyle iş akdinin haklı nedenle feshedildiğini savunarak davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
    Mahkemece, davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
    Davacı işçinin fazla çalışma yapıp yapmadığı konusunda taraflar arasında uyuşmazlık bulunmaktadır.
    Fazla çalışma yaptığını iddia eden işçi bu iddiasını ispatla yükümlüdür. Ücret bordrolarına ilişkin kurallar burada da geçerlidir. İşçinin imzasını taşıyan bordro sahteliği ispat edilinceye kadar kesin delil niteliğindedir. Bir başka anlatımla bordronun sahteliği ileri sürülüp kanıtlanmadıkça, imzalı bordroda görünen fazla çalışma alacağının ödendiği varsayılır.
    Fazla çalışmanın ispatı konusunda işyeri kayıtları, özellikle işyerine giriş çıkışı gösteren belgeler, işyeri iç yazışmaları delil niteliğindedir. Ancak, fazla çalışmanın yazılı belgelerle kanıtlanamaması durumunda tarafların, tanık beyanları ile sonuca gidilmesi gerekir. Bunun dışında herkesçe bilinen genel bazı vakıalar da bu noktada göz önüne alınabilir. İşçinin fiilen yaptığı işin niteliği ve yoğunluğuna göre de fazla çalışma olup olmadığı araştırılmalıdır.
    İmzalı ücret bordrolarında fazla çalışma ücreti ödendiği anlaşılıyorsa, işçi tarafından gerçekte daha fazla çalışma yaptığının ileri sürülmesi mümkün değildir. Ancak, işçinin fazla çalışma alacağının daha fazla olduğu yönündeki ihtirazi kaydının bulunması halinde, bordroda görünenden daha fazla çalışmanın ispatı her türlü delille yapılabilir. Bordroların imzalı ve ihtirazi kayıtsız olması durumunda, işçinin bordroda belirtilenden daha fazla çalışmayı yazılı belge ile kanıtlaması gerekir. İşçiye bordro imzalatılmadığı halde, fazla çalışma ücreti tahakkuklarını da içeren her ay değişik miktarlarda ücret ödemelerinin banka kanalıyla yapılması durumunda, ihtirazi kayıt ileri sürülmemiş olması, ödenenin üzerinde fazla çalışma yapıldığının yazılı delille ispatlanması gerektiği sonucunu doğurmaktadır.
    İş sözleşmelerinde fazla çalışma ücretinin aylık ücrete dahil olduğu yönünde kurallara sınırlı olarak değer verilmelidir. Dairemiz, 270 saatle sınırlı olarak söz konusu hükümlerin geçerli olduğunu kabul etmektedir.
    Günlük çalışma süresinin onbir saati aşamayacağı Kanunda emredici şekilde düzenlendiğine göre, bu süreyi aşan çalışmaların denkleştirmeye tabi tutulamayacağı, zamlı ücret ödemesi veya serbest zaman kullanımının söz konusu olacağı kabul edilmelidir.
    Yine işçilerin gece çalışmaları günde yedibuçuk saati geçemez (İş Kanunu, md. 69/3). Bu durum günlük çalışmanın, dolayısıyla fazla çalışmanın sınırını oluşturur. Gece çalışmaları yönünden, haftalık kırkbeş saat olan yasal çalışma sınırı aşılmamış olsa da günde yedibuçuk saati aşan çalışmalar için fazla çalışma ücreti ödenmelidir. Dairemizin kararları da bu yöndedir.
    Fazla çalışma yönünden diğer bir yasal sınırlama da, İş Kanununun 41 inci maddesindeki, fazla çalışma süresinin toplamının bir yılda ikiyüzyetmiş saatten fazla olamayacağı şeklindeki hükümdür. Ancak bu sınırlamaya rağmen işçinin daha fazla çalıştırılması halinde, bu çalışmalarının karşılığı olan fazla mesai ücretinin de ödenmesi gerektiği açıktır. Yasadaki sınırlama esasen işçiyi korumaya yöneliktir
    Fazla çalışmanın belirlenmesinde, 4857 sayılı Yasanın 68 inci maddesi uyarınca ara dinlenme sürelerinin de dikkate alınması gerekir.
    Fazla çalışmaların uzun bir süre için hesaplanması ve miktarın yüksek çıkması halinde Yargıtay’ca hakkaniyet indirimi yapılması gerektiği istikrarlı uygulama halini almıştır.
    Somut olayda, davacı 15.09.2009-21.10.2013 tarihleri arasında davalı şirkette çalışmıştır. Davacı tanığı ...., davalı işyerinde 2003 yılı Eylül ayından 28.04.2013 tarihine kadar çalıştığını, diğer davacı tanığı .... ise 2009 yılı sonundan itibaren 1 yılı aşkın süre davalı işyerinde çalıştığını beyan etmiştir. Mahkemece, 2009 yılı Eylül ayı ile 2013 yılı Ekim ayı arasında yapılan fazla çalışma ücreti hesabına itibarla hüküm kurulmuştur. Ancak davacı tanıklarının çalışma süresi, davacının çalışma süresinin tamamını kapsamamaktadır. Bu durumda, davacı tanıklarının çalıştıkları süreler belirlenerek, beyanlarının sadece kendi çalıştıkları dönemle sınırlı olarak değerlendirilmesi gerekirken, hesaplama yapılan çalışma döneminin tamamını kapsayacak şekilde geniş yorumlanarak fazla çalışma hesabına esas alınması yanlıştır. Hatalı bilirkişi raporuna itibarla yazılı şekilde hüküm kurulması isabetsiz olup bozma nedenidir.
    Davacının haftanın 5 günü 08:30-19:00 saatleri arasında, haftanın 1 günü ise 08:30-21:00 saatleri arasında çalıştığı kabul edilmiştir. Ancak, 08:30-21:00 saatleri arasındaki çalışma süresi 12,5 saat olduğu halde 13,5 saat kabul edilerek hesaplama yapan bilirkişi raporuna itibar edilmesi de hatalı olmuştur.
    Yine hükme esas alınan bilirkişi raporunda, bir kısım imzalı bordrolarda fazla çalışma tahakkuklarının bulunduğu, tahakkuk ve imza bulunan aylardan 2013 yılı Temmuz ve Ağustos ayının da hesaplamada dışlanacağı belirtilmesine rağmen, hesap tablosunun Temmuz-Ekim 2013 bölümünde hafta sayısının 14 hafta olarak gösterildiği ve 2013 yılı Temmuz ve Ağustos ayları dışlanmadan hesaplama yapıldığı görülmüştür. Yapılacak iş, yukarıda açıklanan eksiklikler ve hesap hataları giderilerek, 2013 yılı Temmuz ve Ağustos ayları dışlanarak yeniden yapılacak hesaba göre fazla çalışma alacağını hüküm altına almaktır.
    3- Taraflar arasında giydirilmiş ücretin hesaplanması hususunda uyuşmazlık söz konusudur.
    Davacının işveren tarafından temin edilen yemek yardımından yararlandığı kabul edilerek giydirilmiş ücrete aylık 260,00 TL yemek yardımı ilave edilmiş ise de, davacıya sağlanan yemek yardımının miktarı konusunda yapılmış piyasa araştırması mevcut olmayıp, davacının dava dilekçesinde belirttiği ve bilirkişinin esas aldığı rakama itibar edilmesi hatalı olmuştur. Mahallindeki ilgili yerlerden sorulmak sureti ile (Lokantacılar odası, belediye gibi) fesih tarihi itibari ile yemek yardımının nakti değeri tespit edilmeli, buna göre giydirilmiş ücrete eklenmelidir.
    O halde, davalının bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve karar bozulmalıdır.
    SONUÇ: Temyiz olunan kararın yukarıda yazılı nedenlerle BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde davalıya iadesine, 27/04/2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.













    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi