Abaküs Yazılım
15. Hukuk Dairesi
Esas No: 2021/788
Karar No: 2021/1726
Karar Tarihi: 15.04.2021

Yargıtay 15. Hukuk Dairesi 2021/788 Esas 2021/1726 Karar Sayılı İlamı

(Kapatılan)15. Hukuk Dairesi         2021/788 E.  ,  2021/1726 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 17. Hukuk Dairesi
    İLK DERECE MAHKEMESİ :İstanbul Anadolu 4. Asliye Ticaret Mahkemesi

    Yukarıda tarih ve numarası yazılı olan bölge adliye mahkemesi hukuk dairesince verilen kararın temyizen tetkiki davacılar vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla dosyadaki kağıtlar okundu, gereği konuşulup düşünüldü.
    - K A R A R -

    Davacılar vekili, ödenmeyen son hak ediş alacağının tahsilini ve kesin teminat mektubunun iadesini talep ve dava etmiş, davalı vekili davanın reddini savunmuş, ilk derece mahkemesince, davanın reddine karar verilmiş, bu karara karşı davacılar vekilinin yaptığı istinaf başvurusunu inceleyen bölge adliye mahkemesi hukuk dairesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.
    Kararı, davacılar vekili ile temyiz etmiştir.
    Dava, davacı yüklenicinin son hak ediş bedeli alacağının ödenmesi ve teminat mektubunun hükümsüzlüğünün tespiti ve iadesi istemlerine ilişkindir.
    Hizmet alım sözleşmeleri, yüklenici tarafından kendi işçisi ile işverene ait bir işin yerine getirilmesini amaçlayan karma sözleşmelerdir. Bu sözleşme uyarınca çalışan işçinin yüklenici işçisi olması, işçiye karşı yüklenici ve işverenin birlikte sorumlu olması nedeniyle işverenler tarafından sözleşmelere yüklenici açısından birtakım hükümler konulmaktadır. Bu hükümlerin konuluş amaçlarının gerçekleşmesi yani riskin ortadan kalkması halinde dahi sözleşme hükümlerine şeklen bağımlı kalmak yüklenicilerin mağduriyetine sebep olabilmektedir. Bu durumda işveren tarafından risk için somut bir gerekçe gösterilmediği hallerde sırf sözleşmede belirlenen birtakım şekli unsurların yerine getirilmemesi gerekçesiyle taleplerin reddedilmesi sözleşme hukukuna uygun düşmez.
    Somut olayda, taraflar arasında 24.02.2012 tarihinde, 66 özel güvenlik personeliyle 23 ay süreli özel güvenlik işini konu olan hizmet alım sözleşmesi düzenlenmiştir.
    Sözleşmenin 22.1 maddesinde, yüklenicinin, sözleşme konusu iş ile ilgili çalıştırdığı personele ilişkin sorumlulukları, ilgili mevzuatın bu konuyu düzenleyen emredici hükümleri ve Genel Şartnamenin 6. bölümünde belirlenmiş olup, yüklenicinin bunları aynen uygulamakla yükümlü olduğu; Teknik Şartnamenin X/6. Maddesinde iş sözleşmesi bitiminde ve bu şartnameye konu olan hizmet sözleşmesi bitiminde çalıştırdığı elemanların imzaladığı tüm hak ve alacaklarını aldıklarına dair ibranamelerin istekli tarafından idareye ibraz edileceği düzenlenmiştir.
    Davalı kurum, sözleşmenin anılan hükümlerine dayalı olarak, işçilik alacaklarına ilişkin ibranamelerin ibraz edilmemesi nedeniyle, davacının son istihkakından 157.334,82 TL"lik tutarı bloke etmiş ve teminat mektubunu iade etmemiştir.
    İşin kabulüyle kesin hesabı düzenleyen 20.2 hükmünün son cümlesi ile, yüklenici davacının, işin teslimi için sözleşme ve ekleri uyarınca üzerine düşen yükümlülükleri yerine getirmemesinden doğan zarardan sorumlu olduğunu düzenlemiştir.
    Son hakedişin ödenmemesi ile ilgili taraflar arasındaki sözleşmede ve sözleşme eki teknik şartnamede herhangi bir hüküm bulunmadığına ve davalı tarafından da hizmet sözleşmesinden kaynaklı bir herhangi bir zararının bulunduğu savunulmadığına göre, son hakediş alacağının bloke edilmesinin yerinde olmadığı sonucuna varılmalıdır.
    Öte yandan davacı tarafça, işçilik alacakları yönünden ibra belgesi sunulmamış ise de; dava dışı işçilerin iş akitlerinin kıdem tazminatını gerektirecek şekilde sona ereceği de belirli değildir. Bu şekilde sona erecek olsa bile belirli olmayan bir tarihe kadar son hak ediş alacağının bloke edilmesi ve teminat mektubunun davacı uhdesinde kalması sözleşme hukukuna da uygun düşmez.
    Dosya kapsamından, davacı tarafından davalıya verilen Türkiye Halk Bankası"na ait, 23.02.2012 tarih, ... numaralı 250.000,00 TL tutarlı teminat mektubunun geçerlilik süresinin davadan sonra 01.06.2014 tarihinde dolduğu, teminat mektubunun davalı tarafından nakde de çevrilmediği, davanın açıldığı tarihte dava konusu teminat mektubunun iade koşullarının oluştuğu ve davacının dava tarihi itibariyle davasında haklı olduğu görülmüştür.
    Bu durumda mahkemece, son hakediş bedelinin tahsiline yönelik istemin kabulüne, konusu kalmadığından, teminat mektubunun iadesine ilişkin davanın esası hakkında karar verilmesine yer olmadığına karar verilmesi gerekirken, yazılı gerekçelerle davanın reddi ve istinaf başvurusunun esastan reddi kararı doğru olmamış, istinaf mahkemesi kararı kaldırılarak ilk derece mahkemesi kararının bozulması uygun görülmüştür.
    SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davacılar vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 17. Hukuk Dairesinin 21.03.2019 tarih ve 2018/188 E., 2019/506 K. sayılı kararı kaldırılarak ilk derece mahkemesi kararının davacılar yararına BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde iadesine, HMK 373/1 maddesi gereğince dosyanın ilk derece mahkemesine karardan bir örneğin ilgili Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine, 15.04.2021 gününde oy birliğiyle karar verildi.







    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi