Abaküs Yazılım
3. Hukuk Dairesi
Esas No: 2020/1476
Karar No: 2020/2742
Karar Tarihi: 08.06.2020

Yargıtay 3. Hukuk Dairesi 2020/1476 Esas 2020/2742 Karar Sayılı İlamı

3. Hukuk Dairesi         2020/1476 E.  ,  2020/2742 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ


    Taraflar arasındaki alacak davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın dahili davalı ... yönünden karar verilmesine yer olmadığına;davalı ... yönünden kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü:
    Y A R G I T A Y K A R A R I
    Davacı,... ili,Yenimahalle ilçesi,Aşağıyurtçu mahallesinde kain 207 ada 5 parsel sayılı taşınmazın kendisi adına tapuda kayıtlı iken,davalı belediyenin açtığı tapu iptal tescil davası neticesinde tapu kaydının iptal edilerek davalı ... adına tescil edildiğini,taşınmazın tapu kaydının iptal edilmesine rağmen tarafına davalı ... tarafından herhangi bir bedel ödemesi yapılmadığını,taşınmazın değerinin 80.000 TL olduğunu ileri sürerek,dava konusu taşınmazın değerinin dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
    Davalı ...,davacının kanunda belirtilen 5 yıllık sürede bina yapmadığından tescile karar verildiğini, tüzel kişiliğin tüm borç ve alacakları ile birlikte mahalle statüsüne dönüştürülerek köy tüzel kişiliği kaldırıldığını, yasada bedel ödeneceğine ilişkin düzenleme bulunmadığını,bedelsiz tescile ilişkin kesin hüküm olduğunu, davacının bunu tescil davasında ileri sürmesi gerekirken dava kesinleştikten sonra bedel talep ettiğini, tahsis edilen taşınmaz nedeniyle davacı tarafından bir bedel ödenmediğini, ödenmesi gerekli bir bedel olsa bile taşınmazın rayiç değeri değil, ancak tahsis sırasında ödenen bedelin talep edilebileceğini savunarak,davanın reddini istemiştir.
    Dahili Davalı ...,davacı tarafından önceden köy tüzel kişiliği adına yatırıldığı iddia edilen miktarın yine davalı ..."ndan talep edilmesi gerektiğini, dava konusu taşınmazın 30.03.2014 tarihinde belediye sınırlarına katıldığını,söz konusu bedelin davalı ... Belediyesi"ne yatırıldığını, dava konusu taşınmazın davalı ... Belediyesi adına tescil edildiğini,yine davanın genel yetkili mahkeme olan davalının ikametgahı mahkemesinde açılması gerektiğini savunarak, davanın öncelikle yetki yönünden ; olmadığı takdirde husumetten reddine karar verilmesini istemiştir.
    Mahkemece, davanın yetki yönünden reddine yönelik olarak verilen kararın davacı vekili tarafından temyiz edilmesi sonucunda Dairemizin 23.02.2016 tarih ve 2015/17636 E.-2016/2416 .K sayılı ilamı ile ‘’...mahkemece,Usul Yasasında dava açıldıktan sonra diğer kişilerin davaya dahil edilmek suretiyle davalı sıfatını kazanması ve husumetin bu kişilere yöneltilmesi konusunda bir düzenleme yer almadığı gözetilmeden,...’nın dahili davalı olarak kabulü ile yetki itirazının kabul edilmesinin hatalı olduğu ...gerekçesiyle hükmün bozulmasına karar verilmiştir.
    Mahkemece bozma ilamına uyularak yapılan yargılama sonucunda ise;
    Davalı ... aleyhine açılan davanın kısmen kabulü ile;
    163,32 TL nin dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine, fazla istemin reddine;
    Davalı ... hakkında usulüne uygun bir dava açılmadığından bu davalı hakkında karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiş,hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    1-Dava;sebepsiz zenginleşme hukuksal nedenine dayalı alacak istemine ilişkindir.
    Somut olayda;davaya konu edilen ilgili adreste kain 207 ada 5 parsel sayılı taşınmazın Aşağıyurtçu Köy Tüzelkişiliği adına kayıtlı iken,05.03.1998 tarihli tahsis ile davacı adına tescil edildiği,daha sonra davalı ... Belediyesi’nin ... 13 Asliye Hukuk Mahkemesi’nde açtığı 2009/402 E.-2010/243 K. sayılı dosyasında verilen 21.09.2010 tarihli karar ile ‘’...mahallinde yapılan keşif neticesinde davaya konu taşınmazda konut amaçlı herhangi bir yapının bulunmadığının saptandığı...’’ gerekçesi ile dava konusu taşınmazın davacı adına olan tapu kaydının iptali ile davalı ... Belediyesi adına tapuya kayıt ve tesciline karar verildiği ve bu kararın da temyiz edilmeden 27.04.2011 tarihinde kesinleştiği anlaşılmaktadır.
    Dosya kapsamında yer alan ve ... Emlak ve İstimlak Müdürlüğü"nce dosyaya sunulan 10.02.2014 tarihli yazı ekinde sunulan ödeme belgesi incelendiğinde ise,davacının köy tahsilat makbuzu ile 163.318.000 TL(yüz altmış üç milyon üç yüz on sekiz bin TL) ödediği, yapılan son yasal düzenlemeler ile davaya konu taşınmazın bulunduğu Aşağıyurtçu Köyünün 23/07/2004 tarihinde Resmi Gazete"de yayınlanarak yürürlüğe giren 5216 sayılı Büyükşehir Belediyesi Kanunu"nun 6.maddesine göre Büyükşehir Belediyesi sınırları içerisine alınan köylerin tüzel kişiliği kaldırılarak mahalleye dönüştürülmesi nedeniyle mahallenin de tüzelkişiliği bulunmadığından Aşağıyurtçu köyüne ait taşınmazlar ile bu köyün tüm borç ve alacaklarının davalı ... Belediyesi"ne geçmiş olması nedeniyle davacının davaya konu taşınmaz için ödemiş olduğu bedeli davalı ... Belediyesi"nden talep etmesinde herhangi bir usulsüzlük olmadığı anlaşılmaktadır.
    Eldeki davada, işlemin bir tarafı kamu kurumu,diğer tarafı ise dar gelirli vatandaştır.Davaya konu arsa tahsisi için davacı davaya konu edilen bedeli idareye yatırmış,daha sonra davalı ... Belediyesi tarafından ... 13 Asliye Hukuk Mahkemesi’nde açtığı 2009/402 E.-2010/243 K. sayılı dosyasında verilen 21.09.2010 tarihli karar ile dava konusu taşınmazın davacı adına olan tapu kaydının iptali ile davalı ... Belediyesi adına tapuya kayıt ve tesciline karar verilmiş olmakla,eldeki bu davada davacının gerçek zararının davalı ... Belediyesi"nden tahsiline karar verilmesi gerektiği açıktır.Arsa tahsisi için yapılan sözleşme geçerli olup, sözleşmenin ifa edilmemesi nedeniyle davacı,ifanın imkansız hale geldiği tarih olan ... 13 Asliye Hukuk
    Mahkemesi’nin 2009/402 E.-2010/243 K. sayılı dosyasının kesinleşme tarihi olan 27.04.2011 tarihindeki rayiç değerini isteyebilir.
    Mahkemece eldeki davada yapılması gereken dava konusu taşımazın ifanın imkansız hale geldiği tarihteki rayiç değerine hükmetmek olmalı iken,hatalı değerlendirme ile davacının ödediği bedelin aynen iadesine karar verilmesi doğru görülmemiştir.
    Bu itibarla mahkemece, davaya konu taşınmaza yakın bölgelerden ve ifanın imkansız hale geldiği tarih olan 27.04.2011 tarihine yakın zaman içinde yapılan benzer yüz ölçümlü taşınmazların satışlarını bildirmeleri için taraflara imkan tanınmalı, gerektiğinde re"sen emsal temini yoluna gidilerek, bu emsallerde dikkate alınarak tahsis edilmesi planlanan taşınmazın rayiç değerinin mahallinde yapılacak keşif ile yeniden bilirkişi kurulu eşliğinde inceleme yapılarak denetime elverişli, bilimsel verilere uygun alınacak rapor sonucuna göre belirlenmesi suretiyle, taleple bağlılık ilkesi de gözetilerek hüküm tesisi yoluna gidilmesi gerekirken,yanılgılı değerlendirme ile yazılı şekilde karar verilmesi doğru görülmemiş, bozmayı gerektirmiştir.
    SONUÇ: Yukarıda birinci bentte açıklanan nedenlerle hükmün HUMK.nun 428. maddesi gereğince davacı yararına BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 6100 sayılı HMK"nun Geçici Madde 3 atfıyla 1086 sayılı HUMK"nun 440. maddesi gereğince kararın tebliğinden itibaren 15 günlük süre içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere 08.06.2020 gününde oy birliğiyle karar verildi.

    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için destek@ictihatlar.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi