Esas No: 2019/10011
Karar No: 2022/7226
Karar Tarihi: 16.05.2022
Yargıtay 8. Ceza Dairesi 2019/10011 Esas 2022/7226 Karar Sayılı İlamı
8. Ceza Dairesi 2019/10011 E. , 2022/7226 K."İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Çocuğun kaçırılması ve alıkonulması
...
...
Gereği görüşülüp düşünüldü:
1-Mağdure ... vekilinin temyiz talebinin incelenmesinde;
5237 sayılı TCK.nın 234/3. maddesinde düzenlenen çocuğun kaçırılması ve alıkonulması suçunda onsekiz yaşını bitirmeyen çocuğun annesi ile babasının çocuk üzerinde sahip oldukları velayet haklarının koruma altına alınması nedeniyle atılı suçun mağdurunun anne ile baba olması karşısında, ...’a yaş küçüklüğü nedeniyle tayin edilen vekilin, hükmü temyize hakkı bulunmadığından, vaki isteminin 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gözetilerek 1412 sayılı CMUK.nın 317. maddesi uyarınca REDDİNE,
2-Tüm dosya kapsamına göre; 25.06.2012 tarihinde, sanık ... (...) ... ile suç tarihinde 17 yaşı içerisinde bulunan evi terk eden mağdurenin sanığın çalıştığı kafede tanışıp, bir müddet onunla vakit geçirip rıza dahilinde ilişkiye girdiği, sonrasında haklarında hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararı verilen diğer sanıklar ... ve ... ile birkaç gün birlikte vakit geçirip yine rıza dahilinde onlarla da ilişkiye girdiği olaylarla ilgili olarak sanıklar ..., ... ve ... hakkında, Mersin Cumhuriyet Başsavcılığının 2012/26018 Soruşturma Numaralı 14.12.2012 tarihli iddianamesiyle çocuğun nitelikli cinsel istismarı ve kişiyi hürriyetinden yoksun kılma suçlarından kamu davaları açıldığı ve Mersin 5. Ağır Ceza Mahkemesinin 2012/148 Esas, 2014/170 Karar sayılı dosyası ile yargılamaları yapılıp, 04.06.2014 tarihli kararla sanıkların eylemlerinin reşit olmayanla cinsel ilişki ve çocuğun kaçırılıp alıkonulması suçlarını oluşturduğu kabul edilerek çocuğun cinsel istismarı suçundan mahkumiyet kararları verildiği, sanıklar ... ve ...hakkındaki cinsel istismar suçlarından kurulan mahkumiyet hükümleri ile ilgili hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararı verildiği,
./...
S/2
bu kararların itirazen kesinleştiği, kişiyi hürriyetinden yoksun kılma suçundan ise tüm sanıkların beraatlerine karar verildiği, sanık ... müdafii ile katılan mağdure vekili tarafından reşit olmayanla cinsel ilişki suçundan verilen mahkumiyet hükmü ile kişiyi hürriyetinden yoksun kılma suçundan verilen beraat kararlarının temyiz edildiği ve halen Yargıtay 9. Ceza Dairesinin 2021/2291 Esas sayılı dosyasında temyiz incelemesinde olduğu yukarıda verilen hükümle birlikte mahkemece hürriyeti tahdit suçunun konusunu oluşturan eylemler nedeni ile çocuğun kaçırılması ve alıkonulması suçundan suç duyurusunda bulunulduğu, bunun üzerine sanıklar hakkında Mersin Cumhuriyet Başsavcılığının 07.11.2014 tarihli iddianamesi ile evi terk eden çocuğun ailesini veya yetkili makamları durumdan haberdar etmeksizin yanında tutmak suçundan dava açıldığı ve Mersin (Kapatılan) 16. Asliye Ceza Mahkemesinin 2014/435 Esas 2015/308 Karar sayılı ilamıyla sanıklar ..., ... ve ...’ın atılı suçtan cezalandırılmalarına karar verildiği, bu kararla birlikte de bu hükümle ilgili sanıklar ... ve ... hakkında hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararı verildiği, sanık ... hakkındaki çocuğun kaçırılması ve alıkonulması suçundan kurulan hükmün ise sanık ... ve katılan mağdure vekilinin temyiz ettiği ve bu davanın eldeki derdest temyiz incelemesinin konusunu oluşturduğu, bu tespitlere göre aynı eylem nedeniyle Mersin 5. Ağır Ceza Mahkemesince hem kişiyi hürriyetinden yoksun kılma suçundan beraat kararı verildiği, hem de bu eylemin çocuğun kaçırılması ve alıkonulması suçunu oluşturduğu gerekçesiyle suç duyurusunda bulunulduğu, bu nedenle inceleme konusu bu davanın açıldığı anlaşılmakla, 5271 sayılı CMK.nın 225/2. maddesindeki “Mahkeme, fiilin nitelendirilmesinde iddia ve savunmalarla bağlı değildir.” şeklindeki düzenleme gereğince işlem yaparak hürriyeti tahditten açılan davayı ek savunma hakkı verilerek 18 yaşından küçük çocuğun kaçırılıp alıkonulması suçundan işlem yapılması gerektiği gözetilmeyerek yapmış olduğu suç duyurusu üzerine Mersin (Kapatılan) 16. Asliye Ceza Mahkemesi nezdinde açılan bu davanın, mükerrir dava olup olmadığının tespit edilmesi gerektiği, mükerrirlik halinde CMK.nın 223/7. maddesinde yer alan “aynı fiil nedeniyle, aynı sanık için önceden verilmiş bir hüküm veya açılmış bir dava varsa davanın reddine karar verilir.” hükmü uyarınca reddine karar verilmesinin gerektiği, bu nedenle Yargıtay 9. Ceza Dairesinin 2021/2291 Esas sayılı dosyasında kayıtlı Mersin 5. Ağır Ceza Mahkemesinin anılan dosyasının sonucunun beklenmesi, Yargıtaydan döndükten sonra celp edilerek incelenmesi, bu suç yönünden aralarında mükerrirlik olduğunun tespiti halinde davanın reddine karar verilmesi gerektiği gözetilmeden eksik araştırma ile yazılı şekilde hüküm kurulması yasaya aykırı,
../...
S/3
3-Kabule göre de;
Dairemizin 2020/2463 Esas sayılı dosyasında 01.10.2020 tarihli kararla, somut norm denetimi yoluyla iptal istemli başvuru üzerine Anayasa Mahkemesinin 14.01.2021 gün ve 2020/81 Esas, 2021/4 sayılı Kararı ile 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanununa 17.10.2019 tarih ve 7188 sayılı Kanunun 31. maddesiyle eklenen geçici 5. maddesinin "01.01.2020 tarihi itibariyle... hükme bağlanmış ve kesinleşmiş dosyalarda .... basit yargılama usulü uygulanmaz" bölümündeki "hükme bağlanmış" ibaresinin Anayasanın 38. maddesine aykırı olduğuna ve iptaline karar verilmiştir.
2709 sayılı Türkiye Cumhuriyeti Anayasasının 38. maddesinde suçun kanuniliği ve cezanın kanuniliği güvence altına alınmıştır. Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesinin 7/1. maddesinde de aynı güvencelere yer verilerek "lehe kanunun uygulanması ilkesi" benimsenmiştir.
Maddi ceza hukukuna ilişkin hükümler içeren basit yargılama usulünün "hükme bağlanmış dosyalarda" uygulanmasını engelleyen 5271 sayılı CMK.nın geçici 5. maddesinin (d) bendindeki "hükme bağlanmış" ibaresinin basit yargılama usulü yönünden Anayasa Mahkemesi tarafından iptal edilmesi nedeniyle temyiz davasına konu dosyalarda lehe hükümler içeren CMK.nın 251/3. maddesinin uygulanması imkanının doğması ve bu konuda mahkemesince yeniden değerlendirme yapılması zorunluluğu,
Bozmayı gerektirmiş, sanık ... (...) ...'in temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan sair yönleri incelenmeyen hükmün bu sebeplerden dolayı 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi uyarınca uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK.nın 321. maddesi gereğince BOZULMASINA, 16.05.2022 gününde oybirliğiyle karar verildi.