1. Hukuk Dairesi 2012/15901 E. , 2013/17598 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL
Yanlar arasında görülen tapu iptali ve tescil davası sonunda, yerel mahkemece davanın, kabulüne ilişkin olarak verilen karar davalı vekili tarafından tarafından yasal süre içerisinde duruşmalı olarak temyiz edilmiş olmakla, duruşma günü olarak saptanan 19.11.2013 Salı günü için yapılan tebligat üzerine temyiz eden vekili Avukat ... geldi, davetiye tebliğine rağmen temyiz edilenler vekili Avukat gelmedi yokluğunda duruşmaya başlandı, süresinde verildiği ve kayıt olunduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra gelen vekilin sözlü açıklamaları dinlendi, duruşmanın bittiği bildirildi, iş karara bırakıldı. Bilahare Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor okundu, düşüncesi alındı. Dosya incelenerek gereği görüşülüp düşünüldü:
-KARAR-
Dava, muris muvazaası hukuksal nedenine dayalı tapu iptal ve tescil, olmazsa tenkis isteğine ilişkindir.
Mahkemece, yapılan keşifte davalının tanıklarının beyanları alınmasına rağmen, verilen kesin süre içerisinde davalının delillerini bildirmediği,tanık listesi verilmediği, süre geçtikten sonra delil ibrazına davacı tarafın muvafakat etmediği, bu nedenle davalının tanıkların beyanlarına itibar edilmediği, davacının delillerine ve dosya kapsamına göre mirasbırakan tarafından davalıya yapılan temlikin mirasçıdan mal kaçırma amaçlı ve muvazaalı olduğunun saptandığı gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiştir.
Hemen belirtilmelidir ki, 6100 sayılı HMK"nun 243/1. maddesinde " Tanık davetiye ile çağrılır.Ancak, davetiye gönderilmeden taraflarca hazır bulundurulan tanık dinlenir.Şu kadar ki tanık listesi için kesin süre verildiği ve dinlenme gününün belirlendiği hallerde, liste verilmemiş olsa dahi taraf, o duruşmada hazır bulundurursa tanıklar dinlenir." hükmü gereğince, tanık mahkemede dinlenebileceği gibi, keşif yerinde de dinlenebileceğinden, tarafların tanıklarının keşif yerinde hazır bulundurulması halinde dinlenmesi gerekeceği açıktır.
Somut olayda, davalı tarafından mahkemece verilen kesin süre geçtikten sonra delil listesi verildiği, tanıkların bildirildiği, keşifte hazır bulunan davalı tanıklarının beyanlarının alındığı sabittir.
Hal böyle olunca, davalı tanıklarının beyanları da dikkate alınmak suretiyle toplanan tüm delillerin birlikte değerlendirilmesi, hasıl olacak sonuca göre bir karar verilmesi gerekirken, bu husus gözardı edilerek yazılı şekilde karar verilmiş olması doğru değildir.
Davalı vekilinin, bu yöne değinen temyiz itirazı yerindedir. Kabulüyle hükmün açıklanan nedenlerden ötürü (6100 sayılı Yasanın geçici 3.maddesi yollaması ile) 1086 sayılı HUMK."nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, bozma nedenine göre öteki hususların şimdilik incelenmesine yer olmadığına, alınan peşin harcın temyiz edene geri verilmesine, 29.12.2012 tarihinde yürürlüğe giren Avukatlık Ücret Tarifesinin 14. maddesi gereğince gelen temyiz eden vekili için 990.00.-TL. duruşma avukatlık parasının temyiz edilenlerden alınmasına, 10.12.2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.