8. Hukuk Dairesi 2011/2223 E. , 2011/3781 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi
DAVA TÜRÜ : Katkı payı Alacağı
... ile ... aralarındaki katkı payı alacağı davasının kısmen kabulüne ve ve kısmen reddine dair Ankara 7. Aile Mahkemesinden verilen 07.12.2010 gün ve 1596/1627 sayılı hükmün duruşma yapılması suretiyle Yargıtay"ca incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmiştir. Dosya incelenerek işin duruşmaya tabi olduğu anlaşılmış ve duruşma için 28.06.2011 Salı günü tayin edilerek taraflara çağrı kağıdı gönderilmişti. Duruşma günü temyiz eden ...bizzat ve vekili Avukat ... karşı taraftan davacı vekili Avukat ... geldiler. Duruşmaya başlanarak temyiz isteğinin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan ve hazır bulunanların sözlü açıklaması dinlendikten sonra duruşmaya son verilerek dosya incelendi gereği düşünüldü:
K A R A R
Davacı ... vekili tarafından davalı ... aleyhine açılan katkı payı alacağı davasının mahkemece kabulüne, 30.000 TL.nin 2.11.2004 dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesi üzerine hüküm davalı vekili tarafından temyiz edilmiş, Yargıtay 2.Hukuk Dairesinin 2.6.2009 tarih 2008/4115 Esas 2009/10534 Karar sayılı ilamı ile bozma sevk edilmiş, davalı vekilinin kararın düzeltilmesi isteği de aynı Dairenin 11.11.2009 tarih 2009/15901 Esas 2009/19505 Karar sayılı ilamı ile reddedilmiştir. Mahkemece, bozma ilamına uyulduktan sonra alınan raporlar doğrultusunda davanın kısmen kabulüne, 20.000 TL.nin dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsiline,fazlaya ilişkin isteğin reddine karar verilmesi üzerine; hüküm, davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Yargıtay 2.Hukuk Dairesinin 2.6.2009 tarihli bozma ilamında kısaca “…davacının, bu taşınmazın edinilmesine geliri ile % 40 oranında katkıda bulunduğu kabul edilmiştir.Bu kabul, dosyadaki delillere de uygundur. O halde taşınmazın dava tarihindeki sürüm değeri ile belirlenen katkı payı oranının çarpılarak davacının alacağının hesaplanması gerekirken tasfiye tarihindeki değerin esas alınarak hesaplama yapılması doğru bulunmamıştır…” gerekçesi ile bozma sevk edilmiştir. Bozma ilamına uyulduktan sonra taraf yararına usuli kazanılmış hak doğar. Bu bakımdan uyulan bozma ilâmı çerçevesinde hüküm kurulması zorunlu hale gelir. Dosya muhtevasına, dava evrakı ile yargılama tutanakları münderecatına, mahkemece usuli kazanılmış hak teşkil eden ve bozma kapsamında yer almayan % 40 katkı oranının hesaplamada dikkate alınarak bozma doğrultusunda alınan 5.6.2010 ve 18.7.2010 tarihli inşaat mühendisi bilirkişinin dava konusu taşınmazın dava tarihi itibarıyla belirlediği 50.000 TL. rayiç değerle çarpılmak suretiyle davacının katkı payı alacağının tespit edilmesi ve yazılı şekilde hüküm kurulmasında usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamaktadır. Davacı tarafından dosyaya sunulan emsaller rayiç değeri yansıtmaktan uzak olup dosyaya ibraz edilen ve özel mütalaa içeren 1.11.2010 tarihli raporun mahkemece, resen hükme esas alınma imkanı olmadığı gibi, raporda hesaplamada dikkate alınan kriterler de yasanın istediği taşınmazın sürüm değerinin belirlenmesinde kullanılmayan kriterler olduğundan mahkemece itibar edilmemiş olması doğru olmuştur.
Bundan ayrı dava dilekçesinde herhangi bir tarih belirtilmeksizin yasal faiz istendiğine göre bu isteğin davalının temerrüde düşürüldüğü tarih olarak kabul edilmesi gereken dava tarihi şeklinde anlaşılarak dava tarihinden itibaren yasal faize hükmedilmesinde de bir isabetsizlik bulunmamaktadır. Kaldı ki katkı payı alacağına ilişkin davalarda kural olarak dava tarihinden itibaren yasal faize hükmedilmesi Yargıtay içtihatları ile de kabul edilmiştir.
Açıklanan nedenlerle davalı vekilinin yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA,Yargıtay duruşmasının yapıldığı tarihte yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi hükümleri uyarınca 825 TL avukatlık ücretinin davalıdan alınarak Yargıtay duruşmasında avukat marifetiyle temsil olunan davacıya verilmesine ve aşağıda dökümü yazılı 297,00 TL peşin harcın onama harcına mahsubu ile kalan 891.00 TL"nin temyiz eden davalıdan alınmasına 28.06.2011 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.