8. Hukuk Dairesi 2010/6048 E. , 2011/3774 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi
DAVA TÜRÜ : Katkı Payı Alacağı ve Katılma Alacağı
... ile ... aralarındaki katkı payı alacağı ve katılma alacağı davasının reddine dair Balıkesir 1. Aile Mahkemesinden verilen 28.05.2010 gün ve 434/399 sayılı hükmün Yargıtay’ca incelenmesi davacı vekili tarafından süresinde istenilmiş olmakla dosya incelendi gereği düşünüldü:
KARAR
Davacı vekili, tarafların 1991 yılında evlendiklerini, evlilik birliği içerisinde edinilen 5762 ada 13 parsel ile davalının banka hesabında bulunan mevduat üzerinde 1/2 alacağına tekabül eden 5000 TL"nın davalıdan alınmasına karar verilmesini istemiştir.
Davalı vekili, davacının ev kadını olup herhangi bir geliri bulunmadığından taşınmazın alınmasına katkısı olmadığını ileri sürerek davanın reddine karar verilmesini savunmuştur.
Mahkemece, taşınmazın üzerindeki katkıdan kaynaklanan alacağa ilişkin talebin kanıtlanamaması nedeniyle reddine, davalının bankada hesabında bulunan 300.77 TL üzerinde davacının katılma alacağı var ise de davacının boşanmadaki kusur durumu dikkate alınarak TMK.nun 236/2. maddesi uyarınca cüzi nitelikteki alacağın hakkaniyet ilkesi uyarınca tamamen kaldırılmasına karar verilmesi üzerine; hüküm, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Taraflar, 28.06.1992 tarihinde evlenmişler, 09.06.2006 tarihinde açılan davanın boşanmayla sonuçlanması üzerine 16.06.2008 tarihinde kesinleşen hükümle boşanmışlardır. Eşler arasındaki evliliğin boşanmayla sona erdirilmesine karar verilmesi halinde mal rejimi dava tarihinden geçerli olmak üzere sona erer (TMK. m. 225/2).
Taraflar arasında evlilik tarihinden 1.1.2002 tarihine kadar mal ayrılığı (TMK. m. 170.), bir yıl içinde başka mal rejimini seçmediklerinden 4721 sayılı TMK.nun yürürlüğe girdiği 01.01.2002 tarihinden boşanma davasının açıldığı 09.06.2006 tarihine kadar eşler arasında yasal mal rejimi olan edinilmiş mallara katılma rejimi geçerlidir. (4722 s.K. md. 10/1, 4721 s.K. TMK md. 202/1.)
Arsa niteliğindeki dava konusu 5762 ada 13 parsel, 06.09.1994 tarihinde satış yoluyla davalı koca ... adına tescil edilmiş, bankadaki mevduat hesabı ise 06.05.2004 tarihinde açılmıştır. Dava; taşınmaz yönünden 743 sayılı TKM.nun 170.maddesi uyarınca katkı payı alacağına,bankadaki mevduat bakımından ise, TMK.nun 202/1 ve devamı maddeleri uyarınca yasal edinilmiş mallarla katılma rejiminden kaynaklanan katılma alacağına ilişkindir. Dosya muhtevasına, dava evrakı ile yargılama tutanakları münderecatına, mevcut deliller mahkemece takdir edilerek karar verildiğine ve takdirde bir isabetsizlik bulunmadığına, dava konusu 5762 ada 13 parselin mal ayrılığı rejiminin geçerli olduğu tarihte satın alınarak davalı koca adına tescil edildiğine ve davacı tarafından taşınmazın satın alınmasına katkıda bulunduğu kanıtlanamadığına göre davacı vekilinin bu yöne ilişkin temyiz itirazlarının reddiyle hükmün bu bölümünün açıklanan nedenlerle ONANMASINA,
Davacı vekilinin edinilmiş malvarlığı niteliğinde olan davalının banka hesabındaki mevduata ilişkin temyiz itirazlarına gelince; mahkemece mevduatın edinilmiş mal olduğu ve davacının 1/2 katılma alacağı bulunduğu kabul edilmesine karşılık TMK.nun 236/2.maddesi uyarınca katılma alacağının kaldırılmasına karar verilmiş ise de; verilen karar usul ve yasaya aykırıdır. Anılan maddede; zina (TMK.nun 161.m.) veya hayata kast (TMK.nun 162.m.) nedeniyle boşanma halinde hakim, kusurlu eşin artık değerdeki pay oranının hakkaniyete uygun olarak azaltılmasına veya kaldırılmasına karar verebileceği açıklanmıştır.Bu açıklamalara göre, madde hükmü ancak, boşanmanın zina ve/veya hayata kast nedenlerinden dolayı açılması ve boşanmaya hükmedilmesi halinde uygulanabilmesi mümkün olacaktır. Somut olayda; boşanma davası sadakatsizlikten kaynaklanan şiddetli geçimsizliğe dayalı (TMK.nun 163 ve 166.m.) olarak açılmış ve aynı gerekçelerle boşanmaya hükmedilmiştir. Boşanma kararı bu haliyle kesinleşmiştir. Mahkemece, bankadaki mevduatın edinilmiş mal niteliğinde olduğu ve TMK.nun 202/1.maddesi uyarınca davacının 1/2 katılma alacağı (TMK.m. 231, 236/1) bulunduğu kabul edildiğine göre, davanın kabulüne karar verilmesi gerekirken maddeye yanlış anlam verilerek hatalı değerlendirme sonunda katılma alacağının tamamen kaldırılmasına karar verilmiş olması doğru görülmemiştir.
Davacı vekilinin temyiz itirazları yerinde olduğundan kabulü ile hükmün bankadaki mevduata ilişkin bölümünün HUMK.nun 428.maddesi uyarınca BOZULMASINA ve aşağıda dökümü yazılı 17,15 TL peşin harcın onama harcına mahsubu ile kalan 1,25 TL’ nin temyiz edenden alınmasına 27.06.2011 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.