Yargıtay 14. Hukuk Dairesi 2017/204 Esas 2020/6963 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
14. Hukuk Dairesi
Esas No: 2017/204
Karar No: 2020/6963
Karar Tarihi: 09.11.2020

Yargıtay 14. Hukuk Dairesi 2017/204 Esas 2020/6963 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Davacı, paydaşı olduğu taşınmazın dava dışı satıcısının davalıya satış yoluyla devrettiği payın resmi senette yüksek gösterilerek önalım hakkını engellediğini iddia ederek davalı adına olan payın iptali ile kendisi adına tescilini talep etmiştir. Davalı ise payını dava dışı kişiye temlik ettiğini belirterek davanın reddedilmesini savunmuştur. Mahkeme, davanın husumet yönünden reddine karar vermiştir. Davacı vekili, yargılama gideri ve vekalet ücreti yönünden temyiz etmiştir. Yargıtay ise, davalı olarak dava açılma tarihindeki kayıt malikinin değil davacıya bildirim yapan kişinin gösterilmesinin haklı bir yanılgıya dayandığını belirterek, dava açılma tarihindeki kayıt malikinin değil bildirimde bulunan kişi lehine vekalet ücretine hükmedilmesinin doğru olmadığını belirtmiştir. Karara göre, hükmün vekalet ücretine ilişkin kısmı çıkarılarak onanmıştır. Kanun maddeleri ise Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 124. maddesi ve 438/7. maddesidir.
14. Hukuk Dairesi         2017/204 E.  ,  2020/6963 K.

    "İçtihat Metni"

    14. Hukuk Dairesi


    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi


    Davacı vekili tarafından, davalılar aleyhine 24.12.2014 gününde verilen dilekçe ile önalım hakkına dayalı tapu iptali ve tescil talebi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın husumet yönünden reddine dair verilen 25.03.2015 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü:
    K A R A R
    Dava, önalım hakkına dayalı tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir.
    Davacı vekili, davacının paydaşı olduğu ... ili, ... ilçesi, 42861 ada 1 parsel sayılı taşınmazın önceki paydaşı Satıa"nın 16.10.2014 tarihinde 221/3721 payını davalıya satış yoluyla devrettiğini, davacının önalım hakkını engellemek için satış bedelinin resmi senette yüksek gösterildiğini belirterek önalım hakkına dayalı olarak davalı adına olan payın iptali ile davacı adına tescilini talep etmiştir.
    Davalı vekili, davalının dava tarihinden önce 42861 ada 1 parsel sayılı taşınmazdaki payını taşınmazın başka bir paydaşı olan dava dışı ..."a temlik ettiğini, müvekkilinin dava konusu taşınmazda payının kalmadığını belirterek davanın reddini savunmuştur.
    Mahkemece, davanın husumet yönünden reddine karar verilmiştir.
    Hükmü, davacı vekili yargılama gideri ve vekalet ücreti yönünden temyiz etmiştir.
    6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu 124. maddesi ile, “Bir davada taraf değişikliği, ancak karşı tarafın açık rızası ile mümkündür.
    Bu konuda kanunlarda yer alan özel hükümler saklıdır.
    Ancak, maddi bir hatadan kaynaklanan veya dürüstlük kuralına aykırı olmayan taraf değişikliği talebi, karşı tarafın rızası aranmaksızın hakim tarafından kabul edilir.
    Dava dilekçesinde tarafın yanlış veya eksik gösterilmesi kabul edilebilir bir yanılgıya dayanıyorsa, hakim karşı tarafın rızasını aramaksızın taraf değişikliği talebini kabul edebilir. Bu durumda hakim, davanın tarafı olmaktan çıkarılan ve aleyhine dava açılmasına sebebiyet vermeyen kişi lehine yargılama giderlerine hükmeder.” düzenlemesine yer verilmiştir.
    Somut uyuşmazlıkta, davalılardan ... tarafından satın aldığı pay nedeniyle dava konusu taşınmazın paydaşlarından davacı şirkete satımın ihbarı için noter aracılığıyla bildirim yapılmış ise de henüz dava açılmadan önce dava konusu pay bu kez dava dışı Abdulkerim"e temlik edilmiştir. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 124/4. maddesi gereğince davalı olarak dava açma tarihindeki kayıt malikinin değil davacıya bildirim yapan ..."un gösterilmesi haklı bir yanılgıya dayanmaktadır. Bu durumda davacının yargılama giderlerinden sorumlu tutulması doğru ise de aleyhine olacak şekilde kendisini vekili ile temsil ettiren davalı ... lehine vekalet ücretine hükmedilmesi doğru değildir. Bu husus kararın bozulmasını ve yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden HUMK’nın 438/7 maddesi gereğince hüküm sonucunun aşağıdaki şekilde düzeltilerek onanmasına karar verilmesi gerekmiştir.
    SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle; davacı vekilinin temyiz itirazının kabulü ile hükmün vekalet ücretine ilişkin (5.) paragrafının hükümden çıkarılmasına, hükmün HUMK"nun 438/7. maddesi gereğince DEĞİŞTİRİLMİŞ ve DÜZELTİLMİŞ bu şekliyle ONANMASINA, peşin yatırılan harcın yatırana iadesine, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 09.11.2020 tarihinde oy birliği ile karar verildi.







    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.