Abaküs Yazılım
1. Hukuk Dairesi
Esas No: 2013/14102
Karar No: 2013/17522
Karar Tarihi: 09.12.2013

Yargıtay 1. Hukuk Dairesi 2013/14102 Esas 2013/17522 Karar Sayılı İlamı

Özet:


Dava, çaplı taşınmaza elatmanın önlenmesi ve ecrimisil isteklerine ilişkindir. Mahkeme kısa kararda 14.500 TL ecrimisile hükmetmiş ancak gerekçeli karar yazmadan önce davacı vekilinin verdiği dilekçe üzerine yapılan tavzih kararı ile bu tutar 16.116,48 TL olarak düzeltilmiştir. Ancak bu değişiklik tavzih yoluyla yapılabilecek bir düzeltme değildir ve HMK'nın 306. maddesinde öngörülen usule de uyulmamıştır. Ayrıca kısa kararla gerekçeli kararın çelişkili olması yargılamanın aleniyeti, kararların alenen tefhim edilmesine ilişkin Anayasa ve HUMK maddelerine aykırıdır. Bu nedenlerle hüküm bozulmuştur. Kanun maddeleri: HMK 305, 306, 294/4, 297; Anayasa 141; HUMK 186, 297, 428.
1. Hukuk Dairesi         2013/14102 E.  ,  2013/17522 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
    DAVA TÜRÜ : ELATMANIN ÖNLENMESİ-ECRİMİSİL


    Yanlar arasında görülen elatmanın önlenmesi, ecrimisil davası sonunda, yerel mahkemece davanın, kabulüne ilişkin olarak verilen karar davalı vekili tarafından yasal süre içerisinde temyiz edilmiş olmakla dosya incelendi, Tetkik Hakimi ..."nın raporu okundu, açıklamaları dinlendi, gereği görüşülüp düşünüldü;

    -KARAR-

    Dava,çaplı taşınmaza elatmanın önlenmesi ve ecrimisil isteklerine ilişkindir.
    Mahkemece, kısa kararda 14.500,00.-TL ecrimisile hükmedilmiş ise de, gerekçeli karar yazılmadan önce davacı vekilinin verdiği dilekçe üzerine, 27.03.2013 tarihli tavzih kararı ile kısa kararda hüküm altına alınan 14.500,00.-TL ecrimisilin, 16.116,48.-TL olarak düzeltilmesine karar verilmiş, gerekçeli kararda da 16.116,48.-TL ecrimisilin tahsiline karar verilmiştir.
    Hemen belirtilmelidir ki; 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu"nun (HMK) 305. maddesinde belirtildiği üzere, hüküm yeterince açık değilse veya icrasında tereddüt uyandırıyor yahut birbirine aykırı fıkralar içeriyor ise, taraflarca hükmün icrasına kadar açıklanması veya tereddüt ya da aykırılığın giderilmesi istenebilir. Ancak tavzih yolu ile hükmün değiştirilmesi veya hükme ilâve yapılması olanaksızdır.
    1)-Somut olayda; kısa kararda yapılan değişiklik tavzih yoluyla yapılabilecek bir düzeltme niteliğinde olmadığı gibi mahkemece yapılan tavzihte HMK"nun 306.maddesinde öngörülen usule de uyulmadığından öncelikle 27.03.2013 tarihli tavzih kararının ORTADAN KALDIRILMASINA.
    2)-Diğer yandan, bilindiği üzere, tarafların tüm delilleri toplanıp tetkik edildikten ve HMK"nin 186. maddesine göre son sözleri dinlenip duruşmanın bittiği bildirildikten sonra hakimin, aynı Yasanın 297. maddesi uyarınca kararı gerekçesi ile birlikte (tam olarak) yazması ve hüküm sonucunu HMK"nin 297. maddede öngörülen biçimde tefhim etmesi asıldır.
    Ne var ki, uygulamada HMK"nin 294. maddesinin 4. fıkrasının getirdiği ayrıcalığa dayanılarak bazı zorunlu nedenlerle sadece hükmün sonucu tutanağa geçirilip tefhim edilmekte, gerekçeli karar daha sonra yazılmaktadır.
    İşte bu gibi hallerde HMK"nin 297. maddesine uygun olarak tarafların hak ve yükümlülüklerini açıkça gösteren, tefhim ile aleniyet ve hukuki varlık kazanan kısa karara daha sonra yazılan gerekçeli kararın uygun olması zorunludur. Esasen kısa kararı yazıp tefhim etmekle davadan elini çekmiş olan hakimin artık bu kararını değiştirmesine yasal olanak yoktur.
    Öte yandan, kısa kararla gerekçeli kararın çelişkili bulunması yargılamanın aleniyeti, kararların alenen tefhim edilmesine ilişkin Anayasa"nın 141. maddesi ve HUMK."nun yukarıda değinilen buyurucu nitelikteki maddelerine de aykırı bir durum yaratır. Ayrıca anılan husus kamu düzeni ile ilgili olup, gözetilmesi yasa ile hakime yükletilmiş bir ödevdir. Aksine düşünce ve uygulama yargı, yargıç ve kararlarının her türlü düşünceden uzak, saygın ve güvenilir olması ilkesi ile de bağdaşmaz.
    Somut olayda, değinilen ilke ve yasa hükümleri göz ardı edilerek kısa kararda “14.500,00.-TL” ecrimisilin tahsiline karar verildiği halde, gerekçeli kararda “16.116,48.-TL“ ecrimisilin tahsiline karar verilmesi suretiyle kısa karara çelişkili biçimde gerekçeli karar yazılması doğru değildir.
    Hal böyle olunca, 10.04.1992 gün,1992/7 Esas, 1992/4 sayılı Yargıtay İçtihatları Birleştirme Kararı çerçevesinde bir karar verilmek üzere hüküm bozulmalıdır.
    Davalı vekilinin temyiz itirazları belirtilen nedenlerle yerindedir. Kabulüyle hükmün (6100 sayılı Yasanın geçici 3.maddesi yollaması ile) 1086 sayılı HUMK"nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, bozma nedenine göre sair temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına, alınan peşin harcın temyiz edene geri verilmesine, 09.12.2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.










    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi