Dolandırıcılık - Yargıtay 15. Ceza Dairesi 2015/9902 Esas 2016/427 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
15. Ceza Dairesi
Esas No: 2015/9902
Karar No: 2016/427
Karar Tarihi: 18.01.2016

Dolandırıcılık - Yargıtay 15. Ceza Dairesi 2015/9902 Esas 2016/427 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Bakırköy 10. Ağır Ceza Mahkemesi tarafından dolandırıcılık suçundan sanık M.. K..’in mahkumiyetine hükmedildi. Sanık H.. T.. da temyiz talebinde bulundu. Ancak, sanık H.. T.. yokluğunda verilen hükmün usule aykırı olduğu belirlendiğinden sanığın temyiz istemi kabul edildi ve hükümler onandı. Mahkeme, sanıkların gerçekleştirdiği eylemin TCK’nın 157. maddesinde yer alan dolandırıcılık suçunu işlediğine hükmetti. Sanıklar hakkında adli para cezasına da hükmedilmesi gerektiği belirtildi. Ancak sadece hapis cezasına hükmedildiği için bozma nedeni yapılmadı. Mahkeme kararı, eksik incelemeyle verildiği gerekçesiyle temyiz edildi, ancak hükümler onandı.
Kanun Maddeleri: 5237 sayılı TCK'nın 157/1. maddesi.
15. Ceza Dairesi         2015/9902 E.  ,  2016/427 K.
"İçtihat Metni"

Tebliğname No : 15 - 2015/131654

İNCELENEN KARARIN;
MAHKEMESİ : Bakırköy 10. Ağır Ceza Mahkemesi
TARİHİ : 09/12/2014
NUMARASI : 2013/325, 2014/442
SUÇ : Dolandırıcılık

Dolandırıcılık suçundan sanık M.. K..’in mahkumiyetine ilişkin 09.12.2014 tarihli hüküm sanık müdafii tarafından; temyiz talebinin reddine ilişkin 19.02.2015 tarihli ek karar ise, sanık H.. T.. tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü.
Sanık H.. T..’nun yokluğunda verilen hükmün, 02.10.2014 tarihli sorgusunda beyan ettiği adresine tebliğ edilmeden, doğrudan MERNİS adresine gönderilmiş olması nedeniyle yapılan tebligatın usule aykırı olduğunun anlaşılması karşısında, sanığın temyiz isteminin öğrenme üzerine ve süresinde olduğu kabul edilerek, temyiz talebinin reddine dair 19.02.2015 tarihli ek kararın kaldırılması neticesinde, sanıklar hakkında kurulan dolandırıcılık suçundan kurulan hükümlere yönelik yapılan temyiz itirazlarının incelemesinde;
Somut olayda; sanıkların katılana telefon ederek, kimlik bilgilerinin terör örgütü tarafından ele geçirildiğini, banka hesaplarından örgüte para aktarıldığını, bu nedenle operasyon yaptıklarını, yardımcı olmasını ve hattan ayrılmaması gerektiğini söyleyip, arkadan gelen telsiz sesleriyle kendilerine polis süsü vererek katılandan banka hesaplarına para havale etmesini istedikleri, katılanın da sanıkların bildirmiş olduğu kredi kartlarına ayrı ayrı 4.000,00"er TL’den olmak üzere toplamda 8.000,00 TL havale gönderdiği, bu paraların da banka şubesince sanıkların kredi kartı borçlarına mahsup edildiği anlaşıldığından, eylemlerinin TCK’nın 157. maddesinde yer alan dolandırıcılık suçunu oluşturduğuna dair mahkemenin kabulünde bir isabetsizlik görülmemiştir.
Sanıklar hakkında; 5237 sayılı TCK"nın 157/1. maddesi gereğince hüküm kurulurken, hapis cezası ile birlikte adli para cezasına da hükmolunması gerektiği gözetilmeden, sadece hapis cezasına hükmedilmesi ile hesabının terör örgütü tarafından kullanılmış olması nedeniyle tehlikede olduğuna inandırılan katılanın korkutulması sonucunda menfaat temin edilmiş olması da göz önünde bulundurularak, sanık M..... hakkında kurulan hükümde temel cezanın belirlenmesi sırasında alt sınırdan uzaklaşılması gerektiğinin gözetilmemesi aleyhe temyiz bulunmadığından bozma nedeni yapılmamıştır.
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre, eksik incelemeyle karar verildiğine, atılı suçu işlendiğine dair delil bulunmadığına dair sanık M.. K.. müdafii ile sanık H.. T..’nun yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle hükümlerin ONANMASINA, 18.01.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.


Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.