20. Hukuk Dairesi 2013/8 E. , 2013/2292 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Kadastro Mahkemesi
Taraflar arasındaki davanın yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı ... tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü:
K A R A R
Davacı ... dava dilekçesinde .... Köyünde 6831 sayılı Orman Kanunun 3302 sayılı Kanun ile değişik 2. maddesinin göre yapılan kadastro çalışmasında 101 ada 42 parsel sayılı taşınmazın P.I nolu 2/B parseli olarak orman sınırları dışına çıkarıldığını ve 3402 sayılı Kanunun (5831 sayılı Kanunun 8. maddesiyle eklenen) ek 4. madde uygulamasında taşınmazın 4000 m² civarında olması gerekirken, 718.39 m² olarak tesbit edildiğini belirterek, tesbitin iptali ile taşınmaz yüzölçümünün düzeltilmesini talep etmiştir.
Mahkemece, taşınmazın itiraza konu olan 3502.73 m²"lik kısmının kesinleşmiş Devlet ormanı sınırları içinde kaldığı, 2/B vasıflı arazi olmadığı, bu nedenle davalı parsel sınırlarına dahil edilmediği açıklanarak davanın reddine ve dava konusu 101 ada 42 parsel sayılı taşınmaz tutanak aslının tesbit gibi tescil edilmek üzere Arnavutköy Tapu Müdürlüğüne gönderilmesine karar verilmiş, hüküm davacı ... tarafından temyiz edilmiştir.
Dava kadastro tesbitine itiraza ilişkindir.
Çekişmeli taşınmazın bulunduğu yerde 1947 yılında yapılan orman tahdidi bulunmaktadır. Daha sonra evvelce sınırlaması yapılmış ormanlarda orman kadastrosu ve 3302 sayılı Kanunla değişik 2/B madde uygulaması yapılmış ve 21.12.1989 tarihinde ilân edilerek kesinleşmiştir.
Yapılan incelemede hükme dayanak alınan orman ve fen bilirkişi raporlarına göre 101 ada 42 parsel sayılı taşınmazın 6831 sayılı Orman Kanunun 1744 sayılı Kanunla değişik 2. madde uygulamalarını yapan orman kadastro komisyonu tarafından Hazine adına orman sınırları dışına çıkarılmış olan P.I sayılı 2. madde parseli içinde kaldığı ve davacının adına tescil edilmesini talep ettiği bilirkişi tarafından hazırlanan krokide (A) harfi ile gösterilen 3502.73 m²"lik dava konusu taşınmazın tamamının Devlet Ormanı sınırları içinde kaldığı, Tayakadın Köyünde 3402 sayılı kanuna göre yapılan ve 20.07.2010-18.08.2010 tarihleri arasında ilân edilen kadastro çalışmasında dava edilen 3502.73 m²"lik taşınmazın bulunduğu yerin kadastro tesbitinden önce orman kadastrosu yapılarak kesinleşmiş orman sınırları içerisinde kalması sebebiyle kadastro tesbit tutanağı düzenlenmediği, kesinleşen orman sınırlarının zemine uygulanması sonucu orman sınırı dışında bulunan taşınmaza 101 ada 42 parsel numarası verilerek sınırlandırıldığı anlaşılmıştır.
Kadastro tesbit tutanağı düzenlenmeyen taşınmazlara ilişkin davaya bakma görevi 3402 sayılı Kadastro Kanununun 26/4 maddesi hükmünce genel mahkemelerin görev alanına girmektedir.
Somut olayda; dava konusu taşınmazın kesinleşen orman sınırları içinde kalması ve bu nedenle kadastro tutanağı düzenlenmediği 3402 sayılı Kanunun 22/son ve 26/4. maddeleri gereğince kadastro mahkemesinin davaya bakmakla görevli olmadığı (H.G.K."nun 28.11.2007 gün ve 20-909/891 S.K.), görev konusunun kamu düzeni ile ilgili olup, yargılamanın tüm aşamalarında mahkemece re"sen gözetilmesi gerektiği gözönünüde bulundurularak, dava dilekçesinin görev yönünden reddine karar verilmesi gerekirken, işin esasına girilerek yazılı biçimde hüküm kurulması usûl ve kanuna aykırıdır.
SONUÇ:Yukarıda açıklanan nedenlerle; davacı ..."ın temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, alınan temyiz harcının istek halinde davacıya iadesine 05.03.2013 günü oy birliği ile karar verildi.