9. Hukuk Dairesi 2015/28370 E. , 2015/29659 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İŞ MAHKEMESİ
DAVA : Davacı-karşı davalı, kıdem tazminatı, ihbar tazminatı ile fazla mesai ücreti, ücret alacağı, ikramiye alacağı, yıllık izin ücreti alacaklarının, davalı-karşı davacı, ihbar tazminatı ile borcun iadesi alacağının ödetilmesine karar verilmesini istemiştir.
Yerel mahkemece, asıl dava ile karşı davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Hüküm süresi içinde taraflar avukatlarınca temyiz edilmiş olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
A) Davacı İsteminin Özeti:
Davacı-karşı davalı, iş sözleşmesinin işverence haksız olarak feshedildiğini ileri sürerek, kıdem ve ihbar tazminatı ile izin, ücret, ikramiye, fazla çalışma ve hafta tatili alacaklarını istemiştir.
B) Davalı Cevabının Özeti:
Davalı-karşı davacı, davacının iş sözleşmesini işe gelmeyerek eylemli olarak kendisinin feshettiğini, talep ettiği işçilik alacaklarının yersiz olduğunu savunarak, davanın reddini, karşı davası yönünden ise davacı işçiye 3.402,64 TL borç verildiği halde bunun ödenmediğini ve ihbar öneline uymadığını ileri sürerek işçiye verilen borcun iadesi ile ihbar tazminatı alacağını istemiştir.
C) Yerel Mahkeme Kararının Özeti ve Yargılama Süreci:
Mahkemece, toplanan kanıtlar ve bilirkişi raporuna dayanılarak, davalı-karşı davalının iş sözleşmesini fesihte haksız olduğu, davacının fazla çalışma ve hafta tatili çalışması yaptığı, kullanmadığı yıllık izni bulunduğu ve ödenmemiş ikramiye ve ücret alacağı bulunduğu gerekçesiyle davasının kısmen kabulüne, davalı-karşı davacı yönünden ise davasını harçlandırmadığından davasının esası hakkında karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiştir.
Karar davalı-karşı davacı tarafından temyiz edilmiş ve Dairemizce bozulmuştur.
Bozma ilamında özetle;
“1-Dosyadaki yazılara toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre, davalı-karşı davacının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir.
2-Davacı-karşı davalı işçi iş sözleşmesinin davalı işverence haksız olarak sona erdirildiğini ileri sürmüştür. Mahkemece dinlenen davacı ve davalı tanık beyanlarına göre akdin sona erdiği tarihte davacı işçinin eşinin rahatsızlığı bulunduğu, bu nedenle mesai bitiminde fazla çalışmaya kalmak istememesi üzerine işyeri sorumlusu ile tartıştığı ve akabinde de işyerinden ayrıldığı sabittir. Bundan sonraki olaya ilişkin davacı tanıklarının görgüye dayalı bilgileri yoktur. Davalı tanıkları ise bu olaydan sonra davacının işe gelmediğini beyan etmiştir. Davalı işveren tarafından davacı işçiden fazla çalışma yapması hususunda alınmış bir muvafakat bulunmamaktadır. Taraflar arasındaki iş sözleşmesi davacının eşinin rahatsızlığı nedeniyle fazla çalışmaya kalmayacağını belirtmesine karşın işveren tarafından fazla çalışma yapması için zorlanması üzerine işçi tarafından haklı nedenle feshedildiği sabittir. Mahkemece davacı işçinin ihbar tazminatı talebinin reddi gerekirken kabulü isabetsizdir.
3-Davalı-karşı davacı cevap dilekçesi ile süresi içinde karşı davasını açmıştır. Ancak davalı-karşı davacı bu davasını açarken davasını harçlandırmamış ise de mahkemece harcı yatırması hususunda davalı-karşı davacıya herhangi bir süre verilmemiştir. Davalı-karşı davacı yargılama devam ederken 30.03.2009 tarihinde karşı davasının harcını yatırmıştır. Bu durumda mahkemece davalı-karşı davacının davasının esasına girilerek bir karar verilmesi gerekirken davalı-karşı davacının başvurma harcı yatırmadığı gerekçesiyle davanın esası hakkında karar verilmesine yer olmadığı şeklinde hüküm kurulması isabetsizdir.” gerekçeleri belirtilmiştir.
Mahkemece bozma ilamına uyulmuş ve yapılan yargılama sonunda asıl dava ile karşı davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
D) Temyiz:
Bozmadan sonra verilen kararı taraflar temyiz etmiştir.
E) Gerekçe:
1-Dosyadaki yazılara, toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre, davalı-karşı davacının tüm, davacı-karşı davalının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir.
2-Karar tarihinde yürürlükte bulunan 31 Aralık 2014 tarihinde yayımlanan 2015 yılına ilişkin Avukatlık Asgari Ücret Tarifesinin “Tarifelerin üçüncü kısmına göre ücret” başlıklı 13. maddesi “(1) Tarifenin ikinci kısmının ikinci bölümünde gösterilen hukuki yardımların konusu para veya para ile değerlendirilebiliyor ise avukatlık ücreti, davanın görüldüğü mahkeme için Tarifenin İkinci Kısmında belirtilen maktu ücretlerin altında kalmamak kaydıyla (yedinci maddenin ikinci fıkrası, dokuzuncu maddenin birinci fıkrasının son cümlesi ile onuncu maddenin son fıkrası hükümleri saklı kalmak kaydıyla,) Tarifenin üçüncü kısmına göre belirlenir.
(2) Ancak hükmedilen ücret kabul veya reddedilen miktarı geçemez.” hükümlerini amirdir.
Davalı-karşı davacı, karşı dava dilekçesi ile 100 TL ihbar tazminatı talep etmiş, Yerel Mahkemece bu talep reddedilmiştir.
Kendisini vekil ile temsil ettiren davacı-karşı davalı lehine reddedilen miktara göre karar tarihindeki Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi’ne göre 100 TL vekalet ücretine hükmedilmesi gerekirken 12 TL vekalet ücretine hükmedilmesi hatalı olup bozma nedeni ise de bu yanlışlığın düzeltilmesi yeniden yargılamayı gerektirmediğinden, hükmün 6100 sayılı HMK’nın geçici 3/2 maddesi yollaması ile 1086 sayılı HUMK"un 438/7 maddesi uyarınca düzeltilerek onanmasına karar vermek gerekmiştir.
F) Sonuç:
Temyiz olunan kararın karşı davaya ilişkin hüküm fıkrasının altıncı paragrafında yazılı olan “…12 TL ücreti vekaletin…”cümlesinin çıkartılarak yerine, “…100 TL vekalet ücretinin…” cümlesinin yazılmasına, hükmün bu şekilde DÜZELTİLEREK ONANMASINA, aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edenlere yükletilmesine, 22.10.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.