23. Ceza Dairesi Esas No: 2015/7044 Karar No: 2016/4688 Karar Tarihi: 18.04.2016
Nitelikli dolandırıcılık - suç eşyasının satın alınması ve kabul edilmesi - Yargıtay 23. Ceza Dairesi 2015/7044 Esas 2016/4688 Karar Sayılı İlamı
23. Ceza Dairesi 2015/7044 E. , 2016/4688 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi SUÇ : Nitelikli dolandırıcılık, suç eşyasının satın alınması ve kabul edilmesi HÜKÜM : Beraat
Dosya incelenerek gereği düşünüldü: Oto kaportacısı olan sanığın katılana satmış olduğu...plakalı aracın bir kısım parçalarının çalıntı olduğunun ortaya çıkması sebebiyle suç eşyasının satın alınması ve katılana karşı nitelikli dolandırıcılık suçlarını işlediği iddia olunan olayda; 1-Sanık hakkında suç eşyasının satın alınması veya kabul edilmesi suçundan verilen beraat kararına ilişkin katılan vekilinin temyiz itirazlarının incelenmesinde; Suç eşyasının satın alınması veya kabul edilmesi suçunu işlediği iddia olunan sanığa yüklenen suçtan doğrudan doğruya zarar görmeyen şikâyetçi ... kamu davasına katılma hakkı bulunmadığı ve usulsüz verilmesinden dolayı hukuken geçersiz olan katılma kararının hükmü temyiz etme yetkisi vermeyeceğinden temyiz isteminin 5320 sayılı Kanun"un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK’nın 317. maddesi uyarınca REDDİNE, 2-Sanık hakkında nitelikli dolandırıcılık suçundan verilen beraat kararına ilişkin sanık müdafii ve katılan vekilinin temyiz itirazlarının incelenmesinde; Katılanın suça konu aracı mesleği kaportacılık olan sanıktan hasarlılık durumunu bilerek satın aldığı, aracın durumunu serviste kontrol ettirme imkanı karşısında denetim olanağını ortadan kaldıran bir hileden söz edilemeyeceği, bu nedenle sanık üzerine atılı dolandırıcılık suçunun unsurlarının oluşmadığı gerekçesine dayanan beraat kararında bir isabetsizlik görülmemiştir. Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre, katılan vekilinin yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddine, ancak; 1136 sayılı Kanun"un 168. ve hüküm tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi"nin 13. maddesinin 5. fıkrası uyarınca, beraat eden ve kendisini vekille temsil ettiren sanık lehine maktu avukatlık ücretine hükmedilmesi gerektiğinin gözetilmemesi, Bozmayı gerektirmiş, sanık müdafiinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebepten dolayı 5320 sayılı Kanun"un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, ancak yeniden yargılama yapılmasını gerektirmeyen bu hususun aynı Kanun"un 322. maddesi uyarınca düzeltilmesi mümkün bulunduğundan, hüküm fıkrasına "Sanığın kendisini vekil ile temsil ettirdiği anlaşıldığından, hüküm tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi hükümlerine göre belirlenen 2.200 TL vekalet ücretinin hazineden alınarak sanığa verilmesi" fıkrasının eklenmesi suretiyle sair yönleri usul ve yasaya uygun olan hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 18.04.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.