23. Hukuk Dairesi Esas No: 2016/8735 Karar No: 2019/486 Karar Tarihi: 18.02.2019
Yargıtay 23. Hukuk Dairesi 2016/8735 Esas 2019/486 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Davacı, arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesi ile binayı inşa ettiğini ve davalının binayı 1996'dan beri kullandığını, taşınmazın tamamının kendisine ait olduğunu ileri sürerek sebepsiz zenginleşmeye dayalı olarak 40.000 TL'nin tahsiline karar verilmesini talep etmiştir. Mahkeme, binanın mevzuata aykırı olduğunu ve davalı arsa sahibinin sorumlu olmadığını belirtmiştir. Bu nedenle, sebepsiz zenginleşme miktarının uhdesinde kalan yapıların maliyet değerinden, mevzuata aykırı kısımların yıkım ve nakil bedelinin düşmesi sonucu hesaplanan 105.350,00 TL'nin davalıdan alınarak davacılara verilmesine karar verilmiştir. Ancak, imar barışı olarak nitelendirilen 7143 Sayılı Kanun'un 16. maddesi uyarınca kaçak yapılarla ilgili bir düzenleme yapıldığı için karar re'sen bozulmuştur. Kanun maddesi, kaçak yapıların imara uygun hale getirilmesi ve bu yönde bir müracaat olup olmadığının araştırılması gerektiği konusunda hüküm vermektedir.
23. Hukuk Dairesi 2016/8735 E. , 2019/486 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki sebepsiz zenginleşmeye dayalı tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne yönelik verilen hükmün süresi içinde taraf vekillerince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. - K A R A R - Davacı vekili, taraflar arasında yapılan arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesi gereğince davacıların tüm yükümlülükleri yerine getirdiğini ve binayı teslim ettiğini, davalının 1996 yılından bu yana binayı kullandığını, taşınmazın tamamının mülkiyetinin davacılar üzerinde kaldığını, yaptığı masraf toplamının 40.000 TL den daha fazla olduğunu, binanın değerinin arsanın değerinden daha fazla olduğunu ileri sürerek dava konusu taşınmazın bedeli karşılığında tapu iptali ve tesciline mümkün olmadığı takdirde sebepsiz zenginleşmeye dayalı olarak fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak üzer 40.000 TL.nin davacılardan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili, daha önce aynı konuda açılan davanın reddedildiğini, kesin hüküm nedeni ile davanın reddi gerektiğini, yapılan inşaatın kaçak olduğunu savunarak davanın reddini istemiştir. Mahkemece, iddia, savunma, benimsenen bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamına göre; taşınmaz üzerine bulunan binanın imar planında olmadığı, bilirkişi raporundan C harfi ile gösterilen binanın mevzuata aykırı olmadığı, B harfi ile gösterilen binanın ise zemin ve 1. katının mevzuata aykırı olmadığı, A harfi ile gösterilen binanın ise kısmen köy yerleşik alanı dışında olması nedeni ile tamamen mevzuata aykırı olduğu, yapıların mevzuata uygun hale getirilebilmesi için aykırı olan kısımların yıkımı gerektiği, bundan davalı arsa sahibinin sorumlu olmayacağı gerekçesi ile arsa sahibi davalının sebepsiz zenginleşme miktarının uhdesinde kalan yapıların maliyet değerinden, mevzuata aykırı kısımların yıkım ve nakil bedelinin düşmesi sonucu hesaplanan 105.350,00 TL.nin davalıdan alınarak davacılara verilmesine karar verilmiştir. Karar, taraf vekilleri tarafından temyiz edilmiştir. Dava, arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine dayalı tapu iptali ve tescil mümkün olmadığı takdirde sebepsiz zenginleşme hükümleri gereğince tazminat istemine ilişkindir. Dosya ile ilgili karar verildikten sonra imar barışı olarak da nitelendirilen 7143 Sayılı Kanun"un 16. maddesine göre kaçak yapılarla ilgili bir düzenlemeye gidilmiştir. Mahkemece yukarıda zikredilen mevzuat uyarınca müracaat olup olmadığı araştırılıarak imara uygun hale getirilmesi mümkün değil ise davanın reddi gerektiği de dikkate alınarak başvuru sonucuna göre bir karar verilmesi için kararın re"sen bozulması gerekmiştir. 2-Bozma nedenine göre taraf vekillerinin diğer temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine gerek görülmemiştir. SONUÇ: Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle hükmün re"sen BOZULMASINA, (2) numaralı bentte açıklanan nedenlerle bozma nedenine göre taraf vekillerinin diğer temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına, peşin alınan harcın istek halinde temyiz edenlere iadesine, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere 18.02.2019 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.