Abaküs Yazılım
23. Hukuk Dairesi
Esas No: 2016/3498
Karar No: 2019/481
Karar Tarihi: 14.02.2019

Yargıtay 23. Hukuk Dairesi 2016/3498 Esas 2019/481 Karar Sayılı İlamı

23. Hukuk Dairesi         2016/3498 E.  ,  2019/481 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

    Taraflar arasındaki sıra cetveline itiraz davasının bozma ilamına uyularak yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik verilen hükmün süresi içinde davalı ile müdahil vekillerince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
    -K A R A R-
    Davacı, yaptığı ... takibinde borçlunun işyerinde bazı malları haczettirdiğini, sonrasında bu malların yanması üzerine sigorta alacağı doğduğunu, sıra cetvelinde üst sıraya alınan davalı ile borçlu arasında muvazaalı işlemler yapıldığını, sigorta şirketinin 01.04.2008 tarihli ödemesinin mal bedeli olması nedeniyle kendisine isabet ettirilmesi ve sıra cetvelinde ilk sırada yer alması gerektiğini, takip kesinleşmeden gönderilen haciz ihbarnamelerinin sigorta şirketi tarafından reddedildiğini, geçersiz haciz ihbarnameleri gereği sıra cetveli düzenlendiğini, kendisi tarafından 27.02.2009 tarihinde birinci haciz ihbarnamesi gönderildiğini ve şirketin buna itiraz etmediğini ileri sürerek, davalının alacağının muvazaalı olması nedeniyle, kendi alacağının ilk sırada yer almasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
    Davalı vekili, davacının alacağının imtiyazlı olmadığını, iddiaları için yediemine başvurması gerektiğini, kendi alacaklarının çekten kaynaklandığını ve şirket yetkilisi hakkında çekten ötürü ceza mahkemesi kararlarının bulunduğunu savunarak, davanın reddini talep etmiştir.
    Mahkemece, davanın kabulüne dair verilen karar, davalı vekilinin temyizi üzerine, Dairemizin 19.04.2012 tarihli, 2012/418 Esas, 2012/2958 Karar sayılı ilamıyla bozulmuş, bozma ilamına uyularak yapılan yargılama neticesinde, sigorta şirketinin ödediği toplam 111.163,00 TL hasar bedeli içindeki yanan hacizli mallara isabet eden payın 76.827,71 TL olduğu, bu miktarın öncelikle ayrılarak davacıya ödenmesi gerektiği, davalı ile borçlu arasında cari hesap işleyişine benzer açık hesap ticari ilişkisinin bulunduğu, borçlu şirketin borcunun bir kısmını çekle, bir kısmını da nakden ödediği, çeklerden iki adedinin karşılıksız işlemine tabii tutularak ödenmediği bildirilmiş ise de davalının takibe koyduğu çekler arasında bu çeklerin bulunmadığı, çeklerin her iki tarafın ticari defterlerinde de görünmediği, tek başına çekin alacağın varlığını kanıtlamaya yeterli olmadığı, davalı tarafın alacağını kanıtlayacak başkaca bir delil sunmadığı gerekçesiyle, davanın kabulüne, müdahale talep eden yönünden ise davanın reddine karar verilmiştir.
    Kararı, davalı vekili ile fer"i müdahil vekili temyiz etmiştir.
    1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre fer"i müdahil vekilinin tüm, davalı vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan diğer temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.
    2-Sıra cetveline yönelik şikayetlerde ... mahkemesi, önüne gelen şikayetleri sonuçlandırmak ve ... müdürüne bu yönde talimat vermekle görevli olup, düzenlenecek yeni sıra cetvelinde sıra cetvelinin hangi ilkelere göre düzenleneceğini belirtmesi, diğer anlatımla alacaklıların ne miktar için hangi sıralarda yer alması gerektiğini saptaması, hukuka uygun olmayan kısımları göstermesi, bu çerçevede işlem yapılması için ... müdürüne (İİK"nın 17. maddesine kıyasen) talimat vermesi gerektiğinden, iptal nedenlerinin gerekçede belirtilmesi ve hüküm fıkrasında sıra cetvelinin iptaline karar verilmesi ile yetinilmesi gerekir.
    Haciz yolu ile takiplerde düzenlenen sıra cetveline itiraz davalarında ise kıyasen uygulanması gereken İİK"nın 235/3. maddesi uyarınca sıra cetvelinin iptaline değil, davalıya ayrılan payın, yargılama giderleri ve vekalet ücreti de dahil olmak üzere öncelikle davacıya ödenmesine, artan kısım bulunması halinde davalıya bırakılmasına karar verilmesi gerekir. Sıra cetveline itiraz davaları sonunda verilen hüküm, sadece davanın tarafları bakımından sonuç doğurur ve verilen kabul kararı ile durumun tespiti ile yetinilmeyip eda hükmü kurulmalıdır.
    Sıra cetveline itiraz, alacağın sadece esas ve miktarına yada hem esasına, hem miktarına, hem de sıraya yönelik ise dava yoluyla genel mahkemede ( İİK’nın madde 142/1), itiraz sadece sıraya yönelikse şikayet yoluyla ... mahkemesinde (İİK’nın madde 142/son) görülmelidir. Hem sıraya ve hem de alacağın esas ve miktarına yönelik itirazların birlikte ileri sürülmesi halinde kural olarak önce sıraya yönelik uyuşmazlığın çözülmesi, bu itirazın yerinde olmadığının anlaşılması halinde ise davalı alacağının varlığının ve miktarının incelenmesi gerekir.
    Bu durumda mahkemece, önce sıraya itiraza ilişkin hüküm kurulup, ardından muvazaa iddiası nedeniyle hüküm kurulması gerekirken bu hususun gözardı edilmesi doğru olmamış ve kararın bu nedenle davalı yararına bozulması gerekmiş ise de yapılan yanlışlığın giderilmesi yeniden yargılamaya gereksinim göstermediğinden, HUMK"nın 438/7. maddesi uyarınca hükmün aşağıda yazılı olduğu şekilde düzeltilerek onanması gerekmiştir.
    SONUÇ: Yukarda açıklanan nedenle, davalı vekilinin temyiz itirazının kabulü ile kararın (HÜKÜM) bölümünün (1), (2) ve (3) nolu bendi hükümden çıkartılarak yerine, (1) nolu bent olarak “Davacının paylaştırmaya esas bedelin 76.827,71 TL"si yönünden sıraya itirazının kabulü ile sıra cetvelinin bu miktar bakımından iptaline,” (2) nolu bent olarak “Davalı alacağının muvazaalı olduğu anlaşılmakla cetvelde davalıya isabet edecek bakiye 281,29 TL"nin davacıya ödenmesine,” ibarelerinin eklenmesine, sonraki bent numaralarının buna göre teselsül ettirilmesine ve hükmün düzeltilmiş bu şekliyle DÜZELTİLEREK ONANMASINA, peşin alınan hacın istek halinde temyiz eden davalıya iadesine, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere 14.02.2019 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.




    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi