8. Hukuk Dairesi 2019/2735 E. , 2019/4826 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ : ... Bölge Adliye Mahkemesi
Taraflar arasında görülen ve yukarıda açıklanan davada yapılan yargılama sonunda ... İcra Hukuk Mahkemesi hükmüne karşı, davalı vekili tarafından istinaf yoluna başvurulması sonunda ... Bölge Adliye Mahkemesi 4. Hukuk Dairesince istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiş, bu kez davalı vekilinin Bölge Adliye Mahkemesi kararını temyizi üzerine Dairece dosya incelendi, gereği düşünüldü.
KARAR
Davacı alacaklı 20.08.2012 başlangıç tarihli yazılı kira akdine dayanarak 26.09.2017 tarihinde haciz ve tahliye talepli olarak başlattığı icra takibi ile 2013 yılı Ağustos ayından 2017 yılı Ağustos ayına kadarki eksik ödenen kira alacağı toplam 34.929,82 TL’nin tahsilini talep etmiş, ödeme emri davalı borçluya 06.10.2017 tarihinde tebliğ edilmiştir. Davalı borçlu vekili 11.10.2017 tarihli itiraz dilekçesinde, müvekkilinin alacaklı görünen tarafa icra takibinde gösterilen sebepten kaynaklanan bir borcunun bulunmadığını, alacaklının haksız olarak müvekkili hakkında takip başlattığını, icra takibine dayanak olarak hiçbir kira sözleşmesi sunulmadığını, bu nedenle incelenemeyen kira sözleşmesine karşı itiraz haklarını saklı tuttuklarını, taraflar arasında her ne kadar 20.08.2012 başlangıç tarihli 5 yıl süreli yazılı kira sözleşmesi imzalanmış ise de, daha sonra taraflar arasındaki sözleşme maddelerinin değiştirildiğini, bu nedenle taraflar arasındaki yazılı kira sözleşmesine, icra takibine, borca, faize ve ferilerine itiraz ettiklerini bildirmiştir. Ödeme emrine davalı borçlu tarafından itiraz edilmesi üzerine, davacı alacaklı İcra Mahkemesine başvurarak itirazın kaldırılması ve tahliye isteminde bulunmuştur.
İlk Derece Mahkemesince, kira sözleşmesinin hususi şartlar kısmında 6 nolu bentte kiracının kontrat bitiminde kira rayiç bedelini yıllık tefe-tüfe ortalaması oranında artışını şimdiden kabul ve taahhüt eder yazılı matbu madde bulunduğu, taraflarca el yazısı ile eklenen 23. maddede 6. maddede belirtilen kira artışının her iki tarafın anlaşması ile yıllık %8 olarak artışının kabul edildiğinin belirlendiği, bilirkişinin mahkemeye ibraz ettiği 09/04/2018 havale tarihli raporunun tüm dosya kapsamına uygun olmakla, hükme esas alınması gerektiği, aldırılan rapora göre takipte istenen fark kira alacağı miktarının yerinde olduğu, davalı tarafça itirazın İİK"nin 269/c maddesindeki belgelerle ispatlanamadığı anlaşıldığından davanın kabulüne, asıl alacağın %20"si oranında icra inkar tazminatına hükmedilmesine, tebliğ tarihinden itibaren 30 günlük süre içinde takibe konu kira bedellerinin ödenmemesi nedeniyle temerrüdün gerçekleştiği anlaşıldığından tahliye talebinin de kabulüne karar verilmiş, bu karara karşı davalı vekili tarafından istinaf yoluna başvurulması üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince, davalının takip dayanağı kira sözleşmesi altındaki imzayı açıkça inkar etmediğinden ve sözleşmenin değiştirildiğine yönelik takip hukuku bakımından geçerli yazılı bir belge sunmadığından taraflar arasındaki kira sözleşmesi ile talep edilen aylık kira miktarının kesinleştiği, dosya kapsamına alınan 09/04/2018 havale tarihli rapora göre takipte istenen kira alacağı farkı miktarının yerinde olduğunun tespit edilmesi ve davalı tarafça itirazın İİK"nun 269/c maddesindeki belgelerle ispatlanılamamış olması karşısında mahkemesince davanın kabulüne karar verilmesinde, asıl alacağın %20"si oranında icra inkar tazminatına hükmedilmesinde ve ayrıca tahliye kararı verilmesinde bir isabetsizlik bulunmadığı, bu itibarla ilk derece mahkemesi kararında usule ve esasa ilişkin herhangi bir aykırılığın bulunmadığı, inceleme konusu kararın usul ve esas yönünden hukuka uygun olduğu anlaşıldığından istinaf isteminin esastan reddine karar verilmiş, karar davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Dava, kira alacağının tahsili için başlatılan takibe itirazın kaldırılması ve tahliye istemine ilişkindir.
Takibe dayanak yapılan ve hükme esas alınan 20.08.2012 başlangıç tarihli ve 5 yıl süreli sözleşme konusunda taraflar arasında bir uyuşmazlık bulunmamaktadır. Sözleşmede aylık kira bedeli 14.000,00 TL olarak belirlenmiş ve her ayın ilk 5 gününde ödeneceği kararlaştırılmıştır. Sözleşmenin özel şartlar 6 maddesinde, “Kiracı kontrat bitiminde kira bedelini yıllık TEFE-TÜFE ortalaması oranında artışını şimdiden kabul eder” düzenlemesi yer almakla birlikte, ayrıca sözleşmeye elle eklenen 23.madde ile “6.maddede belirtilen kira artışı her iki tarafın anlaşması ile yıllık % 8 olarak artışı kabul edilmiştir” şartına yer verilmiştir. Taraflar arasındaki ihtilaf, sözleşmenin 6. ve 23. maddelerindeki artış şartının hangi tarihten itibaren geçerli olduğu konusundadır. Sözleşmede artışın sözleşmenin bitiminden itibaren yapılacağı belirtildiğine göre bu artışın sözleşme süresinin, yani 5 yılın bitiminden itibaren 20.08.2017 tarihinde başlayan dönem kira bedeli için uygulanacağının kabulü gerekir. O nedenle mahkemece bu tarihten sonraki dönem için artışın esas alınarak işin esasının incelenerek varılacak sonuca göre bir karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde karar verilmesi doğru değildir.
SONUÇ: Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının, yukarıda yazılı sebeplerden dolayı 5311 sayılı Kanun ile değişik İİK"nin 364/2. maddesi göndermesiyle uygulanması gereken 6100 sayılı HMK"nin 373/1. maddeleri uyarınca KALDIRILMASINA, İlk Derece Mahkemesi kararının yukarıda belirtilen nedenle BOZULMASINA, dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin de Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine, peşin harcın istek halinde temyiz edene iadesine, 09.05.2019 tarihinde oy çokluğuyla karar verildi
Dava, davacı alacaklı tarafından 20/08/2012 başlangıç tarihli yazılı kira sözleşmesine dayanılarak ... İcra Müdürlüğünün 2017/27540 Esas sayılı takip dosyasına yapılan itirazın kaldırılması ve tahliye istemine ilişkindir.
Takibe dayanak yapılan 20/08/2012 başlangıç tarihli ve 5 yıl süreli kira sözleşmesinde aylık kira bedelinin 14.000 TL yıllık kira bedelinin ise 168.000 TL olarak belirlendiği, hususunda taraflar arasında bir ihtilaf bulunmamaktadır.
Sözleşmenin "hususi şartlar" bölümünün 6. maddesinde "Kiracı kontrat bitiminde kira rayiç bedelinin yıllık TEFE – TÜFE ortalaması oranında artışını şimdiden kabul ve taahhüt eder" düzenlemesi yer almakla birlikte, 23. maddesinde ise "Altıncı maddede belirtilen kira artışı her iki tarafın anlaşması ile yıllık %8 olarak artışı kabul edilmiştir" düzenlemesi bulunmaktadır.
Taraflar arasında düzenlenen kira sözleşmesinin 23. maddesinin tarafların elyazısı ile yazıldığı 23. maddede kira artışının hangi tarihten sonra artırılacağına yönelik bir düzenlemenin bulunmadığı, kira artışının yıllık %8 oranında artırılacağının kararlaştırıldığı, ihtilafın kira artış oranının kira müddeti olan 5 yıldan sonra mı yoksa kira başlangıç tarihi olan 20/08/2012 tarihi üzerinden 1 yıl geçtikten sonra 20/08/2013 tarihinden sonra mı yapılacağı hususunda çıkmaktadır.
Kira sözleşmesinin özellikle maktu olmayan ve taraflarca elle yazılan 23. maddesine bakıldığında kira artışının her yıl % 8 oranında artırılacağının kararlaştırıldığı 5 yıllık kira müddetinden sonra kira artışı yapılacağına dair bir düzenleme bulunmadığı, 6098 sayıl TBK"nin 300 ve 344 maddeleri birlikte değerlendirildiğinde kira başlanğıç tarihi olan 20.08.2012 tarihinden 1 yıl geçtikten sonra her yıl %8 oranında kira artışı yapılması gerektiği anlaşıldığı, kira bedeline 5 yıl kira artışı yapılmamasının hayatın olağan akışına da uygun düşmeyeceği, yerel mahkeme ve ... Bölge Adliye Mahkemesi 4. Hukuk Dairesi kararının usul ve yasaya uygun olduğu, kararın onanması gerektiği düşüncesinde olduğumdan sayın çoğunluğun düşüncesine iştirak etmiyorum. 20.06.2019
...