1. Hukuk Dairesi 2013/17228 E. , 2013/17431 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
DAVA TÜRÜ : TAPU İPTAL, TESCİL, ELATMANIN ÖNLENMESİ VE YIKIM
Yanlar arasında görülen paydaşlar arasında el atmanın önlenmesi, yıkım; karşı ve birleşen tapu iptal ve tescil davaları sonunda, yerel mahkemece, davanın kısmen kabulüne ilişkin olarak verilen karar davalı ... ve ihbar olunan Hazine vekili tarafından yasal süre içerisinde, temyiz edilmiş olmakla dosya incelendi, Tetkik Hakimi ..."in raporu okundu, açıklamaları dinlendi, gereği görüşülüp düşünüldü.
-KARAR-
Dava, paydaşlar arasında el atmanın önlenmesi ve yıkım; karşı dava, harici satın almaya dayalı iptal-tescil; birleştirilen dava ise, yolsuz tescil nedeniyle açılan iptali ve tescil isteklerine ilişkindir.
Mahkemece, önceki bozma kapsamı dışında kalan ve kesinleşen hususlarda yeniden herhangi bir karar verilmesine yer olmadığına, bozma kapsamındaki önceki hükmün 2 nolu bendi yönünden davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
1- İhbar olunan Hazine"nin davada taraf sıfatı bulunmadığından temyiz itirazlarının reddine karar verilerek davalının temyiz itirazlarının incelenmesine geçildi;
2- Mahkemece, hükmüne uyulan bozma ilamı gereğince karar verilmiş olmasında bir isabetsizlik yoktur. Davalının bu yönlere ilişkin temyiz itirazları yerinde değildir. REDDİNE.
3- Davalının diğer temyiz itirazlarına gelince; mahkemece önceki kurulan hükmün, Dairece hapis hakkı tanınmak suretiyle el atmanın önlenmesine karar verilmesinin kural olarak doğru olduğu, ne var ki, 10.07.1940 tarih, 2/77 sayılı Yargıtay İçtihadı Birleştirme Kararında vurgulanan; “Haricen gayrimenkul satılıp da bedeli satana ve gayrimenkul de alana teslim ve bu suretle gayrimenkul alanın intifaına terk edildiği ve ahiren bunlardan biri ferağdan veya teferruğdan imtina ettiği takdirde, muteber olmayan bu satış zımnında her iki tarafın verdiğini istirdata hakkı mevcut ve satın aldığı parayı ve müşteri de gayrimenkulü iade vecibeleriyle mükellef bulunduğuna” ilişkin ilke gözetilerek, hapis hakkına harici satış bedeli üzerinden hükmedilmesi gerekirken, anılan bedelin güncel değeri üzerinden hapis hakkı tanınması ve kabule göre de, hükmedilen güncel bedel miktarının hüküm yerinde belli edilmemesinin isabetsiz olduğu gerekçesiyle bozulduğu, kararın bozulmakla bozmanın niteliğine göre harç, yargılama giderleri ve avukatlık ücreti yönünden mahkemece verilen önceki kararın ortadan kalktığı göz ardı edilerek, son olarak verilen kararda harç, yargılama giderleri ve avukatlık ücretinin önceki karar ile hüküm altına alındığından bahisle tekrar anılan hususlarda hüküm kurulmamış olmasının doğru olduğu söylenemez.
Hal böyle olunca, mahkemece bozulan karardan önceki ve sonraki dosya safahatı bir bütün olarak değerlendirilmek suretiyle harç, yargılama giderleri ve avukatlık ücreti hususlarında tekrar hüküm kurulması için karar bozulmalıdır.
Davalının bu yöne ilişkin temyiz itirazları yerindedir. Kabulüyle hükmün açıklanan nedenlerden ötürü (6100 sayılı Yasanın geçici 3.maddesi yollaması ile) 1086 sayılı HUMK"nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, alınan peşin harcın temyiz edene geri verilmesine, 09.12.2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.