Esas No: 2019/19726
Karar No: 2021/1735
Karar Tarihi: 11.02.2021
Danıştay 6. Daire 2019/19726 Esas 2021/1735 Karar Sayılı İlamı
T.C.
D A N I Ş T A Y
ALTINCI DAİRE
Esas No : 2019/19726
Karar No : 2021/1735
DAVACILAR : 1- …2- …
3- … 4- …
5- … 6- …
7- …
VEKİLLERİ : Av. …
DAVALILAR : 1- …
2- … Başkanlığı - …
VEKİLLERİ : Av. …
DAVANIN KONUSU : İstanbul İli, Arnavutköy İlçesi, … Mahallesi sınırları içerisinde bulunan alanın 7269 sayılı Kanunun 2. ve 14. maddeleri uyarınca "afete maruz bölge" olarak belirlenmesine ilişkin 04/07/2016 tarih ve 2016/9047 sayılı Bakanlar Kurulu kararının iptali istenilmektedir.
DAVACININ İDDİALARI : Afete maruz bölge kararının uluslararası sözleşmeler ve Anayasada teminat altına alınan ve temel haklardan olan mülkiyet hakkına müdahale niteliğinde olduğu, idarenin kamu yararı ve işlemin sebep unsurunun gerçekleştiğini ortaya koyması gerektiği, dava konusu işlemin güncel, objektif ve son teknolojik gelişmeler de dikkate alınarak hazırlanmış bir teknik rapora dayanmadığı, teknik raporda yerleşime uygunluk değerlendirilmesi yapılmadığı, dava konusu alana ilişkin imar planı notlarında "bir takım önlemler alınarak bina yapılabilir" ibaresinin yer aldığı, diğer bir ifade ile temel sondajına dayalı zemin etütleri yapıldıktan sonra bina yapılabileceğinin belirtildiği, teknolojideki gelişmelere göre gerekli önlemler alınarak alanda bina yapılması gerektiği, dava konusu işlemin hukuka aykırı olduğu ileri sürülmüştür.
DAVALININ SAVUNMASI : Dava konusu işlemin, jeoloji mühendisleri tarafından yapılan ayrıntılı inceleme ve değerlendirmeye dayalı olarak tesis edildiği, güncellemesi yapılan asıl işlem olan 15/04/1991 tarihli jeolojik etüt raporunda da "… köyünün batısında yer alan ve denize dik bir şevle ulaşan alanların yüksek eğim ve jeolojik yapının olumsuzluğu nedeniyle muhtemel bir heyelan tehdidi altında olduğu, İller Bankası Genel Müdürlüğü tarafından hazırlanan … köyüne ait Jeolojik raporda heyelanlı ve özel zemin etüdü istenilen 1/5000 ölçekli haritada işaretlenen alan sınırlarının hassaslığı açısından sakıncalı görüldüğü, henüz yerleşilmemiş olan alanda ileride doğabilecek sorunları engellemek amacıyla 1/1000 ölçekli paftalar kullanılmak suretiyle yeniden çizildiği, heyelanlı ve özel zemin etüdü istenilen sahaların genişletilerek denize bağlantısının sağlandığı, belirtilen alanların iskana açılmasında sakınca görülen kısmı için 7269 sayılı Kanunun 2. maddesi uyarınca Afete Maruz Bölge kararı alındığı, idarenin öncelikli amacının kamu yararının temelini oluşturan kişilerin yaşam hakkının korunması olduğu, kişilerin can ve mal güvenliğini sağlamak amacıyla tesis edilen dava konusu işlemin hukuka uygun olduğu savunulmuştur.
DANIŞTAY TETKİK HAKİMİ …'ÜN DÜŞÜNCESİ : Davanın reddi gerektiği düşünülmektedir.
DANIŞTAY SAVCISI …'IN DÜŞÜNCESİ :
Dava; İstanbul ili, Arnavutköy ilçesi, … mahallesi sınırları içerisinde, davacılara ait taşınmazların da bulunduğu alanın 7269 sayılı Umumi Hayata Müessir Afetler Dolayısiyle Alınacak Tedbirlerle Yapılacak Yardımlara Dair Kanun'un 2 ve 14. maddeleri uyarınca "afete maruz bölge" olarak belirlenmesine ilişkin 04/07/2016 tarih ve 2016/9047 sayılı Bakanlar Kurulu kararının iptali istemiyle açılmıştır.
7269 sayılı Umumi Hayata Müessir Afetler Dolayısiyle Alınacak Tedbirlerle Yapılacak Yardımlara Dair Kanun'un 2 nci maddesinde;" Su baskınına uğramış veya uğrayabilir bölgeler, İmar ve İskan Bakanlığının teklifi üzerine Devlet Su İşlerinin bağlı bulunduğu Bakanlıkça; yer sarsıntısı, yer kayması, kaya düşmesi ve çığ gibi afetlere uğramış veya uğrayabilir bölgeler ise, İmar ve İskan Bakanlığınca tespit ve bunlardan şehir ve kasabalarda meydana gelen ve gelebileceklerin sınırları imar planına, imar planı bulunmıyan kasaba ve köylerde de belli edildikçe harita veya krokilere işlenmek suretiyle, afete maruz bölge olarak İmar ve İskan Bakanlığının teklifi üzerine Bakanlar Kurulunca kararlaştırılır ve bu suretle tespit olunan sınırlar, İmar ve İskan Bakanlığının isteği üzerine ilgili valiliklerce mahallinde ilan olunur.
Mahalli şart ve özellikler dolayısiyle yangın afetine uğraması muhtemel olan sahalar, şehir ve kasabalarda belediye meclisleri, köylerde ihtiyar heyetleri tarafından tespit ve kaymakamların mütalaası alındıktan sonra valilerin tasvibi üzerine ilgili bölgelerde ilan olunur."hükmü yer almaktadır.
Dosyanın incelenmesinden; İstanbul ili,Arnavutköy İlçesine bağlı … Köyüne ait imar planına esas alınan 15/04/1991 tarihli jeolojik etüd raporunda, … Köyünün batısında yer alan ve denize dik bir şekilde ulaşan alanların gerek yüksek eğim ,gerekse jeolojik yapının olumsuzluğu nedeniyle muhtemel bir heyelan tehdidi altında olduğu,İller Bankası Genel Müdürlüğünce hazırlanan …köyüne ait jeolojik raporda heyelanlı ve özel zemin etüdü istenilen ve 1/5000 ölçekli haritada işaretlenen alan sınırlarının hassaslığı açısından sakıncalı görüldüğü ,henüz yerleşilmemiş olan bu alanda ileride doğabilecek sorunları engellemek amacıyla 1/1000 ölçekli paftalar kullanılmak suretiyle yeniden çizildiği ,gerek heyelanlı gerekse özel zemin etüdü istenilen sahaların genişletilerek denize bağlantısının sağlandığı,rapor eki 1/1000 ölçekli paftalarda heyelanlı saha olarak ve özel zemin etüdü istenilen alanların iskana açılmasında sakıncalı görülen kısmı için 7269 sayılı Kanun'un 2. Maddesi gereğince Afete Maruz Bölge Kararı alınmasının önerilmesi üzerine rapor eki haritada sınırları belirlenen alanın 08/03/1994 tarihli,94/5569 sayılı Bakanlar Kurulu ile Afete Maruz Bölge olarak ilan edildiği,söz konusu jeolojik etüt raporu eki haritalarda Afete Maruz Bölge sınırlarının koordinatsız -kroki halinde olması nedeniyle Afete Maruz Bölge sınırlarının sayısallaştırılması amacıyla düzenlenen 05/01/2016 tarihli jeolojik etüt raporu esas alınarak dava konusu Bakanlar Kurulu kararı ile İstanbul ili, Arnavutköy ilçesi, …mahallesi sınırları içerisinde, davacılara ait taşınmazların da bulunduğu alanın 7269 sayılı Umumi Hayata Müessir Afetler Dolayısiyle Alınacak Tedbirlerle Yapılacak Yardımlara Dair Kanun'un 2 ve 14. maddeleri uyarınca "afete maruz bölge" olarak belirlenmesine karar verildiği anlaşılmaktadır.
Dava konusu Bakanlar Kurulu kararına da esas alınan 05/01/2016 tarihli jeolojik etüt raporunda Arnavutköy İlçesi sınırları içerisinde yer alan Karaburun'un batı cihetindeki yüksek topoğrafik eğime sahip şevler, jeolojik yapının da olumsuzluğu göz önüne alınarak muhtemel heyelan tehdidi nedeniyle alanın Afete Maruz Bölge olarak kabul edildiği,mahallinde yapılan tetkik ve incelemelerde geçen zaman aralığında bölgenin mevcut durumunu koruduğu ,denize bakan yüksek eğimli yamaçlar dahilinde muhtemel -potansiyel heyelan tehdidinin devam ettiğinin gözlemlendiği belirtilmiştir.
Bu itibarla İstanbul ili, Arnavutköy ilçesi, … mahallesi sınırları içerisinde, davacılara ait taşınmazların da bulunduğu alanın 7269 sayılı Umumi Hayata Müessir Afetler Dolayısiyle Alınacak Tedbirlerle Yapılacak Yardımlara Dair Kanun'un 2 ve 14. maddeleri uyarınca "afete maruz bölge" olarak belirlenmesine ilişkin 04/07/2016 tarih ve 2016/9047 sayılı Bakanlar Kurulu kararında hukuka ve mevzuata aykırılık bulunmadığı sonucuna varılmıştır.
Açıklanan nedenlerle davanın reddi gerektiği düşünülmektedir.
TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Altıncı Dairesince, davanın süre aşımı nedeniyle reddi yolunda verilen Danıştay Ondördüncü Dairesinin 21/09/2017 tarih ve E:2017/952, K:2017/4810 sayılı kararının Danıştay İdari Dava Daireleri Kurulunun 24/01/2019 tarih ve E:2017/3997, K:2019/182 sayılı kararıyla bozulması üzerine, bozma kararına uyularak, Tetkik Hakiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:
İNCELEME VE GEREKÇE:
MADDİ OLAY:
İstanbul İli, Arnavutköy İlçesi, … Mahallesi sınırları içerisinde bulunan ve içerisinde davacılara ait taşınmazlarında bulunduğu alanın heyelan bölgesi olması nedeniyle 7269 sayılı Kanun'un 2. ve 14. maddeleri uyarınca "afete maruz bölge" olarak belirlenmesine ilişkin alınan ve Arnavutköy Belediye Başkanlığınca 06/10/2016 - 05/12/2016 tarihleri arasında ilan edilen 04/07/2016 tarih ve 2016/9047 sayılı Bakanlar Kurulu Kararına süresi içerisinde yapılan itirazın cevap verilmeyerek zımnen reddi üzerine dava açılmıştır.
İLGİLİ MEVZUAT:
7269 sayılı Umumi Hayata Müessir Afetler Dolayısiyle Alınacak Tedbirlerle Yapılacak Yardımlara Dair Kanun'un 2. maddesinde; "Su baskınına uğramış veya uğrayabilir bölgeler, İmar ve İskan Bakanlığının teklifi üzerine Devlet Su İşlerinin bağlı bulunduğu Bakanlıkça; yer sarsıntısı, yer kayması, kaya düşmesi ve çığ gibi afetlere uğramış veya uğrayabilir bölgeler ise, İmar ve İskan Bakanlığınca tespit ve bunlardan şehir ve kasabalarda meydana gelen ve gelebileceklerin sınırları imar planına, imar planı bulunmayan kasaba ve köylerde de belli edildikçe harita veya krokilere işlenmek suretiyle, afete maruz bölge olarak İmar ve İskan Bakanlığının teklifi üzerine Bakanlar Kurulunca kararlaştırılır ve bu suretle tespit olunan sınırlar, İmar ve İskan Bakanlığının isteği üzerine ilgili valiliklerce mahallinde ilan olunur." hükmü yer almaktadır.
Aynı Kanun'un 14. maddesinde ise; "İkinci madde gereğince tespit ve ilan olunan afet bölgelerine dahil şehir, kasaba ve köylerde bina ve mesken yapımı, fen kurullarınca tehlikeli görülen ve sınırları krokilerle tespit olunan yerler, İmar ve İskan Bakanlığınca yapı ve ikamet için yasaklanmış afet bölgeleri sayılır ve durum, belediyesi olan yerlerde belediyesince, köylerde ise ihtiyar meclislerince hemen ilan edilir. Belediyesi olan yerlerde belediyeler, olmayan yerlerde ihtiyar meclisleri bu yasaklanmış afet bölgesi hükmünü uygulamakla görevlidir. Hilafına hareket edildiği takdirde, mevcut ve yapılmakta olan binalar, yıkma parası yıkıntı malzemesinden karşılanmak, yetmemesi halinde kalan kısmı afetler fonundan tamamlanmak üzere vali ve kaymakamların emri ile yıktırılır. Yasaklanmış afet bölgesi sınırları, alınacak tedbirlerle tehlikenin önlenmesi oranında daraltılır veya tamamen kaldırılır. Bu husus da aynı şekilde duyurulur." hükümlerine yer verilmiştir.
HUKUKİ DEĞERLENDİRME:
Uyuşmazlık konusu alana ilişkin olarak, Eylül-1990 tarihli İller Bankası Genel Müdürlüğünce hazırlanan imar planına esas jeolojik etüt raporunun ekindeki 1/5000 ölçekli haritada alanın bir kısmının heyelanlı, bir kısmının ise özel zemin etüdü istenen alan olarak işaretlendiği, daha sonra Bayındırlık ve İskan Bakanlığı Afet İşleri Genel Müdürlüğü tarafından düzenlenen 15/04/1991 tarihli Jeolojik etüt raporuna dayanılarak dava konusu alanın 08/03/1994 tarih ve 94/5569 sayılı Bakanlar Kurulu kararıyla 7269 sayılı Kanun'un 2. maddesine göre afete maruz bölge ilan edildiği, 15/04/1991 tarihli Jeolojik etüt raporunda "Karaburun köyünün batısında yer alan ve denize dik bir şevle ulaşan alanın, gerek yüksek eğim, gerekse jeolojik yapının olumsuzluğu nedeniyle muhtemel bir heyelan tehdidi altında olduğu, İller Bankasınca düzenlenen raporda 1/5000 ölçekli haritanın kullanılmış olmasının sınırların hassaslığı açısından sakıncalı görülerek Valilikten temin edilen 1/1000 ölçekli paftalar üzerinden sınırların yeniden işaretlendiği, henüz yerleşilmemiş olan alanda ileride doğabilecek sorunları engellemek amacıyla heyelanlı ve özel zemin etüdü istenilen sahaların genişletilerek denize bağlantısının sağlandığı, 1/1000 ölçekli paftalarda heyelanlı saha olarak görülen alan ile özel zemin etüdü istenen alanın, bu etüt sonucunda iskana açılmasında sakınca görülen kısmı için 7269 sayılı Kanunun 2. maddesi gereği afete maruz alan kararı alınması gerektiğinin belirtildiği görülmektedir.
Afet ve Acil Durum Yönetimi Başkanlığının İstanbul Valiliğine yazdığı … günlü, … sayılı yazısı ile "20/03/2013 günlü, 1919 sayılı Genelge doğrultusunda İstanbul İlinde kroki halinde olan afete maruz bölge sınırlarının yerinde koordinat alınarak sayısallaştırılması ve yeniden çizilmesi suretiyle genelge gereği jeolojik etüt raporu hazırlanarak yeniden teklife sunulmasının" istenilmesi üzerine, üç adet jeoloji mühendisi tarafından 05/01/2016 tarihli jeolojik etüt raporunun düzenlenerek İstanbul Valiliği İl Afet ve Acil Durum Müdürlüğü tarafından onaylandığı, bu raporda, "Arnavutköy İlçesi, …Mahallesi sınırları içerisinde bulunan bölgenin ulaşımının asfalt yollarla sağlandığı, yerleşim oranı bakımından seyreklik gösterdiği, etrafının sık ormanlarla çevrili olduğu, Türkiye Deprem Bölgeleri Haritasında 3. derece deprem bölgesi sınırları içerisinde bulunduğu, …'un batı tarafındaki yüksek topoğrafik eğime sahip şevler jeolojik yapının da olumsuzluğu göz önüne alınarak muhtemel heyelan tehdidi nedeniyle afete maruz bölge ilan edildiği, mahallinde yapılan tetkik ve incelemelerde, geçen zaman aralığında bölgenin mevcut durumunu koruduğu, denize bakan yüksek eğimli yamaçlar dahilinde muhtemel - potansiyel heyelan tehdidinin devam ettiğinin gözlemlendiği, yapılan sayısallaştırma işlemi sonucu Afete Maruz Bölge sınırları içerisinde 11 adet yapı bulunduğu, koordinatsız kroki halinde olan 15/04/1991 tarihli jeolojik etüt raporlarına istinaden alınan 08/03/1994 tarih ve 94/5569 sayılı Afete Maruz Bölge ilanına ilişkin Bakanlar Kurulu kararının iptal edilerek, aynı sınırların yerinde koordinat alınarak sayısallaştırılması sonucunda ekli listede koordinatları belirlenen alan için yeniden Afete Maruz Bölge kararın alınması uygun olacağının belirtildiği; alanın 08/03/1994 tarih ve 94/5569 sayılı Bakanlar Kurulu kararı kapsamından çıkarılarak, 05/01/2016 tarihli jeolojik etüt raporu ve eki pafta/krokilerde belirtilen alanın Afete Maruz Bölge ilan edilmesine ilişkin 04/07/2016 tarih ve 2016/9047 sayılı Bakanlar Kurulu kararının alındığı anlaşılmaktadır.
Bu durumda, dava konusu işlemin koordinatsız olan Afete Maruz Bölgenin koordinatlı hale getirilmesi işlemi olduğu, Karaburun köyünün batısında yer alan ve denize dik bir şevle ulaşan alanın yüksek eğim ve jeolojik yapının olumsuzluğu nedeniyle muhtemel bir heyelan tehdidi altında olduğu, henüz yerleşilmemiş olan alanda ileride doğabilecek sorunları engellemek amacıyla 1/1000 ölçekli paftalarda heyelanlı saha olarak görülen alan ile özel zemin etüdü istenen alanın etüt sonucunda iskana açılmasında sakınca görülen kısmı için 08/03/1994 tarih ve 94/5569 sayılı Bakanlar Kurulu kararıyla afete maruz alan kararı alındığı, 05/01/2016 tarihli jeolojik etüt raporunda ise geçen zaman aralığında bölgenin mevcut durumunu koruduğu, denize bakan yüksek eğimli yamaçlar dahilinde muhtemel- potansiyel heyelan tehdidinin devam ettiğinin belirtildiği, İl Afet ve Acil Durum Müdürlüğü'nce onaylanan söz konusu raporun davaya konu işlemlerin tesisi için yeterli bilimsel veriyi içerdiği ve usulüne uygun surette düzenlendiği, uyuşmazlığa konu alanın afete maruz bölge olarak belirlenmesine ilişkin dava konusu 04/07/2016 tarih ve 2016/9047 sayılı Bakanlar Kurulu kararında hukuka aykırılık bulunmadığı sonucuna varılmıştır.
KARAR SONUCU:
Açıklanan nedenlerle;
1. DAVANIN REDDİNE,
2. Yargılama giderinin davacılar üzerinde bırakılmasına,
3. Karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca …- TL vekâlet ücretinin davacılardan alınarak davalı idarelere verilmesine,
4. Posta gideri avansından artan tutarın kararın kesinleşmesinden sonra davacılara iadesine,
5. Bu kararın tebliğ tarihini izleyen 30 gün içerisinde Danıştay Dava Daireleri Kuruluna temyiz yolu açık olmak üzere, 11/02/2021 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.
Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.