Abaküs Yazılım
18. Ceza Dairesi
Esas No: 2016/13705
Karar No: 2016/16303
Karar Tarihi: 24.10.2016

Yargıtay 18. Ceza Dairesi 2016/13705 Esas 2016/16303 Karar Sayılı İlamı

Özet:


Sanık hakkında müştekiye hakaret ettiği iddiasıyla dava açılmış, yapılan yargılama sonucunda sanık 1.740,00 Tl adli para cezasına çarptırılmıştır. Ancak, Adalet Bakanlığı tarafından kanun yararına bozulması istenilmesinin sebebi; hakkında hakaret suçundan önceki bir dava ile ilgili olarak verilen kararın değerlendirilmemesi ve olayın şahitlerinin tanıklığına başvurulmamasıdır. Kanun yararına bozma istemi reddedilmiştir.
Kanun maddeleri:
- 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu\"nun 125/1, 125/4, 62/1 ve 52/2. maddeleri
- TCK'nın 129. maddesi (hakaret suçunun özel tahrik hükümlerini içerir)
18. Ceza Dairesi         2016/13705 E.  ,  2016/16303 K.

    "İçtihat Metni"



    Hakaret suçundan sanık ...’nın, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu"nun 125/1, 125/4, 62/1 ve 52/2. maddeleri uyarınca 1.740,00 Türk lirası adli para cezası ile cezalandırılmasına dair ... 18. Asliye Ceza Mahkemesinin 16/10/2015 tarihli ve 2014/1527 esas, 2015/1162 sayılı kararının, Adalet Bakanlığı tarafından kanun yararına bozulmasının istenilmesi üzerine, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının, 02/06/2016 gün ve 2016/214511 sayılı istem yazısıyla Dairemize gönderilen dava dosyası incelendi.
    İstem yazısında; “Dosya kapsamına göre, somut olayda, ... İş Merkezi yönetim kurulu üyeleri arasında ... Otelde ve ... İş Merkezi önünde çıkan tartışmada, sanığın, müşteki tarafından kendine yönelik hakaret eyleminin ... Otel kamera kayıtlarında mevcut olduğundan kayıtların istenmesine dair ve olaya şahit olan ...’un tanık olarak dinlenmesine ilişkin olarak baştan beri değişmeyen talepleri doğrultusunda her hangi bir işlem yapılmaması, yargılama aşamasında tanıklığına başvurulan ...’in, katılan ... ’in sanık ...’ya hitaben “aşağılık kadın, rezil kadın” diye söylediğini duydum şeklindeki beyanının neden hükme esas alınmadığının değerlendirilmemesi ve aynı gün gerçekleşen olaya ilişkin olarak şüpheli ...’in, müşteki ...’ya hakaret ettiği yönünde delil bulunmadığından bahisle ... Cumhuriyet Başsavcılığınca verilen 10/11/2014 tarihli ve 2014/69604 sayılı ek kovuşturmaya yer olmadığına dair kararın, mercii ... 1. Sulh Ceza Mahkemesinin 10/08/2015 tarihli ve 2015/3078 değişik iş sayılı kararıyla kaldırılması üzerine yapılan yargılamaya ilişkin olan ... 8. Asliye Ceza Mahkemesinin 2016/20 esas sayılı dosyasının, 5237 sayılı Kanun"un 129. maddesi yönünden değerlendirilmek üzere, istenerek ilk açılan dosya ile birleştirilmesi veya anılan dosya sonucunun bekletici mesele yapılarak ona göre bir karar verilmesi gerektiği gözetilmeden, sanığın aleyhine olacak biçimde yazılı şekilde karar verilmesinde isabet görülmemiştir.” denilmektedir.
    Hukuksal Değerlendirme;
    Yargıtay Ceza Genel Kurulu’nun 03.04.2012 gün ve 10/438-141 sayılı kararında belirtildiği üzere, öğretide “olağanüstü temyiz” olarak adlandırılan kanun yararına bozma olağanüstü yasa yolunun koşulları ve sonuçları, “kanun yararına bozma” adı ile 5271 sayılı CMK’nın 309 ve 310. maddelerinde düzenlenmiştir.
    5271 sayılı Kanun’un 309. maddesi uyarınca, hâkim veya mahkemece verilip istinaf veya temyiz incelemesinden geçmeksizin kesinleşen karar veya hükümlerde, maddî hukuka veya yargılama hukukuna ilişkin hukuka aykırılık bulunduğunu öğrenen Adalet Bakanlığı, o karar veya hükmün Yargıtayca bozulması istemini yasal nedenlerini açıklayarak, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına yazılı olarak bildirecektir. Bunun üzerine Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı da hükmün veya kararın bozulması istemini içeren yazısına bu nedenleri aynen yazarak Yargıtay ceza dairesine verecek, ileri sürülen nedenlerin Yargıtayca yerinde görülmesi halinde karar veya hüküm yasa yararına bozulacak, yerinde görülmezse istem reddedilecektir.
    Böylece ülke sathında uygulama birliğine ulaşılacak, hâkim ve mahkemelerce verilen cezaya ilişkin karar veya hükümlerdeki hukuka aykırılıklar ile uygulamadaki esaslı yanlışlar ve esasa etkili usul yanılgılarının, toplum ve birey açısından hukuk yararına giderilmesi sağlanacaktır.
    Kanun yararına bozma yasa yoluna, istinaf ve temyiz incelemesinden geçmeksizin kesinleşmiş hüküm ve kararlara karşı gidilmesi nedeniyle kesin hükmün otoritesinin bütünüyle zedelenmemesi amacıyla bu yola başvurabilmek için hukuka aykırılık halinin ciddi boyutlara ulaşması gerekmektedir.
    Yargıtay İçtihadı Birleştirme Kurulunun 14.11.1977 gün ve 3-2 sayılı kararında da açıkça vurgulandığı üzere, bu yasa yolunun olağanüstü bir yasa yolu olması nedeniyle, her türlü hukuka aykırılık iddiası, yasa yararına bozma konusu yapılamayacak, bu kapsamda hâkimlerin takdir hakkı alanına giren ve suç işleyenler için bir hak teşkil etmeyen hususlar ile mahkemenin takdirine bağlı istekler ve uygulamadaki takdir yanılgıları veya takdirin yerinde olup olmadığının denetlenmesine ilişkin başvurular, temyiz yasa yolundan farklı olarak yasa yararına bozma konusu yapılamayacağından, bu yolla denetlenemeyecektir.( Ceza Genel Kurulunun 23/03/2010 tarih ve 2/29-56 sayılı kararı da bu doğrultudadır.)
    Ceza Genel Kurulunun 25.10.1993 gün ve 260/281 sayılı kararında ise, olaya ilişkin tüm deliller toplanıp, değerlendirilip suçun oluştuğu kabul edilerek mahkumiyet hükmü kurulduğuna göre, delil takdiri yapılarak verilen karar aleyhine, takdirde yanılgıya düşüldüğünden ve suçun yasal unsurlarının oluşmadığından bahisle, kanun yararına bozma yoluna başvurulamayacağı belirtilmiştir.
    Hakaret suçlarında özel tahrik hükümleri içeren TCK"nın 129. maddesinin 1. fıkrası: “Hakaret suçunun haksız bir fiile tepki olarak işlenmesi hâlinde, verilecek ceza üçte birine kadar indirilebileceği gibi, ceza vermekten de vazgeçilebilir.” hükmünü içermektedir.
    İnceleme konusu somut olayda; sanık hakkında müşteki ..."e hakaret ettiği iddiasıyla dava açılmış, yapılan yargılama sırasında müşteki şikayetçi olduğunu ve uzlaşmak istemediğini beyan etmiş, sanık ise alınan savunmalarında, suçlamayı kabul etmemiştir.. Mahkemece yapılan yargılama neticesinde, tanık ..."nin beyanına göre, sanığın müştekiye hakaret ettiğinin doğrulanması gerekçesiyle mahkumiyetine karar verilmiştir.
    Kanun yararına bozma istemine konu dosyanın müşteki ... hakkında hakaret suçundan ek kovuşturmaya yer olmadığına karar verilmiş, bu karar ... 1.Sulh Ceza Hakimliği"nin 10.08.2015 tarihli kararıyla kaldırılmış, sonrasında ... hakkında ..."ya hakaret suçundan iddianame düzenlenmiş, ... 8. Asliye Ceza Mahkemesi tarafından yapılan yargılama sonucunda sanık ... hakkında müşteki ..."ya karşı hakaret suçundan 1.740,00 Türk Lirası adli para cezasına hükmedilmiş, verilen hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verilmiştir.
    Hakimin kanaat ve takdirine ait fiili sorunlardan dolayı olağanüstü bir yasa yolu olan kanun yararına bozma yoluna gidilemeyeceği, tebliğnamede ileri sürülen hususun da bu kapsamda olduğunun anlaşılmıştır.
    Bu itibarla, kanun yararına bozma kurumunun kesinleşmiş hükümlere karşı istisnai durumlarda başvurulabilen kanunyolu olması, temyiz incelemesi sırasında bozma nedeni yapılabilen her türlü nedenin bu yolla denetlenememesi ve mahkemelerin delil takdiri yaparak suçun oluştuğuna dair kanaatlerini ortaya koydukları kararlarında, açık bir hukuka aykırılık bulunmadığı sürece, bu hususların kanun yararına bozma konusu yapılamayacağı anlaşıldığından, talebin reddine karar verilmiştir.
    Sonuç ve Karar:
    Yukarıda açıklanan nedenlerle;
    Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının düzenlediği tebliğnamedeki düşünce yerinde görülmediğinden, CMK"nın 309. maddesi uyarınca KANUN YARARINA BOZMA İSTEĞİNİN REDDİNE, 24.10.2016 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.





    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi