17. Hukuk Dairesi Esas No: 2015/9242 Karar No: 2015/8926 Karar Tarihi: 18.06.2015
Yargıtay 17. Hukuk Dairesi 2015/9242 Esas 2015/8926 Karar Sayılı İlamı
17. Hukuk Dairesi 2015/9242 E. , 2015/8926 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın görevsizlik nedeniyle usulden reddine dair verilen hükmün süresi içinde davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği düşünüldü: -K A R A R- Davacılar vekili, müvekkillerinin desteğinin davalıya zorunlu mali mesuliyet sigorta sözleşmeli aracın sürücüsü iken gerçekleşen kazada öldüğünü belirterek fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak üzere toplam 6.500,00 TL maddi tazminatının davalıdan tahsiline karar verilmesini istemiştir. Mahkemece tüm dosya kapsamına göre davanın sigorta sözleşmesine dayanan rücuen tazminat davası olduğu, tüketici işlemlerine bakmakla görevli mahkemenin 6502 Sayılı Tüketici Kanunu" na göre tüketici mahkemelerinin olduğu gerekçesi ile davanın görevsizlik nedeniyle usulden reddine, karar kesinleştiğinde ve talep halinde dosyanın yetkili ve görevli ....Nöbetçi Tüketici Mahkemesine gönderilmesine karar verilmiş; hüküm, davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava trafik kazasından kaynaklanan destekten yoksun kalma tazminatı istemine ilişkindir. Dava dilekçesinde, desteğin sürücüsü olduğu aracın zorunlu mali mesuliyet sigorta poliçesini düzenleyen davalı ... şirketinden maddi tazminat isteminde bulunulmuştur. Taraflar arasındaki uyuşmazlık, trafik kazasından kaynaklanmaktadır. Dava, davacı ile arasında sözleşme ilişkisi bulunmayan zorunlu mali mesuliyet sigortası şirketine yöneltilmiştir. Dava tarihi itibariyle yürürlükte bulunan 6102 Sayılı Türk Ticaret Kanunu"nun (TTK) 1483/I. maddesinde sigortacıların diğer kanunlardaki hükümler saklı kalmak üzere faaliyet gösterdikleri dalların kapsamında bulunan zorunlu sigortaları yapmaktan kaçınamayacakları belirtilmiş, aynı yasanın 4/I-a maddesinde de, her iki tarafın da ticari işletmesiyle ilgili hususlardan doğan hukuk davaları ve çekişmesiz yargı işleri ile tarafların tacir olup olmadıklarına bakılmaksızın, bu kanunda öngörülen hususlardan doğan hukuk davaları ve çekişmesiz yargı işlerinin ticari dava ve ticari nitelikte çekişmesiz yargı işi sayılacağı açıkça düzenlenmiştir. Yine 28.05.2014 tarihinde yürürlüğe giren 6502 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun’un 3. maddesinin k bendinde tüketici; Ticari veya mesleki olmayan amaçlarla hareket eden gerçek veya tüzel kişi, l bendinde de tüketici işlemi; mal veya hizmet piyasalarında kamu tüzel kişileri de dâhil olmak üzere ticari veya mesleki amaçlarla hareket eden veya onun adına ya da hesabına hareket eden gerçek veya tüzel kişiler ile tüketiciler arasında kurulan, eser, taşıma, simsarlık, sigorta, vekâlet, bankacılık ve benzeri sözleşmeler de dâhil olmak üzere her türlü sözleşme ve hukuki işlem olarak tanımlanmış, anılan kanunun 73. maddesinde de tüketici işlemleri ile tüketiciye yönelik uygulamalardan doğabilecek uyuşmazlıklara ilişkin davalarda tüketici mahkemelerinin görevli olduğu belirtilmiştir. Somut olayda, sigorta sözleşmesi, davacılar ile davalı trafik sigortası şirketi arasında düzenlenmemiş olup, taraflar arasında 6502 sayılı Kanun kapsamında bir ilişki söz konusu değildir. Bu nedenlerle; davanın, kazaya neden olan aracın zorunlu mali sorumluluk sigortasına karşı açıldığı, zorunlu mali sorumluluk sigorta poliçesinin 6102 sayılı T.T.K.’da düzenlendiği, davanın ticari dava niteliğinde olduğu ve görevli mahkemenin Ticaret Mahkemesi olduğu gözetilmeden yazılı olduğu biçimde hüküm kurulması doğru görülmemiştir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davalı vekilinin temyiz itirazının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davalıya geri verilmesine 18/06/2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.