19. Ceza Dairesi Esas No: 2015/6263 Karar No: 2015/4960 Karar Tarihi: 01.10.2015
Marka Hakkına Tecavüz - Yargıtay 19. Ceza Dairesi 2015/6263 Esas 2015/4960 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Sakarya 3. Asliye Ceza Mahkemesi'nde görülen bir davada sanık, marka hakkına tecavüz suçundan hüküm giymiş ve hüküm temyiz edilmiştir. Temyiz isteği reddedilerek dosya incelenmiş ve sanığın mağdura veya kamuya uğrattığı zararın tamamen giderilmesi halinde hükmün açıklanmasının geri bırakılabileceği belirtilmiştir. Ancak dosya kapsamından zararın basit bir araştırmayla tespit edilemeyecek nitelikte olduğu ve sanığın da zararları karşılamadığı ifade edilerek karar gerekçesiz olarak verildiği için hüküm bozulmuştur. CMK'nun 231. maddesi objektif ve sübjektif koşulların varlığı halinde zararın tamamen giderilmesi durumunda hükmün açıklanmasının geri bırakılabileceğini belirtmektedir. Ayrıca, sanığın geçmiş hali ile tutum ve tavırlarına rağmen zararları karşılamaması durumunda CMK'nun 231/6-c maddesi de değerlendirilebilir.
19. Ceza Dairesi 2015/6263 E. , 2015/4960 K.
"İçtihat Metni"
Tebliğname No : 7 - 2012/155775 MAHKEMESİ : Sakarya 3. Asliye Ceza Mahkemesi TARİHİ : 27/07/2010 NUMARASI : 2010/147 (E) ve 2010/657 (K) SUÇ : Marka Hakkına Tecavüz
Yerel Mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle, başvurunun süresi ve kararın niteliği ile suç tarihine göre dosya incelendi, gereği görüşülüp düşünüldü: Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi. Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede, başkaca nedenler yerinde görülmemiştir. Ancak; 5271 sayılı CMK.nun 231. maddesinde düzenlenen "suçun işlenmesiyle mağdurun veya kamunun uğradığı zararı aynen iade, suçtan önceki hale getirme veya tazmin suretiyle tamamen giderilmesi" ve diğer objektif ve sübjektif koşulların varlığı halinde, CMK.nun 231/5. madde ve fıkrası gereğince, sanık hakkında aynı yasanın 231/6-c maddesi de değerlendirilerek tespit edilen söz konusu zararın giderilmesi durumunda hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verilebileceği anlaşılmaktadır. Yargıtay Ceza Genel Kurulunun 03.02.2009 tarih ve 2008/11-250 Esas, 2009/13 sayılı kararında; "hükmün açıklanmasının geri bırakılmasının objektif koşullarından biri olan zarardan kast edilen maddi zarar olup, bu zararın belirlenmesinde teknik bilgiye ihtiyaç duyulmayan hallerde hakim, kanaat verici basit bir araştırma yaparak zararı belirlemelidir." denilmektedir. Bu ilkeler çerçevesinde her olaya özgü ayrı değerlendirme yapılarak, maddi zararın kanaat verici basit bir araştırma ile tespit edilebilmesi gerekir. Dosya kapsamından katılanın marka hakkının ihlali suretiyle meydana gelen zararın basit bir araştırma ile tespit edilebilecek zarar niteliğinde olmadığı ve dosyaya yansıyan katılanın tespit edilmiş bir zararı bulunmadığı, ayrıca mahkemece "sanığın geçmiş hali ile tutum ve tavırlarına rağmen katılan şirketin zararlarını karşılamadığı” şeklindeki ifadenin, sanığın kişiliği hakkında mahkemece ulaşılan kanaati ifade etmekten uzak olduğu gözetildiğinde, gerekçesiz olarak hüküm kurulmak suretiyle sanık hakkında CMK"nın 231. maddesinin uygulanmasına yer olmadığına karar verilmesi, Kanuna aykırı olduğu ve sanığın temyiz nedenleri ile tebliğnamedeki düşünce yerinde görüldüğünden HÜKMÜN BOZULMASINA, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın esas/hüküm mahkemesine gönderilmesine, 01.10.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.