3. Hukuk Dairesi 2020/614 E. , 2020/2708 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine; dosya içerisindeki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
Davacı, davalı hastane tarafından yanlış faturalandırma yapılması nedeniyle kurum alacağının doğduğunu ve bu alacağın tahsili için ... 10. İcra Müdürlüğü’nün 2011/13997 sayılı dosyası ile takip başlattıklarını, davalı tarafından 1.486,92 TL dışındaki borca yapılan itiraz üzerine takibin durdurulduğunu, haksız itirazın iptalini, takibin devamını, %40 icra inkar tazminatına hükmedilmesini talep etmiştir.
Davalı, zamanaşımı def"inde bulunup, dava konusu faturaların 01.07.2005 tarihinde değiştirilen tarifeye göre kesildiğini, kurum müfettişi tarafından 2004 yılındaki eski fiyatların esas alındığını, dolayısı ile tedaviler için kurumun müvekkiline yaptığı bir yersiz ödemenin bulunmadığını, itirazın yerinde olduğunu, haksız olarak açılan dava nedeniyle %40 dan aşağı olmamak üzerine lehlerine tazminata hükmedilmesini belirterek davanın reddine karar verilmesi gerektiğini savunmuştur.
Mahkemenin; görevsizliği nedeniyle açılan davanın HMK 114/1-c, 115/2. Maddeleri gereğince usulden reddine, dosyanın karar kesinleştikten sonra talep halinde görevli ... Nöbetçi Asliye Hukuk Mahkemesi’ne gönderilmesine ilişkin kararının, Yargıtay 10. Hukuk Dairesi’nin 02/11/2015 tarih ve 2015/13810 esas, 2015/18249 karar sayılı ilamı ile onanmasına karar verilmiştir.
Görevsizlik kararının kesinleşmesi üzerine, davanın yargılaması görevli ... 26. Asliye Hukuk Mahkemesi tarafından yürütülmüş ve 14/07/2016 tarihli ve 2015/493 Esas, 2016/319 Karar sayılı karar ile davanın reddine karar verilmiştir.
İş bu kararın, davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dava dosyası temyiz incelemesi yapılmak üzere Yargıtay 10. Hukuk Dairesine gönderilmiştir.
6100 sayılı HMK"nun 373/4 maddesi; "Yargıtayın bozma kararı üzerine ilk derece mahkemesince bozmaya uygun olarak karar verildiği takdirde, bu karara karşı temyiz yoluna başvurulabilir." hükmünü, Geçici 3/2 maddesi; "Bölge adliye mahkemelerinin göreve başlama tarihinden önce verilen kararlar hakkında, kesinleşinceye kadar 1086 sayılı Kanunun 26/9/2004 tarihli ve 5236 sayılı Kanunla yapılan değişiklikten önceki 427 ilâ 454 üncü madde hükümlerinin uygulanmasına devam olunur. Bu kararlara ilişkin dosyalar bölge adliye mahkemelerine gönderilemez." hükmünü içermektedir.
Yukarıda açıklanan yasa maddelerinin düzenleniş amacı, Bölge Adliye Mahkemelerinin göreve başlama tarihinden önce verilen kararlara karşı Yargıtay yoluna başvurulmasını ve karar kesinleşinceye kadar kanun yolu denetiminin Yargıtay tarafından yapılmasını sağlamaktır.
Diğer bir anlatımla, Yargıtay’ın verdiği bozma kararları üzerine verilen kararların tekrar Yargıtay denetiminden geçmesi, başka bir deyişle Yargıtay kararının istinaf yolu ile denetlenmesinin önüne geçilmesi amaçlanmıştır.
Somut uyuşmazlıkta; ... 4. İş Mahkemesi’nin görevsizlik kararı hakkında onama kararı verilmiştir. Bu aşamadan sonra, görevli ... 26. Asliye Hukuk Mahkemesi tarafından esasa ilişkin yargılama yapılıp, karar verilmiştir.
Aleyhine kanun yoluna gidilen karar, ... 26. Asliye Hukuk Mahkemesi’nin kararı olup, bu karar ile ilgili olarak Yargıtay’ın bir denetimi söz konusu değildir.
Bu itibarla, 14/07/2016 tarihinde verilen ve daha önce Yargıtay denetiminden geçmeyen kararın kanun yolu denetimi "İstinaf" olup, görevli mercinin Bölge Adliye Mahkemesi olduğu anlaşıldığından, dosyanın Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmek üzere ilk derece mahkemesine İADESİNE, 04/06/2020 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.