16. Hukuk Dairesi 2015/19085 E. , 2015/16776 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :KADASTRO MAHKEMESİ
DAVA TÜRÜ : KULLANIM KADASTROSU
KANUN YOLU : TEMYİZ
Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay"ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:
Kullanım kadastrosu sırasında ... Mahallesi çalışma alanında bulunan 134 ada 2 parsel sayılı 4.650,44 metrekare yüzölçümündeki taşınmaz, kadastro tutanağının beyanlar hanesine, 6831 sayılı Yasa"nın 2/B maddesi uyarınca orman sınırları dışına çıkarıldığı ve ..."ın fiili kullanımında bulunduğu şerhi yazılarak tarla vasfıyla Hazine adına tespit edilmiştir. Davacı ..."un Sulh Hukuk Mahkemesinde açtığı elatmanın önlenmesi ve kal davasında mahkemece yapılan yargılama sonucunda çekişmeli taşınmaz hakkında tutanak düzenlenmesi nedeniyle görevsizlik kararı verilerek dosya Kadastro Mahkemesine gönderilmiştir. Kadastro Mahkemesince yapılan yargılama sonucunda görevsizlik kararı verilmiş; hüküm, davacı tarafından temyiz edilmiştir.
Mahkemece; ... Kadastro Mahkemesince dava konusu parsel hakkında verilen kararın kesinleşerek tapu sicilinin oluştuğu, Kadastro Mahkemesinde dava konusu taşınmazla ilgili olarak derdest bir davanın bulunmadığı, Kadastro Mahkemesinde davalı parseller hakkında genel mahkemelerde açılmış bulunan davanın, hükmün kesinleşmesine kadar aktarımının mümkün olduğu, tapu sicili oluşmakla davaya genel hükümler çerçevesinde Sulh Hukuk Mahkemesince bakılmasının gerektiği gerekçeleri ile yazılı şekilde hüküm kurulmuştur. Çekişmeli taşınmazla ilgili olarak 2010 yılında kullanım kadastro tutanağı düzenlendikten sonra davacı ... çekişmeli taşınmazın kendi fiili kullanımında olduğu iddiası ile askı ilan süresi içerisinde tespite itiraz davası açmış; davanın kabulü ile taşınmazın bir bölümünde davacı ... bir bölümünde ise davalı ... lehine zilyetlik şerhi verilmiş; hüküm 06.04.2012 tarihinde kesinleşmiştir. Temyize konu dava ise, tespitten önce 2009 yılında Sulh Hukuk Mahkemesinde zilyetliğe dayalı men"i müdahale ve kal davası olarak açılmış, yargılama sırasında men"i müdahaleye ilişkin talep hakkında tefrik kararı verilmiştir. Daha sonra çekişmeli taşınmaz ile ilgili olarak 2010 yılında kullanım kadastro tutanağı düzenlenmiş olduğundan Sulh Hukuk Mahkemesince 01.07.2013 tarihinde verilip, kesinleşen görevsizlik kararı ile dava dosyası Kadastro Mahkemesine gönderilmiş; mahkemece de dava konusu parsel hakkında hükmen tapu kaydının oluştuğundan bahisle görevsizlik kararı verilmiştir. Ne var ki, kadastro tespitinden önce genel mahkemede açılan men"i müdahale ve kal davası taşınmazın kullanıcısının kim olduğu ile ilgili olup, kullanım kadastrosunun amacının da kullanıcının kim olduğunun beirlenmesine ilişkin olduğu göz önüne alındığında re"sen Kadastro Mahkemesine aktarılması gereken davalardan olduğu ve tespitin kesinleşmesini önleyeceği kuşkusuzdur. Davanın aktarılmasından önce davacı ... ile davalı ... arasında görülen dava sonucu verilen şerhe yönelik karar, o ilamda taraf olmaması nedeniyle davacı ..."u bağlamaz. Hal böyle olunca; uyuşmazlığı çözmek görevinin Kadastro Mahkemesine ait olduğu göz önüne alınarak mahkemece öncelikle hükmen lehine zilyetlik şerhi verilmiş olan ... de davaya dahil edilerek ve Kadastro Mahkemesince tefrik sonucu ayrı esasa kaydedilerek hakkında görevsizlik kararı verilen men"i müdahale talebine ilişkin Sulh Hukuk Mahkemesi dosyasına ilişkin gerekçeli karar da taraflara tebliğ edilip hüküm kesinleştirildikten ve bu dosya da dosya arasına konulduktan sonra tarafların iddia ve savunmalarına ilişkin deliller toplanıp değerlendirilerek sonucuna göre bir karar verilmelidir. Mahkemece dosya kapsamına uygun düşmeyen gerekçe ile görevsizlik kararı verilmesi isabetsiz olup, temyiz itirazları açıklanan nedenle yerinde görüldüğünden kabulüyle hükmün BOZULMASINA, peşin yatırılan temyiz karar harcının talep halinde temyiz edene iadesine, 31.12.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.