2. Ceza Dairesi 2020/13419 E. , 2020/8274 K.
"İçtihat Metni"Hırsızlık suçundan sanık ..."ın, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu"nun 142/2-h ve 43. maddeleri gereğince 12 yıl hapis cezası ile cezalandırılmasına dair İstanbul 40. Asliye Ceza Mahkemesinin 11/07/2017 tarihli ve 2016/72 esas, 2017/425 sayılı karar aleyhine Yüksek Adalet Bakanlığınca verilen 06/02/2020 gün ve 94660652-105-34-9740-2019-Kyb sayılı kanun yararına bozma talebine dayanılarak dava dosyası Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının 19/02/2020 gün ve 2020/22570 sayılı tebliğnamesiyle dairemize gönderilmekle okundu.
Kanun yararına bozma isteyen tebliğnamede;
1- Sanığın eylemini iki farklı kişiye yönelik gerçekleştirdiği gözetilmeksizin, sanığa verilen cezanın 5237 sayılı Kanun"un 43. maddesi gereğince artırılmasına karar verilmesinde,
2- Sanık hakkında hırsızlık suçundan kurulan mahkûmiyet hükmünde, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun "Etkin pişmanlık" başlıklı 168. maddesinin uygulanmama nedeninin tartışılmamış olduğu, ancak mağdur ..."in beyanının alındığı 06/07/2017 tarihli 4. celsede olay nedeniyle herhangi bir zararının olmadığını belirttiği anlaşılmakla, zararı gidermek isteyip istemediği hususuna ilişkin olarak sanığın savunmasının alınarak, sanık hakkında Türk Ceza Kanunu’nun 168. maddesinde düzenlenen etkin pişmanlık hükümlerinin uygulanma şartlarının bulunup bulunmadığının değerlendirilmesi ve sanığın hukukî durumunun buna göre tayin edilmesi gerektiği gözetilmeden, yazılı şekilde karar verilmesinde,
3-Somut olayda, olay anına ilişkin görüntülerin yer aldığı iş yeri güvenlik kamerası kayıtlarına göre eylem saatinin 06.16 olduğunun ve UYAP’tan alınan güneşin doğuş ve batış çizelgesine göre, suç tarihinde gece vaktinin saat 06.21’e kadar devam ettiğinin, bu suretle hırsızlık suçunun gece vakti işlendiğinin anlaşılması karşısında; sanık hakkında 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 143/1. maddesinin uygulanması gerektiğinin gözetilmemesinde, isabet görülmediğinden 5271 sayılı CMK"nın 309. maddesi uyarınca anılan kararın bozulması lüzumu kanun yararına bozma talebine dayanılarak ihbar olunmuştur.
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
1- Sanık ...’ın, katılanlar ... ve ...’in olay gecesi gittikleri eğlence mekanında vestiyere bırakmış oldukları montlarını ve içerisinde her iki katılana da ait eşyaların bulunduğu katılan ...’e ait bir adet çantayı çaldığı olayda, her bir müştekiye yönelik eylemi nedeniyle sanık hakkında hırsızlık suçundan ayrı ayrı hüküm kurulması gerekirken yazılı şekilde tek bir eylem kabul edilerek 5237 sayılı TCK’nın 43. maddesi uyarınca arttırım yapılarak sanığın cezalandırılmasına karar verilmesi,
2- Sanığın, katılanlar ile ortak tanıdıkları kişi olan tanık ... vasıtasıyla suça konu çantayı ve montları soruşturma aşamasında iade ettiği, ancak çanta içerisinde katılan ...’e ait 35 TL paranın eksik olduğu ve ...’in kısmi iade sebebiyle etkin pişmanlık hükümlerinin uygulanmasına rızasının bulunmadığını beyan ettiği, katılan ...’nün ise kovuşturma aşamasındaki ifadesinde maddi zararının bulunmadığını belirttiği anlaşılmakla; sanık hakkında katılan ...’e yönelik eylem bakımından 5237 sayılı TCK’nın 168/1. maddesi uyarınca etkin pişmanlık hükümlerinin uygulanması gerektiği gözetilmeden, olayın tek bir eylem kabul edilmesi sonucu etkin pişmanlık hükümleri uygulanmadan yazılı şekilde hüküm kurulması,
3- Olay anına ilişkin görüntülerin yer aldığı iş yeri güvenlik kamerası kayıtlarına göre eylem saatinin 06.16 olduğunun ve UYAP’tan alınan güneşin doğuş ve batış çizelgesine göre, suç tarihinde gece vaktinin saat 06.21’e kadar devam ettiğinin, bu suretle hırsızlık suçunun gece vakti işlendiğinin anlaşılması karşısında; sanık hakkında 5237 sayılı TCK’nın 143/1. maddesinin uygulanması gerektiğinin gözetilmemesi nedenleriyle kanun yararına bozma istemleri yerinde görüldüğünden, (İSTANBUL) 40. Asliye Ceza Mahkemesinden verilip kesinleşen 11/07/2017 tarihli ve 2016/72 Esas - 2017/425 Karar sayılı kararın, belirtilen nedenlerle 5271 sayılı CMK’nın 309. maddesinin 4. fıkrasının (c) bendi uyarınca aleyhe sonuç doğurmamak ve yeniden yargılama yapılmamak üzere BOZULMASINA, 07/09/2020 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.