17. Hukuk Dairesi Esas No: 2013/20250 Karar No: 2015/8809
Yargıtay 17. Hukuk Dairesi 2013/20250 Esas 2015/8809 Karar Sayılı İlamı
17. Hukuk Dairesi 2013/20250 E. , 2015/8809 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi
Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının yapılan yargılaması sonunda verilen hükmün duruşmalı olarak temyizen tetkiki davacı vekilince istenmiş olmakla duruşma için tayin edilen 16.06.2015 Salı günü davacı vekili Av. Nuket Gökçe geldi. Davalı tarafından gelen olmadı. Temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşıldıktan ve hazır bulunan davacı vekili dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü. -K A R A R- Davacı vekili, müvekkili şirket nezdindeki 18 adet hasar dosyasından sigortalılara yapılan 44.710 TL ödemenin rücuen tahsili için davalı aleyhine İstanbul 29. İcra Müdürlüğü"nün 2012/21591 sayılı dosyası ile takip başlattıklarını, davalı tarafından asıl alacak miktarının takip tarihinden sonra müvekkiline ödendiğini, bu nedenle davalının takibe itiraz ettiğini, ancak takipten sonra ödeme yapan davalının faiz, masraf ve vekalet ücretinden de sorumlu olduğunu ileri sürerek takibin devamı ile icra inkar tazminatına hükmedilmesini talep etmiştir. Davalı vekili, müvekkilinin icra takibine konu alacağı ödeme emrinin tebliğinden önce ödediğini, davacının dava açmada hukuki yararının bulunmadığını ileri sürerek davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, iddia, savunma ve toplanan delillere göre; davalı tarafça ödemenin ödeme emrinin tebliğinden önce yapıldığı, bu nedenle davacının dava açmada hukuki yararının bulunmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava, davacının kasko sigorta poliçesi nedeniyle sigortalısına ödediği tazminatların, üçüncü kişilerin zorunlu mali mesuliyet sigortacısı olan davalıdan rücuen tahsili amacıyla başlatılan icra takibe vaki itirazın iptali davasıdır. Davacı ..... İcra Müdürlüğü"nün 12.10.2012 tarihli ve 2012/21591 sayılı takip dosyası ile davalı aleyhine 44.710 TL asıl alacak, 1.891,61 TL faiz olmak üzere toplam 46.601,61 TL üzerinden ilamsız icra takibi başlatmış, ödeme emri davalıya 30.10.2012 tarihinde tebliğ edilmiş, davalı ana para borcunu bu tarihten önce 23.10.2012 tarihinde davalı tarafça ödenmiştir. 818 Sayılı Borçlar Kanunu"nun 84. maddesi (6098 Sayılı BK"nın 100. Maddesi) uyarınca borçlu faiz ve masrafları tediyeden gecikmiş değilse kısmen icra eylediği ödemeyi resulmale mahsup edebilir. Borçlu faiz ve masrafları ödemedikçe kısmi ödemeler ana paraya mahsup edilemez ( HGK. 09.10.2002 gün 2002/12-709 E. 2002/781 K.,). Bu maddenin uygulanması için alacaklının talebine gerek yoktur. Takip tarihi itibariyle henüz ödeme yapılmadığı hususunda da taraflar arasında anlaşmazlık yoktur. Bu durumda mahkemece yapılacak iş, kısmi ödemelerin öncelikle faiz ve masraflardan düşülmek suretiyle borcun saptanması için bilirkişiden rapor alınması ve sonucuna göre davanın karara bağlanmasından ibarettir. Mahkemece bu hususlar üzerinde durulmadan yasanın yorumunda hataya düşülerek yazılı şekilde hüküm kurulması doğru olmamış, kararın bozulması uygun bulunmuştur. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, 1.100,00 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak duruşmada vekille temsil olunan davacıya verilmesine, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davacıya geri verilmesine 16.06.2015 günü oybirliğiyle karar verildi.