8. Hukuk Dairesi 2010/5757 E. , 2011/3446 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesi
DAVA TÜRÜ : Katılma Alacağı
...) ile ... aralarındaki katılma alacağı davasının kısmen kabulüne ve kısmen reddine dair Niğde 1. Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesinden verilen 23.03.2010 gün ve 463/163 sayılı hükmün Yargıtay’ca incelenmesi davacı vekili ile davalı vekili taraflarından süresinde istenilmiş olmakla dosya incelendi gereği düşünüldü:
KARAR
Davacı ... vekili, evlilik birliği içinde edinilen 51 DR 505 plakalı opel corsa marka aracın ortak katkılarla alındığını, ancak davalı adına tescil edildiğini, vekil edeninin edinilmiş mallara katılma rejimi gereği fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak üzere yarı bedeli olan 15.000 TL alacağın dava tarihinden itibaren işleyecek faizi ile davalıdan tahsiline karar verilmesini istemiştir.
Davalı ... vekili, davacının dava konusu aracın alımında katkısı olmadığını, vekil edeninin evlenme öncesi sahibi olduğu aracın satışından gelen para ve çekilen kredi ile alındığını açıklayarak davanın reddine karar verilmesini savunmuştur.
Mahkemece, talebin katılma alacağı olarak değerlendirilmesi gerektiği ve toplanan deliller, alınan bilirkişi raporundaki açıklamalar ile davalıya ait satılan murat serçe marka aracın belirlenen değeri 2.500 TL"nin TMK.nun 230/3.m. gereği hakkaniyete uygun değerinin 7.000 TL olduğu kabul edilerek davanın kısmen kabulüne, 5.000 TL alacağın karar tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin isteğin reddine karar verilmesi üzerine; hüküm, davacı vekili ile davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Taraflar 22.5.2004 tarihinde evlenmiş, 19.9.2007 tarihinde açılan boşanma davasının kabulü ve 13.3.2009 tarihinde kesinleşmesi ile evlilik birliği son bulmuştur. Başka mal rejimi seçilmediğinden eşler arasında evlenme tarihinden mal rejiminin sona erdiği 19.9.2007 tarihine kadar edinilmiş mallara katılma rejimi geçerlidir (TMK. 202. ve 4722 s.Yürürlük K.m.10/1.m). Eşler arasındaki mal rejimi TMK.nun 225/2. maddesi uyarınca boşanma davasının açıldığı tarih itibariyle sona ermiştir. Dava konusu 51 DR 505 plakalı opel corsa marka araç 18.9.2006 tarihinde alınarak davalı erkek adına trafikte tescil edilmiştir. Dava konusu aracın edinme tarihi itibarıyla eşler arasında edinilmiş mallara katılma rejimi geçerlidir.
Dava dilekçesindeki açıklamalar, aracın edinme tarihi, dosya kapsamı ve HUMK.nun 76. maddesine göre davacının isteğinin katılma alacağı olarak nitelendirilmesinde bir isabetsizlik yoktur. Edinilmiş mal, her eşin mal rejiminin devamı süresince karşılığını vererek elde ettiği malvarlığı değerleridir (TMK. m. 219/1). Katılma alacağı rejiminde karine evlilik birliği içinde edinilen malın edinilmiş mal olmasıdır. Aksini iddia edenin malın kişisel malı olduğunu ispat etmesi gerekmektedir (TMK.nun 222.m.). Bir eşe ait olduğu saptanan,ancak kişisel mallara mı edinilmiş mallara mı girdiği saptanamayan mallar aksi ispat edilene kadar edinilmiş mal sayılır (m. 222/son). Toplanan delillere göre çalışmadığı ve geliri olmadığı belirlenen davacı kadının dava konusu aracın alımında kullanıldığını iddia ettiği ziynet eşyaları ile ilgili iddiasını kanıtlayamadığı, soyut ve duyuma dayalı tanık beyanlarının bu konuda ispat olarak kabul edilemeyeceği anlaşılmaktadır. Dava konusu aracın alımında, davalı erkeğin evlenme öncesi sahibi olduğu taraflarca da kabul edilen murat serçe marka aracının satışından elde edilen gelir ile davalı tarafından bankadan çekilen kredinin kullanıldığının mahkemece kabulü de yerindedir. Diğer yandan alımda kullanılan banka kredisinin evlilik içinde erken ödeme ile kapatıldığına, boşanma dava tarihi sonrası yapılan bir ödeme olmadığına, kredi ödemelerinde tarafların kişisel gelirleri ile yapılan bir ödeme ispatlanamadığına, davalı erkeğin çalışarak elde ettiği gelirle kredinin ödendiği belirlendiğine göre edinilmiş mal olarak hesaplamada dikkate alınması da doğrudur.
Bu tür davalarda, eklenecek değerlerden (TMK.m.229) ve denkleştirmeden (TMK.m.230) elde edilen miktarlar da dahil olmak üzere edinilmiş malın (TMK.m.219) toplam değerinden mala ilişkin borçlar çıkarıldıktan sonra kalan artık değerin (TMK.m.231) yarısı üzerinden (TMK.m.236/1) tarafların kazanılmış hakları da dikkate alınarak katılma alacağının hesaplanması gerekir. Mahkemece bu hususlar gözetilerek dava konusu aracın karar tarihine en yakın değeri olan 17.000 TL"den, davalı erkeğe ait kişisel mal olduğu anlaşılan murat serçe marka aracın değerinin düşülerek kalan miktarın artık değer kabul edilip bu miktarın yarısının davacının katılma alacağı olduğunun kabulünde, bu miktara karar tarihinden itibaren faiz yürütülmüş olmasında (TMK.nun 232, 235/1.m.) hesaplama yöntemi bakımından bir isabetsizlik bulunmamaktadır. Bu açıklamalar karşısında davalı vekilinin tüm, davacı vekilinin ise aşağıda açıklanan husus dışındaki diğer temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.
Ancak bu hesaplamada dava konusu aracın alımında kullanılan davalı erkeğe ait kişisel mal niteliğindeki murat serçe marka aracın değeri hakkaniyete göre 7.000 TL olarak dikkate alınmıştır. Murat serçe marka aracın değeri 23.3.2010 tarihli yargılama oturumunda galerici bilirkişi tarafından bizzat görülmemekle beraber piyasada bulunmalarının zor olduğu da açıklanarak 2.500 TL olarak belirlenmiş, bu değere tarafların herhangi bir itirazları da olmamıştır. Bu durumda katılma alacağı hesabında murat serçe marka araç sebebiyle düşülmesi gereken değerin 2.500 TL olduğu dikkate alınmadan hakkaniyete göre belirlendiği açıklanan 7.000 TL miktarın düşülmüş olması, bu şekilde davacı aleyhine olacak şekilde az katılma alacağına hükmedilmesi doğru olmamıştır.
Yukarıda açıklanan nedenle davacı vekilinin temyiz itirazı yerinde görüldüğünden kabulü ile usul ve yasaya aykırı görülen hükmün davacı lehine HUMK.nun 428. maddesi uyarınca BOZULMASINA ve 67,50 TL peşin harcın istek halinde temyiz edenlere ayrı ayrı iadesine 13.06.2011 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.