4. Ceza Dairesi 2020/24949 E. , 2021/10088 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : İmar kirliliğine neden olma
HÜKÜM : Mahkumiyet
KARAR
Yerel Mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle, başvurunun süresi ve kararın niteliği ile suç tarihine göre dosya görüşüldü:
Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.
Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede; başkaca nedenler yerinde görülmemiştir.
Ancak;
1) TCK"nın 184/1-3. maddesi gereğince, bu madde hükümlerinin "belediye sınırları içinde veya özel imar rejimine tabi yerlerde" uygulanacağının açıklanması karşısında, davaya konu imalatın yapıldığı taşınmazın suç tarihi itibariyle belediye sınırları veya özel imar rejimine tabi yerlerden olup olmadığı araştırılarak sonucuna göre sanığın hukuksal durumunun belirlenmesi gerektiği gözetilmeden, eksik inceleme ile karar verilmesi,
2) TCK’nın 184/1. maddesinde "yapı ruhsatiyesi alınmadan veya ruhsata aykırı olarak bina yapan veya yaptıran" kişilerin cezalandırılması öngörülmüş olup, 3194 sayılı İmar Kanunu"nun 5. maddesinde "Bina, kendi başına kullanılabilen, üstü örtülü ve insanların içine girebilecekleri ve insanların oturma, çalışma, eğlenme ve dinlenmelerine veya ibadet etmelerine yarayan, hayvanların ve eşyaların korunmasına yarayan yapılardır." şeklindeki ve aynı Kanun’un 21/3. maddesine göre "derz, iç ve dış sıva, boya, badana, oluk, dere, doğrama, döşeme ve tavan kaplamaları, elektrik ve sıhhi tesisat tamirleri ile çatı onarımı ve kiremit aktarılması ve yönetmeliğe uygun olarak mahallin hususiyetine göre belediyelerce hazırlanacak imar yönetmeliklerinde belirtilecek taşıyıcı unsuru etkilemeyen diğer tadilatlar ve tamiratlar ruhsata tabi değildir." şeklindeki düzenlemeler yer almaktadır.
Sanığın aşamalardaki savunmalarında; yapı tatil zaptında belirtilen eklentinin taşınmazı satın aldığında da bulunduğunu, kendisinin sadece boya ve fayans yapmak suretiyle tadilat yaptığını, eklentinin ana yapısında değişiklik yapmadığını belirtmesi ve tanık ...’ın beyanında alım satımına aracılık ettiği sanığın yetkili bulunduğu şirkete ait binanın satışı sırasında dava konusu eklentinin mevcut olduğunu, alım satım işlemlerinden sonra tadilat yapılmış olduğunu bizzat gördüğünü ifade etmesi karşısında; mahallinde keşif yapılıp bilirkişiden teknik verilere dayalı olarak rapor alınarak, dava konusu yerin bina vasfında bulunup bulunmadığının ve yapım tarihinin tereddüte mahal vermeyecek şekilde belirlenmesi ile dava konusu eklentinin sanık tarafından yapılmadığının tespit edilmesi halinde, sanık tarafından yapılan tadilatların taşıyıcı unsuru etkileyen ve/veya inşaat alanını değiştiren işlemler olup olmadığı tespit edilerek sonucuna göre sanığın hukuki durumunun belirlenmesi gerektiği gözetilmeden, eksik inceleme ve yetersiz gerekçeyle yazılı şekilde hüküm kurulması,
Kanuna aykırı, sanık ...’ın temyiz nedenleri yerinde görüldüğünden tebliğnameye aykırı olarak HÜKMÜN BOZULMASINA, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın esas/hüküm mahkemesine gönderilmesine, 22/03/2021 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.