Davacı alacaklı tarafından davalı borçlu aleyhine kira alacağının tahsili amacıyla başlatılan icra takibine itiraz edilmesi üzerine davacı alacaklı icra mahkemesinden itirazın kaldırılması ve tahliye isteminde bulunmuş, mahkemece itirazın kaldırılması isteminin kabulüne, tahliye istemi konusuz kaldığından karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiş, karar davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.

Taraflar arasında 16.08.2010 başlangıç tarihli bir yıl süreli kira sözleşmesi konusunda uyuşmazlık bulunmamaktadır. Sözleşmenin 4. maddesinde herhangi bir kira bedeli zamanında ödenmediğinde bakiye sürenin kira bedellerinin muaccel olacağı, 7/c maddesinde ise kiracının kira süresi sona ermeden önce mülkü tahliye etmek isterse en az 2 ay önceden mülk sahibine yazılı olarak bildirmek zorunda olduğu, aksi halde kiracı kira süresinin dönem sonuna kadar olan kira aidat ve tüm masrafları ikaz ve uyarılara icra ve mahkemelere gerek bıraktırmadan ödemeyi kabul ve taahhüt edeceği yazılıdır.

Davacı alacaklı 15.09.2011 tarihinde başlattığı icra takibi ile aylık 3540 TL den ödenmeyen 2011 yılı 8. ay ila muaccel hale gelen 2012 yılı 7. ay arasındaki 12 aylık kira alacağı toplamı 42.480,00 TL ile 23,57 TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 42.503,57 TL alacağın tahsilini talep etmiş, borçlunun itirazı üzerine açılan dava sonucunda, mahkemece özel şartlar 4. ve 7/c maddelerindeki şartlara göre geçerli bir tahliyenin sözkonusu olmadığı, sözleşmenin 16.08.2011 tarihinde başlayan yeni dönem için 1 yıl aynı koşullarla uzadığı belirtilerek itirazın kaldırılmasına ve davacı lehine icra inkar tazminatına karar verilmiştir.

Dosya kapsamına göre davalı tarafından gönderilen Büyükçekmece 7. Noterliğinin 15.08.2011 tarih ve 33940 yevmiye numaralı düzenleme şeklinde emanet tespit tutanağı ile kiralananın anahtarlarının notere teslim edildiği, anahtar tesliminin Büyükçekmece 7. Noterliğinin 15.08.2011 tarih ve 33942 yevmiye numaralı ihtarnamesi ile kiralayana bildirildiği ancak bu ihtarnamenin, şirket sekreteri imza yetkisinin olmadığını beyan edip evrakı kabul etmediğinden, mahalle muhtarının da işyeri evraklarını almadığını beyan edip evrakı kabul etmediğinden tebliğ edilmeksizin iade edildiği anlaşılmaktadır.

Davacı vekili tarafından başlatılan takip üzerine davalı vekili itirazında Büyükçekmece 7. Noterliğinin 15.08.2011 tarih ve 33940 yevmiye numaralı düzenleme şeklinde emanet tespit tutanağı ile kiralananın anahtarlarının notere teslim edildiğini, anahtar tesliminin Büyükçekmece 7. Noterliğinin 15.08.2011 tarih ve 33942 yevmiye numaralı ihtarnamesi ile kiralayana bildirildiğini belirtmiştir. Davacı vekili ise 17.01.2012 tarihli duruşmada taşınmazın tahliye edildiğini, anahtarın notere teslim edildiğini bu nedenle tahliyenin konusuz kaldığını beyan etmiştir. Her ne kadar kiralananın anahtarlarının notere teslim edildiğinin davacı kiralayana bildirimi için gönderilen ihtarname davacı kiralayana tebliğ edilememiş ise de, davalının temyiz dilekçesi ekinde sunduğu dilekçe ve bilirkişi raporuna göre davacı vekili tarafından Büyükçekmece 3. Sulh Hukuk Mahkemesine başvurularak kiralananda hasar tespiti talebinde bulunulduğu anlaşılmaktadır.
 
O halde en geç hasar tespiti talep tarihinde kiralananın anahtarının kiralayana teslim edildiği ve anahtar teslim tarihi itibarıyla tahliyenin gerçekleştiği anlaşıldığına göre; mahkemece tahliye tarihinin tespit edilerek davalının tahliye tarihine kadar olan kira paralarından sorumlu tutulması, davacının kira dönemi sonuna kadar ki isteğinin tazminat hukukuna ilişkin olduğu, erken tahliye nedeniyle yoksun kalınan kira parasının tespitinin yargılamayı gerektirdiği gözetilmeden tüm kira alacağı üzerinden itirazın kaldırılmasına karar verilmesi doğru değildir.

Karar bu nedenlerle bozulmalıdır.

SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle kararın BOZULMASINA, istek halinde peşin alınan temyiz harcının temyiz edenlere iadesine, 07.05.2011 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.