1. Ceza Dairesi 2018/5837 E. , 2019/1054 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Ceza Dairesi
SUÇ : Olası kastla öldürme, kasten öldürmeye teşebbbüs
HÜKÜM : 1- Katılan ..."a yönelik kasten öldürmeye teşebbüs suçundan; TCK"nin 81/1, 35/2, 62/1, 53, 58, 63. maddeleri gereğince 10 yıl hapis cezası,
2- Olası kastla ..."ı öldürme suçundan; TCK"nin 81/1, 21/2, 62/1, 53, 58, 63 maddeleri gereğince 18 yıl 4 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına dair Diyarbakır 2. Ağır Ceza Mahkemesinin 2016/182 esas 2017/187 karar sayılı hükmüne yönelik istinaf başvurusunun esastan reddine.
TÜRK MİLLETİ ADINA
5271 sayılı Kanunun 299. maddesinin birinci fıkrasının birinci cümlesinde yer alan "sanığın veya katılanın temyiz başvurusundaki istemi üzerine veya re’sen duruşma yoluyla yapar" ibaresi 24.12.2017 tarih 696 sayılı Kanun Hükmünde Kararnamenin 100. maddesi ile "uygun görmesi halinde duruşma yoluyla yapabilir" şeklinde değiştirildiğinden, sanık müdafii duruşmalı inceleme isteminde bulunmuş ise de, incelemenin dosya üzerinden yapılması uygun görülmekle;
1- Sanık ... hakkında; mağdur ..."a yönelik kasten öldürmeye teşebbüs suçundan kurulan mahkumiyet hükmünün, sanık ve müdafii tarafından temyizi üzerine yapılan incelemede;
Sanık hakkında daha ağır nitelikteki konut dokunulmazlığını ihlal suçundan 13/05/2015 tarihinde kesinleşen Diyarbakır 3. Asliye Ceza Mahkemesinin 2011/413 esas, 2013/289 karar sayılı 1 yıl 8 ay hapis cezasına ilişkin ilamı yerine daha hafif ceza içeren Diyarbakır 7. Asliye Ceza Mahkemesinin 2011/415 esas, 2012/88 karar sayılı 1200.- TL adli para cezasına dair ilamının tekerrüre esas alınması aleyhe temyiz bulunmadığından bozma nedeni sayılmamıştır.
Gaziantep Bölge Adliye Mahkemesi 1. Ceza Dairesinin 22/01/2018 tarih, 2017/1400 esas, 2018/125 sayılı kararında eleştiri sebebi dışında bir isabetsizlik görülmemiş olduğundan, sanık ve müdafiinin; eksik inceleme neticesinde karar verildiğine, meşru savunma ve meşru savunmada sınırın aşılması hükümlerinin uygulanması gerektiğine yönelen ve yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının ESASTAN REDDİNE,
2- Sanık ... hakkında; maktul ..."a yönelik olası kastla öldürme suçundan kurulan mahkumiyet hükmünün, sanık ve müdafii tarafından temyizi üzerine yapılan incelemede;
a) İlk derece mahkemesinin gerekçesinde "asıl amacının ..."ı öldürme kastı olması ve maktul ..."un arada kalmasından dolayı ölebileceğini öngörmesine rağmen eylemine devam etmesi nedeniyle, maktule yönelik eyleminin olası kast olarak değerlendirildiği" denilerek sanığın maktule karşı doğrudan kastla hareket ettiğinin kabul edilmesine rağmen TCK"nin 21/2. maddesi uyarınca olası kastla öldürme suçundan hüküm kurularak hükümde çelişki yaratılması,
b) Suçun unsurlarının tespiti ve nitelendirilmesi bakımından, olayın gerçekleştiği yerde sanık, mağdur ... ve olayı gören tanıklar hazır edilerek uygulamalı keşif yapılması, bu kapsamda olay yeri inceleme raporu ve olay yeri fotoğrafları da gözetilerek, olay sırasında maktul, mağdur ... ve sanığın konumlarının tespit edilmesi, olay yeri denetime elverişli şekilde farklı açılardan fotoğraflanarak ayrıntılı krokisinin hazırlanması, ölçümlerinin yapılması ile sanık tarafından mağdur ..."a yönelik olarak yapılan atışlar sonucunda, maktul ..."un isabet almasının mutlak ve muhakkak olup olmadığı belirlenerek, sonucuna göre sanığın hukuki durumunun takdir ve tayini gerektiği gözetilmeden eksik inceleme ile hüküm kurulması,
c) Sanık hakkında daha ağır nitelikteki konut dokunulmazlığını ihlal suçundan 13/05/2015 tarihinde kesinleşen Diyarbakır 3. Asliye Ceza Mahkemesinin 2011/413 esas, 2013/289 karar sayılı 1 yıl 8 ay hapis cezasına ilişkin ilamı yerine, daha hafif ceza içeren Diyarbakır 7. Asliye Ceza Mahkemesinin 2011/415 esas, 2012/88 karar sayılı 1200.- TL adli para cezasına dair ilamının tekerrüre esas alınması,
Kanuna aykırı, sanık ve müdafiinin temyiz itirazları bu nedenle yerinde görüldüğünden, sanık ... hakkında; maktul ..."a yönelik olası kastla öldürme suçundan kurulan hükme yönelik aleyhe temyiz bulunmadığından 5271 sayılı CMK.nin 307/son maddesi gereğince ceza miktarı itibariyle kazanılmış hakkı saklı kalmak kaydıyla, hükmün tebliğnamedeki düşünceye aykırı olarak BOZULMASINA, 20/02/2019 gününde oy birliği ile karar verildi.