Yargıtay 17. Hukuk Dairesi 2013/21248 Esas 2015/8762 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
17. Hukuk Dairesi
Esas No: 2013/21248
Karar No: 2015/8762
Karar Tarihi: 16.6.2015

Yargıtay 17. Hukuk Dairesi 2013/21248 Esas 2015/8762 Karar Sayılı İlamı

17. Hukuk Dairesi         2013/21248 E.  ,  2015/8762 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi

    Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda, kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne dair verilen hükmün süresi içinde davalı sigorta şirketi vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:
    -K A R A R-
    Davacılar vekili; müvekkillerinin desteği Metin"in, sürücüsü olduğu araçla kusurlu olarak sebebiyet verdiği tek taraflı kazada hayatını kaybettiğini, aracın davalı nezdinde zorunlu mali sorumluluk sigortalı olduğunu belirterek, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla eş için 4.000 TL ve 3 çocuk için 2.000"er TL toplam 10.000 TL destek tazminatının kaza tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
    Davalı sigorta şirketi vekili, davanın zamanaşımı ve esas yönünden reddini savunmuştur.
    Mahkemece; bilirkişi raporu benimsenerek, davanın kabulüne, davacı eş.... için 4.000 TL, çocuklar ..... için 2.000"er TL"nin olmak üzere toplam 10.000 TL maddi tazminatın 7.9.2009 temerrüt tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte tahsiline karar verilmiş; hüküm, davalı sigorta şirketi vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    Dosya içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp değerlendirilmesinde, özellikle oluşa uygun olarak düzenlenen aktüerya bilirkişisi raporunda belirtilen destek tazminatına ilişkin hesaplamanın hükme esas alınmasında bir usulsüzlük bulunmamasına, davacıların ölenin salt mirasçısı sıfatıyla değil, destekten yoksun kalan üçüncü kişi sıfatıyla dava açtıklarına, ölüm nedeniyle doğrudan davacılar üzerinde doğan destekten yoksunluk zararının oluşumundaki kusurun davacılara yansıtılamayacağına; dolayısıyla araç sürücüsü desteğin tam

    kusurlu olması halinin desteğinden yoksun kalan davacıları etkilemeyeceğine; 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu ve Karayolları Motorlu Araçlar Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası Genel Şartları’na göre, aracın zorunlu mali sorumluluk sigortacısı davalı sigorta şirketi, işletenin üçüncü kişilere verdiği zararları teminat altına aldığına ve olayda sürücü tam kusurlu olsa bile, destekten yoksun kalan davacıların da zarar gören üçüncü kişi konumunda bulunduğundan, davalı sigorta şirketinin sorumlu olacağına (HGK"nun 15.6.2011 gün ve 2011/17-142 esas-411 karar, HGK"nun 22.2.2012 gün 2011/17-787 esas 2012/92 karar sayılı ilamları uyarınca); 2918 sayılı KTK."nun 109. maddesine göre uzamış ceza zamanaşımı süresinde dava açılmış olmasına, HGK."nun 10.10.2001 gün 2001/19-652-705 ve HGK."nun 16.04.2008 gün, 2008/4-326-325 sayılı kararları ile de benimsendiği üzere ceza zamanaşımının uygulanabilmesi için sadece eylemin aynı zamanda bir suç oluşturmasının yeterli olmasına, bunun dışında fail hakkında mahkumiyet kararıyla sonuçlanmış bir ceza davasının varlığı, hatta böyle bir ceza davasının açılması ya da zarar görenin o davada tazminat yönünden bir talepte bulunmuş olması koşulunun aranmamasına göre, davalı sigorta şirketi vekilinin yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının reddiyle usul ve yasaya uygun bulunan hükmün ONANMASINA, aşağıda dökümü yazılı 512,10 TL kalan onama harcının temyiz eden davalıdan alınmasına 16.6.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.




    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.