13. Ceza Dairesi Esas No: 2012/2726 Karar No: 2013/13065 Karar Tarihi: 06.05.2013
Hırsızlık - konut dokunulmazlığını ihlal - mala zarar verme - Yargıtay 13. Ceza Dairesi 2012/2726 Esas 2013/13065 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Bir Asliye Ceza Mahkemesi hırsızlık, konut dokunulmazlığını ihlal ve mala zarar verme suçlarından sanığı mahkum etmiştir. Sanık bu kararı temyiz etmiştir. Yüksek Mahkeme dosyayı inceledikten sonra suçun sanık tarafından işlendiğini kabul etmiş ve hükümde hukuka aykırılık bulunmadığını belirtmiştir. Fakat, Yüksek Mahkeme şunları da belirtmiştir: 1) Sanık yararına olan hükmün 5237 sayılı TCK'nın 7/2 ve 5252 sayılı Kanunun 9/3. maddeleri uyarınca önceki ve sonraki kanunların ilgili bütün hükümlerinin olaya uygulanarak karşılaştırılması sonucunda belirleneceği, 2) Sanığın adli sicil kaydına göre suç tarihinde sabıkası bulunmadığı gözetilse de, lehe kanun değerlendirmesi yapılırken aynı suçtan tekerrüre esas sabıkası bulunduğundan bahisle indirim yapılmaması gerektiği. Bu nedenlerden dolayı Yüksek Mahkeme kararı bozmuştur. Kanun maddeleri ise şöyle belirtilmiştir: 5237 sayılı TCK'nın 142/1-b, 53, 116/1, 151/1 maddeleri, 765 sayılı TCK'nın 493/1, 522 (hafif) maddeleri, CMK'nın 253 ve 254. maddeleri.
(Kapatılan)13. Ceza Dairesi 2012/2726 E. , 2013/13065 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi SUÇ : Hırsızlık, konut dokunulmazlığını ihlal, mala zarar verme HÜKÜM : Mahkumiyet
Mahalli mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle dosya incelenerek, gereği düşünüldü: Dosya ve duruşma tutanakları içeriğine, toplanıp karar yerinde incelenerek tartışılan hukuken geçerli ve elverişli kanıtlara, gerekçeye ve hakimin takdirine göre; suçun sanık tarafından işlendiğini kabulde ve nitelendirmede usul ve yasaya aykırılık bulunmadığından diğer temyiz itirazları yerinde görülmemiştir. Ancak; 1- 5237 sayılı TCK"nın 7/2 ve 5252 sayılı Kanunun 9/3. maddesi uyarınca sanık yararına olan hükmün önceki ve sonraki kanunların ilgili bütün hükümlerinin olaya uygulanarak ortaya çıkacak sonuçların birbiriyle karşılaştırılması suretiyle bulunacağı gözetilip, anılan Kanunun 141 ve 142. maddelerinde tanımlanan hırsızlık suçu ile 765 sayılı TCK"nın 493/1, 522 (hafif) maddelerinde yer alan suçun öğelerinin farklı olduğu; sanık ...’ın suç tarihinde gündüz vakti müştekinin evinin muhkem kapısını kırıp, içeriden 250 TL para ile 400 TL değerinde takı çalması şeklinde gerçekleşen eyleminin, 5237 sayılı TCK"nın 142/1-b, 53. maddelerine uyan hırsızlığın yanı sıra, aynı Kanunun 116/1, 53 ve 151/1, 53. maddelerine uyan konut dokunulmazlığını bozma ve mala zarar verme suçlarını da oluşturduğu ve bu suçlar yönünden müştekinin CMK"nın 253 ve 254. maddelerinde öngörülen uzlaşma önerisini de kabul etmediği göz önüne alınarak sonucuna göre, 765 sayılı TCK ile 5237 sayılı TCK"nın ilgili maddeleri uyarınca denetime olanak verecek şekilde ayrı ayrı uygulamalar yapılıp, cezalar belirlenip, sonuç cezaların birbirleriyle karşılaştırılması suretiyle lehe olan Kanunun yeniden belirlenmesi zorunluluğu, Kabule göre de; 2- Sanığın adli sicil kaydına göre suç tarihinde sabıkası bulunmadığı gözetilmeden, lehe kanun değerlendirmesi yapılırken aynı suçtan tekerrüre esas sabıkası bulunduğundan bahisle 765 sayılı TCK’nın 522/1 (hafif) maddesi gereğince indirim yapılmaması,
Bozmayı gerektirmiş, sanık ...’ın temyiz itirazı bu bakımdan yerinde görülmüş olduğundan, hükmün açıklanan nedenle tebliğnameye uygun olarak BOZULMASINA, 06.05.2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.