15. Ceza Dairesi Esas No: 2015/14675 Karar No: 2016/89 Karar Tarihi: 11.01.2016
Dolandırıcılık - Yargıtay 15. Ceza Dairesi 2015/14675 Esas 2016/89 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Sanıklar, başka kişilerin kimliğini kullanarak Silivri'deki taşınmazları rayiç bedelinin çok altında satın alıp kısa bir süre sonra elden çıkardıkları için nitelikli dolandırıcılık suçundan mahkûm edilmişlerdir. Suça konu arazilerin rayiç bedellerinin çok altında alınması, tapu müdürlüğündeki memurların kandırılması sonucunda katılanın zararına, ancak sanıkların kendi yararlarına menfaat temin etmiş olmaları nedeniyle suçun nitelikli dolandırıcılık suçunu oluşturduğu kabul edilmiştir. Sanık avukatının ve sanık Y.Y.'ın temyiz itirazları reddedilerek, suçun yanlış vasıflandırıldığına ve hatalı ceza tayin edildiğine karar verilmiştir. Mahkeme kararında nitelikli dolandırıcılık suçu için TCK'nın 158/1-d. maddesi referans olarak verilmiştir.
15. Ceza Dairesi 2015/14675 E. , 2016/89 K. "İçtihat Metni"
Nitelikli dolandırıcılık suçundan sanıkların mahkûmiyetine ilişkin hükümler, sanık A.. G.. müdafii ile sanık Y.. Y.. tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü. Sanıkların, 16.01.2000 tarihinde ölmüş olan Atilla Gedik"in ismini kullanan kişilerle birlikte hareket ederek, katılana ait Silivri"de bulunan 73 ada 11 parsel numaralı 3151 metrekarelik ve 73 ada 13 parsel numaralı 750 metrekarelik taşınmazları toplamda 210.000,00 TL bedelle; 99 ada 11 parsel numaralı 9012 metrekarelik taşınmazı ise 495.000,00 TL bedelle rayiç bedelinin çok altında satın aldıktan kısa bir süre sonra satarak elden çıkardıklarının anlaşıldığı olayda; katılanın kimliğini kullanan kişiyle doğrudan muhatap olmaları ve bu kişiyle ne şekilde irtibat kurduklarını ortaya koyamamaları, esnaflık yapan bu kişilerin suça konu arazileri rayiç bedellerinin çok altında almalarının hayatın olağan akışına aykırı düşmesi, hilenin katılana yöneltilmemiş olmasına rağmen tapu müdürlüğündeki memurların kandırılması sonucunda katılanın zararına, ancak kendi yararlarına menfaat temin etmiş olmaları nedeniyle bozma ilamı doğrultusunda TCK’nın 158/1-d. maddesinde yer alan nitelikli dolandırıcılık suçunun oluştuğuna dair mahkemenin kabulünde bir isabetsizlik görülmemiştir. Bozma üzerine yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine,
incelenen dosya kapsamına göre, sanıklardan A.. G.. müdafii ile Y.. Y..’ın beraat kararı verilmesi gerektiğine, suçun yanlış vasıflandırıldığına, alt sınırdan uzaklaşılmasının hatalı olduğuna ve zincirleme suç hükümlerince artırım uygulanmayacağına ilişkin temyiz itirazlarının reddiyle hükümlerin ONANMASINA, 11.01.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.