8. Ceza Dairesi 2020/296 E. , 2021/1273 K.
"İçtihat Metni" Kişiyi hürriyetinden yoksun kılma suçundan şüpheliler ... ve ... haklarında yapılan soruşturma evresi sonunda Küçükçekmece Cumhuriyet Başsavcılığınca düzenlenen 18/09/2019 tarihli ve 2019/40858 soruşturma, 2019/12368 esas, 2019/11367 sayılı iddianamenin iadesine dair Küçükçekmece 13. Asliye Ceza Mahkemesinin 26/09/2019 tarihli ve 2019/433 iddianame değerlendirme sayılı kararına karşı yapılan itirazın reddine ilişkin mercii Bakırköy 16. Ağır Ceza Mahkemesinin 11/10/2019 tarihli ve 2019/1576 değişik iş sayılı kararını kapsayan dosya incelendi.
5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu"nun 170/3. maddesinde iddianamede nelerin gösterileceği, aynı Kanun"un 174/1. maddesinde ise iddianamenin hangi hâllerde iadesine karar verileceğinin belirtildiği, somut olayda şüpheli ve mağdurun açık kimlik ve adreslerinin iddianamede gösterilmediği ve hedef süre dikkate alınarak adres araştırması hususunun davayı uzatacağından bahisle Mahkemesince iddianamenin iadesine karar verilmiş ise de, anılan hususların iddianamenin iadesi sebepleri arasında sayılmadığı kaldı ki dosya kapsamında yer alan şüphelilere ait vize ve pasaport bilgilerinden de açık kimlik bilgilerinin belirlendiğinin anlaşıldığı ve anılan Kanun"un 170/2. maddesi gereğince; "Soruşturma evresi sonunda toplanan deliller, suçun işlendiği hususunda yeterli şüphe oluşturuyorsa; Cumhuriyet savcısı, bir iddianame düzenler." hükmü gereğince, soruşturma evresi sonunda toplanan delillerin suçun işlendiği hususunda yeterli şüphe oluşturması durumunda, Cumhuriyet savcısının kamu davası açması gerekeceği, somut olayda da Cumhuriyet savcısı tarafından toplanan delillerin kamu davası açılması için yeterli şüphe oluşturması sebebiyle iddianame düzenlenmiş olduğu gözetilmeden, itirazın kabulü yerine yazılı şekilde reddine karar verilmesinde isabet görülmediğinden bahisle 5271 sayılı CMK.nın 309. maddesi uyarınca anılan kararın bozulması lüzumu Yüksek Adalet Bakanlığı Ceza İşleri Genel Müdürlüğünün 19.12.2019 gün ve 18427 sayılı kanun yararına bozma istemine atfen Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının 27.12.2019 gün ve KYB/2019-132875 sayılı ihbarnamesi ile dairemize tevdii kılınmakla incelendi.
TÜRK MİLLETİ ADINA
Gereği görüşülüp düşünüldü:
5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun kamu davasını açma görevi başlıklı 170. maddesi;
"(1) Kamu davasını açma görevi, Cumhuriyet savcısı tarafından yerine getirilir.
(2)Soruşturma evresi sonunda toplanan deliller, suçun işlendiği hususunda yeterli şüphe oluşturuyorsa; Cumhuriyet savcısı, bir iddianame düzenler.
(3) Görevli ve yetkili mahkemeye hitaben düzenlenen iddianamede;
a) Şüphelinin kimliği,
b) Müdafii,
c) Maktul, mağdur veya suçtan zarar görenin kimliği,
d) Mağdurun veya suçtan zarar görenin vekili veya kanunî temsilcisi,
e) Açıklanmasında sakınca bulunmaması halinde ihbarda bulunan kişinin kimliği,
f) Şikâyette bulunan kişinin kimliği,
g) Şikâyetin yapıldığı tarih,
h) Yüklenen suç ve uygulanması gereken kanun Maddeleri,
i) Yüklenen suçun işlendiği yer, tarih ve zaman dilimi,
j) Suçun delilleri,
k)Şüphelinin tutuklu olup olmadığı; tutuklanmış ise, gözaltına alma ve tutuklama tarihleri ile bunların süreleri,
Gösterilir.
(4) İddianamede, yüklenen suçu oluşturan olaylar, mevcut delillerle ilişkilendirilerek açıklanır.
(5) İddianamenin sonuç kısmında, şüphelinin sadece aleyhine olan hususlar değil, lehine olan hususlar da ileri sürülür.
(6) İddianamenin sonuç kısmında, işlenen suç dolayısıyla ilgili kanunda öngörülen ceza ve güvenlik tedbirlerinden hangilerine hükmedilmesinin istendiği; suçun tüzel kişinin faaliyeti çerçevesinde işlenmesi halinde, ilgili tüzel kişi hakkında uygulanabilecek olan güvenlik tedbiri açıkça belirtilir." biçimindedir.
Anılan Kanunun iddianamenin iadesine ilişkin 174. maddesi;
"(1) Mahkeme tarafından, iddianamenin ve soruşturma evrakının verildiği tarihten itibaren onbeş gün içinde soruşturma evresine ilişkin bütün belgeler incelendikten sonra, eksik veya hatalı noktalar belirtilmek suretiyle;
a) 170 inci maddeye aykırı olarak düzenlenen,
b) Suçun sübûtuna etki edeceği mutlak sayılan mevcut bir delil toplanmadan düzenlenen,
c) Önödemeye veya uzlaşmaya tâbi olduğu soruşturma dosyasından açıkça anlaşılan işlerde önödeme veya uzlaşma usulü uygulanmaksızın düzenlenen, İddianamenin Cumhuriyet Başsavcılığına iadesine karar verilir.
(2) Suçun hukukî nitelendirilmesi sebebiyle iddianame iade edilemez.
(3) En geç birinci fıkrada belirtilen süre sonunda iade edilmeyen iddianame kabul edilmiş sayılır.
(4) Cumhuriyet savcısı, iddianamenin iadesi üzerine, kararda gösterilen eksiklikleri tamamladıktan ve hatalı noktaları düzelttikten sonra, kovuşturmaya yer olmadığı kararı verilmesini gerektiren bir durumun bulunmaması halinde, yeniden iddianame düzenleyerek dosyayı mahkemeye gönderir. İlk kararda belirtilmeyen sebeplere dayanılarak yeniden iddianamenin iadesi yoluna gidilemez.
(5) İade kararına karşı Cumhuriyet savcısı itiraz edebilir." şeklinde düzenlenmiştir.
İncelenen dosyada;
Şüpheliler ... ve ... hakkında kişiyi hürriyetinden yoksun kılma suçundan yapılan soruşturma sonucunda Küçükçekmece Cumhuriyet Başsavcılığınca düzenlenen 18.09.2019 tarihli ve 2019/40858 soruşturma, 2019/12368 esas, 2019/11367 iddianame nolu "şüphelilerin kız kardeşleri olan mağdur ... ..."ya yönelik olarak hürriyetten yoksun kılma suçunu işledikleri" şeklindeki iddianame ile TCK.nın 109/2,3-b-e maddeleri uyarınca yargılanıp cezalandırılması talebiyle kamu davasının açıldığı, Küçükçekmece 13. Asliye Ceza Mahkemesi’nin 26.09.2019 tarihli ve 2019/433 iddianame değerlendirme sayılı kararıyla "CMK"nun 170/3-a-c madde ve fıkralarına aykırı olarak şüphelilerin ve mağdurun adres bilgisi belirtilmeden iddianame düzenlenemez" şeklindeki gerekçelerle iddianamenin iadesine karar verildiği, Cumhuriyet savcısı tarafından 30.09.2019 tarihinde anılan karara itiraz edildiği, mercii Bakırköy 16. Ağır Ceza Mahkemesinin 11/10/2019 tarihli ve 2019/1576 değişik iş sayılı kesin nitelikteki kararıyla itirazın reddine karar verildiği anlaşılmıştır.
5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu"nun 170/3. maddesinde iddianamede nelerin gösterileceği, aynı Kanun"un 174/1. maddesinde ise iddianamenin hangi hâllerde iadesine karar verileceğinin belirtildiği, somut olayda şüpheli ve mağdurun açık kimlik ve adreslerinin iddianamede gösterilmediği ve hedef süre dikkate alınarak adres araştırması hususunun davayı uzatacağından bahisle Mahkemesince iddianamenin iadesine karar verilmiş ise de, anılan hususların iddianamenin iadesi sebepleri arasında sayılmadığı kaldı ki dosya kapsamında yer alan şüphelilere ait vize ve pasaport bilgilerinden de açık kimlik bilgilerinin belirlendiğinin anlaşıldığı ve anılan Kanun"un 170/2. maddesi gereğince; "Soruşturma evresi sonunda toplanan deliller, suçun işlendiği hususunda yeterli şüphe oluşturuyorsa; Cumhuriyet savcısı, bir iddianame düzenler." hükmü gereğince, soruşturma evresi sonunda toplanan delillerin suçun işlendiği hususunda yeterli şüphe oluşturması durumunda, Cumhuriyet savcısının kamu davası açması gerekeceği, somut olayda da Cumhuriyet savcısı tarafından toplanan delillerin kamu davası açılması için yeterli şüphe oluşturması sebebiyle iddianame düzenlenmiş olduğu gözetilmeden itirazın kabulü yerine merciince yazılı şekilde reddine karar verilmesi,
Yasaya aykırı ve Adalet Bakanlığı"nın kanun yararına bozma istemine dayalı Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı"nın ihbarname içeriği bu itibarla yerinde görüldüğünden Bakırköy 16. Ağır Ceza Mahkemesinin 11/10/2019 tarihli ve 2019/1576 değişik iş sayılı sayılı kararının CMK.nın 309. maddesi gereğince BOZULMASINA, müteakip işlemlerin mahallinde yapılmasına, dosyanın Adalet Bakanlığı"na gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı"na TEVDİİNE, 01.02.2021 gününde oybirliğiyle karar verildi.