3. Ceza Dairesi Esas No: 2014/166 Karar No: 2014/21887 Karar Tarihi: 03.06.2014
Yargıtay 3. Ceza Dairesi 2014/166 Esas 2014/21887 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Kırşehir Devlet Hastanesi'ndeki rapora dayanarak suça sürüklenen çocuğun suçunun anlamını ve sonuçlarını algılayabileceği ve davranışlarını yönlendirebileceği belirtilmiştir. Ancak çocuk koruma kanununun 35/1. maddesi gereğince suça sürüklenen çocuk hakkında sosyal inceleme raporu alınmaması kanuna aykırıdır. Ayrıca, TCK'nin 50/3.maddesi gereğince bir yıl veya daha az süreli hapis cezasının seçenek yaptırımlardan birine çevrilebileceği ancak çocuklar için seçenek tedbirin yerine getirilmemesi halinde diğer seçenek tedbirlerden biri veya adli para cezasına karar verilebileceği belirtilmektedir. Bu nedenle, çocuğa verilen kısa süreli hapis cezasının seçenek tedbire çevrilemeyeceği kararı bozulmuştur. Detaylı olarak, çocuk koruma kanunu 35/3 ve TCK'nin 50/3 ve 50/6.maddeleri eklenmelidir.
3. Ceza Dairesi 2014/166 E. , 2014/21887 K.
"İçtihat Metni"
Tebliğname No : 3 - 2012/205913 MAHKEMESİ : Mucur Sulh Ceza Mahkemesi TARİHİ : 25/05/2012 NUMARASI : 2012/21 (E) ve 2012/178 (K)
Mahalli mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle evrak okunarak; Gereği görüşülüp düşünüldü; Suça sürüklenen çocuk hakkında, Kırşehir Devlet Hastanesi"nin 12/05/2008 tarihli raporunda; 07/05/2008 tarihinde işlemiş olduğu suçun anlam ve sonuçlarını algılayabilmekte olup davranışlarını yönlendirme yeteneği yeterince gelişmiş olduğu açıklandığından tebliğnamenin (1) nolu bozma düşüncesine iştirak olunmamıştır. Yerinde görülmeyen diğer temyiz itirazlarının reddine, ancak; 1) 5395 sayılı Çocuk Koruma Kanununun 35/1. maddesi gereğince suça sürüklenen çocuğun, işlediği fiilin hukuki anlam ve sonuçlarını algılama ve bu fiille ilgili olarak davranışlarını yönlendirme yeteneğinin mahkeme tarafından takdirinde göz önünde bulundurulmak üzere sosyal inceleme raporu aldırılmaması karşısında, sosyal inceleme yaptırılmamasının gerekçesi kararda gösterilmeden hüküm kurulmak suretiyle 5395 sayılı Çocuk Koruma Kanunu"nun 35/3. maddesine aykırı davranılması, 2) 5237 sayılı TCK"nin 50/3.maddesinde daha önce hapis cezası ile mahkum olmayan 18 yaşını doldurmamış çocukların mahkum edildiği bir yıl veya daha az süreli hapis cezalarının aynı maddenin birince fıkrasınad yazılı seenek yapıtırımlardan birine çevrileceği belirtilmiş, 5275 sayılı Ceza ve Güvenlik Tedbirlerinin İnfazı Hakkında Kanunun 106/4.maddesinde "çocuklar hakkında hükmedilen adli para cezasının ödenmemesi halinde bu ceza hapse çevrilemez, bu takdirde onbirinci fıkra hükmü uygulanır" şeklinde düzenleme yapıllmıştır. Her ne kadar 5237 sayılı TCK"nin 50/6.maddesinde seçenek tedbirin yerine getirilmemesi halinde tedbire çevrilen kısa süreli hapis cezasının tamamen veya kısmen infazına karar verileceği belirtilmiş ise de, yukarıda açıklanan düzenlemeler karşısında 5237 sayılı TCK"nin 50/6.maddesinin çocuklar yönünden uygulanamayacağı, hükmolunan seçenek tedbirin yerine getirilmemesi halinde, diğer seçenek tedbirlerden biren veya dali para cezasına karar verilebilceği sonucuna varılmaktaddır. Bu itibarla suça sürüklene çocuk hakkında yaralama suçundan kısa süreli hapis cezasından çevrilen seçenek tedbirin yerine yapılamayacağı gözetilmeden yazılı şekilde karar verilmesi, Bozmayı gerektirmiş, suça sürüklenen çocuk müdafiinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebeplerden dolayı 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi ile yürürlükte bulunan 1412 sayılı CMUK’un 321. maddesi uyarınca isteme kısmen uygun BOZULMASINA,03/06/2014 gününde oy birliğiyle karar verildi.