7. Ceza Dairesi 2021/2768 E. , 2021/6670 K.
"İçtihat Metni"
5607 sayılı Kaçakçılıkla Mücadele Kanunu"na muhalefet suçundan sanık ..."ın, anılan Kanunun 3/5, 3/10, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 43/1, 62 ve 52/2. maddeleri uyarınca 3 yıl 1 ay hapis ve 500,00 Türk lirası adli para cezaları ile cezalandırılmasına dair Samsun 1. Asliye Ceza Mahkemesi"nin 15/03/2018 tarihli ve 2015/690 esas, 2018/203 sayılı kararının Samsun Bölge Adliye Mahkemesi 5. Ceza Dairesi"nin 26/02/2019 tarihli ve 2018/3499 esas, 2019/669 sayılı kararı ile istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilerek kesinleşmesini müteakip, 15/04/2020 tarihinde Resmi Gazete"de yayımlanarak yürürlüğe giren 7242 sayılı Ceza ve Güvenlik Tedbirlerinin İnfazı Hakkında Kanun İle Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun ile 5607 sayılı Kanun"da yapılan değişiklik gereğince lehe hükümler değerlendirilerek yapılan uyarlama yargılaması sonucunda, sanığın 5607 sayılı Kanunun 3/5, 3/10, 3/22-2. cümle, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 43/1, 62 ve 52/2. maddeleri uyarınca 1 yıl 15 gün hapis ve 40,00 Türk lirası adli para cezaları ile cezalandırılmasına, cezasının 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu"nun 51/1. maddesi uyarınca ertelenmesine ve 1 yıl 15 gün süre ile denetim süresine tabi tutulmasına ilişkin Samsun 1. Asliye Ceza Mahkemesi"nin 17/09/2020 tarihli ve 2020/839 esas, 2020/538 sayılı kararına karşı yapılan itirazın reddine dair Samsun 1. Ağır Ceza Mahkemesi"nin 16/10/2020 tarihli ve 2020/1921 değişik iş sayılı kararı aleyhine Yüksek Adalet Bakanlığından verilen 16.02.2021 tarihli kanun yararına bozma istemini içeren dava dosyası Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının 01.03.2021 tarihli ve KYB. 2012-21290 sayılı ihbarnamesi ile daireye verilmekle okundu.
Mezkür ihbarnamede;
Yargıtay 6. Ceza Dairesi"nin 12/09/2006 tarihli ve 2006/359 esas, 2006/7944 karar sayılı ilamında da belirtildiği üzere, infaz aşamasında verilen uyarlama kararlarının kazanılmış hak oluşturmayacağı nazara alınarak yapılan incelemede,
Dosya kapsamına göre, sanığın 5607 sayılı Kanun"un 3/5, 3/10, 3/22, 43/1, 52/2 ve 62. maddeleri gereğince 1 yıl 15 gün hapis ve 40,00 Türk lirası adli para cezası ile cezalandırılmasına ve anılan Kanunun 51. maddesi gereğince cezasının ertelenmesine karar verildiği, 5237 sayılı Kanun"un “İşlediği suçtan dolayı iki yıl veya daha az süreyle hapis cezasına mahkûm edilen kişinin cezası ertelenebilir. Bu sürenin üst sınırı, fiili işlediği sırada onsekiz yaşını doldurmamış veya altmışbeş yaşını bitirmiş olan kişiler bakımından üç yıldır. Ancak, erteleme kararının verilebilmesi için kişinin; a) Daha önce kasıtlı bir suçtan dolayı üç aydan fazla hapis cezasına mahkum edilmemiş olması, b) Suçu işledikten sonra yargılama sürecinde gösterdiği pişmanlık dolayısıyla tekrar suç işlemeyeceği konusunda mahkemede bir kanaatin oluşması,
gerekir.” şeklindeki 51/1. maddesinin emredici hükmü karşısında, sanığın adli sicil kaydında yer alan Bafra 1. Asliye Ceza Mahkemesi"nin 13/01/2015 tarihli ve 2014/79 esas, 2015/14 sayılı kararı ile 2 yıl 6 ay hapis cezasının bulunduğu ve kararın 15/07/2015 tarihinde kesinleştiği anlaşılmakla, sanık hakkında belirlenen hapis cezasının ertelenemeyeceği gözetildiğinde, itirazın kabulü yerine yazılı şekilde reddine karar verilmesinde isabet görülmemiş ve 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanununun 309. maddesi uyarınca anılan kararın bozulması lüzumu kanun yararına bozmaya atfen ihbar olunmuş bulunmakla Türk Milleti adına gereği görüşülüp düşünüldü;
Ana dosyaya ilişkin suç tarihinin 08/09/2015, iddianame düzenleme tarihinin 09/11/2015 olduğu, birleştirilen 2015/752 Esas nolu dosyada ise suç tarihinin 23/11/2015 olduğu, birleştirilen dosyadaki suç tarihinin ana dosyadaki eylemden dolayı iddianame düzenlenmesi nedeniyle hukuki kesinti gerçekleştikten sonra işlenmesi karşısında TCK"nun 43. maddesinin uygulanma yeri bulunmadığı, her bir eylem nedeniyle ayrı ayrı hüküm kurulması gerektiği gözetilerek bu hususta kanun yararına bozma isteminde bulunulup bulunulmayacağının takdiri için dosyanın Adalet Bakanlığı"na sunulmak üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı"na TEVDİİNE, 24/05/2021 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.