15. Ceza Dairesi Esas No: 2013/21495 Karar No: 2016/10 Karar Tarihi: 11.01.2016
Nitelikli dolandırıcılık - resmi belgede sahtecilik - Yargıtay 15. Ceza Dairesi 2013/21495 Esas 2016/10 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Mahkeme, nitelikli dolandırıcılık ve resmi belgede sahtecilik suçlarından sanığın mahkumiyetine karar vermiştir. Sanık tarafından temyiz edilen karar incelenerek, hakimler sanığa verilen cezanın asgari hadden uzaklaşarak tayin edilmesi gerektiğine karar vermiştir. Ancak adli para cezasının haksız menfaat miktarına göre asgari hadden tayin edilmesi aleyhe temyiz bulunmadığından bozma nedeni yapılmamıştır. Sanık hakkında 5237 sayılı TCK'nın 158/1-f, son maddesine göre ceza verilmesi gerektiği belirtilmiştir. Mahkeme ayrıca, sanığın alt soyu dışındaki kişileri de kapsayacak şekilde güvenlik tedbirlerinin uygulanmasına hükmetmesi kanuna aykırı olup, hüküm fıkralarından 5237 sayılı Kanun'un 53. maddesinin uygulanmasına ilişkin bölümün tamamen çıkartılıp yerine, \"5237 sayılı TCK'nın 53. maddenin 3. fıkrası uyarınca, 1. fıkranın c bendinde yer alan, kendi alt soyu üzerindeki velayet, vesayet ve kayyımlık haklarından koşullu salıverilme tarihine kadar, 1. fıkrada yazılı diğer haklardan cezanın infazı tamamlanıncaya kadar yoksun bırakılmasına\" denilerek hükümler düzeltilerek onanmıştır. Kanun maddeleri 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu'n
15. Ceza Dairesi 2013/21495 E. , 2016/10 K. "İçtihat Metni"
Tebliğname No : 11 - 2012/142706
İNCELENEN KARARIN; MAHKEMESİ : Siverek Ağır Ceza Mahkemesi TARİHİ : 12/04/2012 NUMARASI : 2011/127, 2012/92 SANIK : B.. K.. SUÇ : Nitelikli dolandırıcılık, resmi belgede sahtecilik
Nitelikli dolandırıcılık ve resmi belgede sahtecilik suçlarından sanığın mahkumiyetine ilişkin hükümler, sanık tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü; Sanık hakkında 5237 sayılı TCK"nın 158/1-f, son maddesi uyarınca "suçun işleniş biçimi, suç konusunun önem ve değeri, kastın yoğunluğu nazara alınarak takdiren ve teşdiden" denilmek suretiyle anılan maddenin kanundaki yaptırımının asgari hadden uzaklaşılarak tayin olunması gerektiği ve hapis cezası yönünden alt sınırdan uzaklaşıldığı halde, adli para cezasının haksız menfaat miktarına göre asgari hadden tayin edilmesi aleyhe temyiz bulunmadığından bozma nedeni yapılmamıştır. Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre sanığın yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine, ancak; 5237 sayılı TCK"nın 53. maddesinin 1. fıkrasının c bendinde yer alan haklardan, sadece kendi alt soyu üzerindeki velayet, vesayet ve kayyımlığa ait bir hizmetten bulunmaktan yoksun bırakılmaya ilişkin hak yoksunluğunun aynı maddenin 3. fıkrasına göre koşullu salıverilme tarihinden itibaren uygulanmayacağı gözetilmeden, alt soyu dışındaki kişileri de kapsayacak şekilde 53/1-c maddesi gereğince güvenlik tedbirlerinin uygulanmasına hükmedilmesi, Kanuna aykırı olup, hükümlerin bu nedenlerle 5320 sayılı Kanun"un 8.maddesi gereğince halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK"nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, fakat, bu aykırılığın yeniden duruşma yapılmaksızın aynı Kanun"un 322. maddesi uyarınca düzeltilmesi mümkün bulunduğundan, hüküm fıkralarından, 5237 sayılı Kanun"un 53. maddesinin uygulanmasına ilişkin bölümün tamamen çıkartılıp yerine, "5237 sayılı TCK"nın 53. maddenin 3. fıkrası uyarınca, 1. fıkranın c bendinde yer alan, kendi alt soyu üzerindeki velayet, vesayet ve kayyımlık haklarından koşullu salıverilme tarihine kadar, 1. fıkrada yazılı diğer haklardan cezanın infazı tamamlanıncaya kadar yoksun bırakılmasına" denilmek suretiyle hükümlerin DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 11/01/2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.