(Kapatılan) 6. Hukuk Dairesi 2012/2461 E. , 2012/6778 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
DAVA TÜRÜ : Tazminat
Mahalli mahkemesinden verilmiş bulunan yukarıda tarih ve numarası yazılı tazminat davasına dair karar, davalı tarafından süresi içinde temyiz edilmiş olmakla, dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü.
Uyuşmazlık, maddi ve manevi tazminat istemine ilişkindir.Mahkemece davanın kısmen kabulüne karar verilmiş,hüküm davacı ve davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Davacı vekili, dava dilekçesinde müvekkiline davalı tarafından 01.12.2002 tarihli sözleşmeyle 4,5 yıl süreyle otel kiralandığını, otelin doluluk oranınının yüksek olduğu sezonu sırasında önceki kiracının borcu nedeniyle pek çok demirbaşın haczedilerek götürülmesinden dolayı maddi ve manevi zararların doğduğunu ileri sürerek, şimdilik (150.000) YTL maddi ve (50.000) YTL manevi tazminatın faiziyle davalıdan tahsilini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili, haczin eski kiracı ... Turz. İnş. Ltd. Şti."nden ayrı tüzel kişiliği olan ... otelcilik ve Petrol Ürünler A.Ş."nin borcu nedeniyle uygulandığını, müvekkiline husumet yöneltilemeyeceğini, iddiasının aksine haciz üzerine müvekkilince açılan istihkak davasının kabulü ile hacizlerin fekkine karar verildiğini, müvekkilince hukuka aykırı haciz işlemine karşı tüm yasal başvuruların kullanıldığını savunarak davanın reddini istemiştir.
Borçlar Kanununun 250.maddesinin 2.fıkrası uyarınca kiralananda kira süresi içinde sözleşmeye uygun kullanmayı ortadan kaldıran veya azaltan hallerin meydana gelmesi durumunda kiralayan kendisinin bir kusuru bulunmadığını ispat edemezse ilk fıkrada öngörülen sorumluluklara katlanır.
Mahalli mahkemece verilen karar Yargıtay 11. Hukuk Dairesinin 19.6.2008 gün ve 2007/864-8226 sayılı ilamı ile “Dava dışı şirketin kiralananın önceki kiracısına yönelik başlattığı icra takibinin kesinleşmesinden sonra kiralanana (otel) ait demirbaşlara, eşya ve malzemelere haciz uygulandığının öğrenilmesinden sonra davalı kiralayanca yasal süresinde istihkak davası açıldığı ve Kuşadası İcra Hakimliği"nin 2004/43 E. sayılı dosyasında görülen dosyada davanın kabulle sonuçlandığı savunulduğuna göre bu savunma üzerinde durularak anılan dosyanın getirtilerek incelenmesi, haciz işlemine karşı mülkiyet haklarından doğan girişimlerin ve hak arama yollarının gerektiği gibi kullanılıp kullanılmadığı değerlendirilmesi yoluna gidilmeden davalı kiralayanın önceki kiracının borçlarının yasal halefiymiş gibi yanılgılı varsayımdan hareket edilerek yazılı gerekçelerle haciz sonrası üç haftalık dönemde otelin amacına uygun işletilememesinden doğan zararlardan sorumlu kılınması doğru görülmediği gibi, önceki kiracının aleyhindeki takipleri gizlediği, bu takiplerin haciz aşamasına gelmesi üzerine henüz o sözleşme yürürlükteyken davacının 18.11.2002 tarihli
taahhütnameyle önceki kiracıyla yapılan 01.06.1997 tarihli sözleşmeden doğan kiracılık edimlerini devralmayı kabul ve taahhüt etmesinin davacı ile eski kiracı arasında muvazaa bulunduğu, davacının selefine yönelik takipleri bildiğine dair savunmanın değerlendirilmemesi de doğru bulunmadığı” gerekçesi ile bozulmuştur. Mahkemece bozma ilamına uyulmuş ve bozma doğrultusunda ... İcra Hakimliği"nin 2004/43-371E-K. sayılı dosyası ilgili mahkemeden getirtilerek incelenmiştir. Ayrıca davalı vekili 9.6.2009 tarihli oturumda 18.11.2002 tarihli taahhütnamenin haricinde muvazaaya yönelik başka bir belgeleri olmadığını beyan etmiştir. Tüm dosya birlikte değerlendirildiğinde 18.11.2002 tarihli davacı tarafından kiralayana sunulan teklif mektubuna konu 1.6.1997 başlangıç tarihli ve 7 yıl süreli kira sözleşmesi kiralayan olarak Ziraat Bankası Personel Vakfı ile önceki kiracı ... Turizm İnşaat Ticaret Limited Şirketi tarafından imzalanmıştır. Bu sözleşme 18.11.2002 tarihli teklif mektubunun kiralayan tarafından kabul edilmesi üzerine davacı kiracı ile 1.12.2002 başlangıç tarihli ve 4,5 yıllık kiralayan ile davacı şirket arasında devir kira sözleşmesi imzalanmış ve kiralanan davacı şirkete teslim edilmiştir.Otelin davacı şirket tarafından kullanılması sırasında otelin demirbaşları için yapılan haciz Kuşadası icra müdürlüğünün 6.8.2002 gün 2002/578 talimat sayılı dosyası ile yapılmış bu dosyada alacaklının ... İnşaat Turizm Ticaret Limited Şirketi, borçlunun ise ... Otelcilik ve Petrol Ürünleri Ticaret A.Ş. olduğu ve kesinleşen haczin kiralayan ve önceki kiracıyla bir ilgisinin bulunmadığı görülmektedir. Kiralayan tarafından demirbaşların haczi üzerine ... İcra Hakimliği"nin 2004/43-E sayılı dava dosyası ile 28.3.2008 tarihinde istihkak davası açılmış ve yapılan yargılama sonunda mahkemece istem kabul edilerek ... İcra Müdürlüğünün 2002/578 talimat sayılı takip dosyasında 6.8.2002 tarihli haciz tutanağı ile haczedilen demirbaşlar üzerindeki haczin kaldırılmasına 24.11.2004 tarihinde karar verilmiş ve bu karar Yargıtay 21. Hukuk Dairesince onanarak kesinleşmiştir.Bu durumda davalı kiralayan mülkiyet hakkından kaynaklanan hak arama yollarını kullanmak suretiyle gerekli özeni göstermiş ve istihkak davasının kabulü ile haczedilen mallar üzerindeki haciz işlemi kaldırılmıştır. Bu durum karşısında davalı kiralayanın kusurundan bahsedilemeyeceğinden otelin üç haftalık dönemde amacına uygun olarak işletilememesinden doğan zararlardan sorumlu tutulması doğru değildir.Öte yandan davalı kiralayan davacı ile önceki kiracı arasında muvazaa yapıldığına ilişkin 18.11.2002 tarihli taahhütnameden başka belge olmadığını bildirmiş olması karşısında, davacı ile kiracının önceki kiracı aleyhindeki takipleri gizlediği, bu takiplerin haciz aşamasına gelmesi üzerine o sözleşme yürürlükte iken 18.11.2002 tarihli taahhütname ile 1.6.1997 tarihli sözleşmeden doğan kiracılık edimlerini devralmayı kabul ve taahhüt etmesinin davacı ile kiracı arasında muvazaa bulunduğu iddiası da kanıtlanamamıştır. Bu nedenle davalı kiralayana atfedilecek bir kusur bulunmadığından davanın reddine karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde davanın kısmen kabulüne karar verilmesi doğru olmadığından hükmün bozulması gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenle kararın davalı yararına BOZULMASINA, bozma nedenine göre davacı vekilinin temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine gerek olmadığına, istek halinde peşin alınan temyiz harcının temyiz edene iadesine, 07.05.2012 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.