Yargıtay 17. Hukuk Dairesi 2018/6261 Esas 2020/4288 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
17. Hukuk Dairesi
Esas No: 2018/6261
Karar No: 2020/4288
Karar Tarihi: 02.07.2020

Yargıtay 17. Hukuk Dairesi 2018/6261 Esas 2020/4288 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Asliye Hukuk Mahkemesi'nde görülen tazminat davası sonucunda, kaza sırasında ölen kişinin avukatı 10.000 TL manevi tazminat talep etmiş, mahkeme ise davalıdan bu tutarda tazminat ödenmesine karar vermiştir. Ancak, yapılan incelemede tazminatın bir miktar fazla olduğu belirlenmiş ve kararın bozulması gerektiği hükmedilmiştir. Bu nedenle, asıl ve birleşen davada davalı vekilinin temyiz itirazlarının kabul edilerek hükmün bozulmasına karar verilmiştir.
Kanun maddeleri: B.K.'nun 47. maddesi ve M.K.'nun 4. maddesi. Bu kanun maddeleri, tazminat hakkında takdir yetkisi veren hükümlerdir. Takdir olunan tazminatın hakkaniyete uygun olması, tarafların sosyal ve ekonomik durumları ile olayın meydana geliş şeklinin dikkate alınması gerektiğini belirtmektedir.
17. Hukuk Dairesi         2018/6261 E.  ,  2020/4288 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
    ASIL VE BİRLEŞEN

    Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı asıl davanın kısmen kabulüne, birleşen dava hakkında karar verilmesine yer olmadığına dair verilen hükmün süresi içinde asıl ve birleşen davada davalı ... vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği düşünüldü:

    -K A R A R-

    Davacılar vekili; meydana gelen kazada desteğin öldüğünü açıklayıp asıl davada 10.000,00"er TL manevi tazminatın araç sürücüsü olan davalıdan, birleştirilen davada 15.000,00 TL maddi tazminatın aracın trafik sigortacısı olan davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
    Davalılar davanın reddini savunmuşlardır.
    Mahkemece, bozma ilamı ve toplanan delillere göre maddi tazminat talebi hakkında konusu kalmadığından karar verilmesine yer olmadığına, manevi tazminat yönünden 10.000,00"er TL manevi tazminatın tahsiline karar verilmiş; hüküm, asıl ve birleşen davada davalı ... vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    Dava, trafik kazası nedeni ile ölüme dayalı tazminat istemine ilişkindir.
    Davacılar vekili meydana gelen kazada desteğin öldüğünü açıklayıp 10.000,00"er TL manevi tazminat isteminde bulunmuş, kusura ilişkin hükme esas alınan raporda meydana gelen kazada desteğin %25 oranında, davalının %75 oranında kusurlu olduğu belirtilmiş, mahkemece davacıların manevi tazminata yönelik tüm taleplerinin kabulü ile 10.000,00"er TL manevi tazminatın tahsiline karar verilmiştir.
    Manevi tazminat zenginleşme aracı olmamakla beraber, bu yöndeki talep hakkındaki hüküm kurulurken olay sebebiyle duyulan acı ve elemin kısmen de olsa giderilmesi amaçlanmalı ve bu sebeple tarafların sosyal ve ekonomik durumları ile birlikte olayın meydana geliş şekli de gözönünde tutularak, B.K.’nun 47. maddesindeki özel haller dikkate alınarak, hak ve nasafet kuralları çerçevesinde bir sonuca varılmalıdır. Zira, M.K"nun 4. maddesinde, kanunun takdir hakkı verdiği hallerde hakimin hak ve nasafete göre hükmedeceği öngörülmüştür.
    Yukarıda belirtilen hususlar, desteğin de meydana gelen kazada kusurunun varlığı dikkate alındığında, takdir olunan manevi tazminatların bir miktar fazla olduğu görülmüş ve hakkaniyete uygun manevi tazminata hükmedilmek üzere kararın bozulması gerekmiştir.
    SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle asıl ve birleşen davada davalı ... vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden asıl ve birleşen davada davalı ..."e geri verilmesine 02/07/2020 gününde oybirliğiyle karar verildi.

    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.