17. Hukuk Dairesi Esas No: 2015/4508 Karar No: 2015/8581 Karar Tarihi: 11.6.2014
Yargıtay 17. Hukuk Dairesi 2015/4508 Esas 2015/8581 Karar Sayılı İlamı
17. Hukuk Dairesi 2015/4508 E. , 2015/8581 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne dair verilen hükmün süresi içinde davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü: -K A R A R- Davacı vekili, müvekkilinin işleteni olduğu araca davalının trafik sigortacısı olduğu aracın çarpması sonucu hasarlanması nedeni ile 6.169,43.-TL onarım bedeli zararına uğradıklarını belirterek, bu bedelin yasal faizi ile tahsilini talep etmiştir. Davalı .... vekili, 01.01.2005 tarihinde yürürlüğe giren trafik sigortası genel şartları C.4. Maddesi gereğince poliçenin münfesih olduğunu belirterek, davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, iddia, savunma ve toplanan kanıtlara göre; kaza tarihinde davalıya trafik sigortalı aracın işleteninin değişmiş olduğu, işletenin değiştiği tarihten itibaren 10 gün süresince her hangi bir işleme gerek kalmaksızın ve prim ödemeksizin yeni işleten için de geçerli olduğu 10 gün sonrasında sözleşmenin sona ereceği gerekçesiyle davanın reddine dair verilen kararın davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, Dairemizin 07.03.2013 günlü, 2012/13240 Esas, 2013/3064 Karar sayılı ilamı ile “Somut olayda davalı ...., davacıya ait araca çarparak zarar veren dava dışı işletene ait aracın zorunlu mali mesuliyet sigortacısıdır. Davalı sigorta şirketi ile dava dışı işleten arasında dosyada mevcut trafik poliçesine göre 27.03.2007 – 27.03.2008 vadeli zorunlu mali mesuliyet sigortası poliçesi düzenlenmiş olup davaya konu kaza 29.12.2007 tarihinde poliçe vadesi içinde meydana gelmiştir. Her ne kadar davalı sigorta şirketi vekili, işletenin kaza tarihinden önce değişmiş olduğunu ve bu nedenle ZMSSGŞ C.4.maddesi gereğine poliçenin münfesih olduğunu ileri sürerek davanın reddini savunmuş ise de, KTK 94. maddesi gereğince sigorta poliçesinin feshine
ilişkin her hangi bir delil ortaya konulmamış olduğu gibi, yukarıda yapılan açıklamalarda da değinildiği üzere KTK 95/II. maddesi gereğince feshe ilişkin bu durum sigortacı ile sigortalı arasındaki iç ilişki olup davacı olan 3. kişiye karşı ileri sürülmesi mümkün değildir. Bu durumda mahkemece kaza tarihi itibarı ile geçerli bir trafik sigortası poliçesinin bulunduğunun ve davalı sigorta şirketinin de meydana gelen zarardan sorumlu olduğunun kabulü ile davanın esasına girilerek, tarafların delillerinin toplanması ile iddia ve savunmaların değerlendirilerek sonucuna göre karar verilmesi gerektiği” belirtilerek karar bozulmuştur. Mahkemece bozmaya uyularak yapılan yargılama sonunda davanın kısmen kabulüne, 4.692,86 TL tazminatın dava tarihi 28.01.2008 tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davalıdan tahsiline karar verilmiş; hüküm, davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dosyadaki yazılara, mahkemece uyulan bozma kararı gereğince hüküm verilmiş olmasına göre, davalı vekilinin yerinde görülmeyen bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA ve aşağıda dökümü yazılı 240,57 TL kalan onama harcının temyiz eden davalıdan alınmasına 11.6.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.