MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Dolandırıcılık
HÜKÜM : Beraat

Dosya incelenerek gereği düşünüldü:
1-Şikayetçi...’ın temyiz itirazlarına yönelik yapılan incelemede;
Kovuşturma aşamasında usulüne uygun olarak davetiye tebliğiyle duruşmadan haberdar edilmesine karşın, CMK"nın 238. maddesi uyarınca duruşmalara katılmayan ve davaya katılma isteminde bulunmayan şikâyetçinin hükmü temyiz yetkisi bulunmadığından, vaki temyiz talebinin 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nın 317. maddesi uyarınca REDDİNE,
2-Sanıklar adına temyiz isteminde bulunan Av. ...’ın yalnızca sanık ...’ın müdafii olduğu ve temyiz isteminin sanık lehine vekalet ücreti takdir edilmesine yönelik olduğu belirlenilerek yapılan incelemede;
1136 sayılı Kanun"un 168. ve hüküm tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi"nin 13. maddesinin 5. fıkrası uyarınca, beraat eden ve kendisini vekille temsil ettiren sanık lehine maktu avukatlık ücretine hükmedilmesi gerektiğinin gözetilmemesi,
Bozmayı gerektirmiş, sanık müdafiinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebepten dolayı 5320 sayılı Kanun"un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, ancak yeniden yargılama yapılmasını gerektirmeyen bu hususun aynı Kanun"un 322. maddesi uyarınca düzeltilmesi mümkün bulunduğundan, hüküm fıkrasına "Sanığın kendisini vekil ile temsil
ettirdiği anlaşıldığından, hüküm tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi hükümlerine göre belirlenen 1.320 TL vekalet ücretinin hazineden alınarak sanık ..."a verilmesi" fıkrasının eklenmesi suretiyle hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 14/04/2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.