
Esas No: 2015/270
Karar No: 2015/8539
Karar Tarihi: 11.06.2015
Yargıtay 17. Hukuk Dairesi 2015/270 Esas 2015/8539 Karar Sayılı İlamı
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi
Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine dair verilen hükmün süresi içinde davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği düşünüldü:
-K A R A R-
Davacı vekili, müvekkiline kasko sigortalı araçta meydana gelen 9.210,91 TL hasar bedelinin sigortalıya ödendiğini davalının olayda kusurlu olduğunu, davalı aleyhinde ... 8.... Müdürlüğü"nün 2010/16349 sayılı dosyasında 9.210,91 TL asıl alacak ve ferilerinin tahsili için takip yapıldığını, davalının itirazı üzerine takibin durduğunu belirterek davalının itirazının reddine takibin devamına ve inkar tazminata karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı vekili, davanın zamanaşımına uğradığını, hak düşürücü süreninde geçirildiğini, kusuru, tazminat miktarını kabul etmediğini, müvekkilinin aracının kazaya karışmadığını, davacı aracıyla temasının bulunmadığını, davacı aracı ile 3.kişiye ait araç arasında kazanın meydana geldiğini, müvekkilinin yanıltılarak kaza tespit tutanağının kendisine imzalatıldığını belirterek davanın reddini ve kötüniyet tazminatına karar verilmesini savunmuştur.
Mahkemece, davanın kısmen kabulü ile davalının ... ... 8.... Müdürlüğü"nün (... 8.... Müdürlüğü) 2010/16349 sayılı takip dosyasına vaki itirazının 6.908,18 TL asıl alacak ve 430,96 TL işlemiş faiz toplamı 7.339,14 TL üzerinden iptaline, takibin bu meblağ üzerinden devamına, asıl alacağa takip tarihinden itibaren yasal faiz uygulanmasına, tarafların inkar ve kötüniyet tazminatı taleplerinin reddine karar verilmiş; hüküm, davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Dava, kasko ... sözleşmesine ve halefiyete dayanılarak itirazın iptali şeklinde açılan rücuen tazminat istemine ilişkindir. Dava tarihi itibariyle yürürlükte olan BK"nun 133.maddesi hükmüne göre, borçlu borcu ikrar ettiği, hususiyle faiz veya mahsuben bir miktar para veya rehin yahut kefil verdiği takdirde, alacaklı dava veya defi zımnında, mahkemeye veya hakeme müracaatla veya icrai takibat yahut iflas masasına müdahale ile hakkını talep eylediği hallerde müruru zaman katedilmiş olur. Aynı Yasanın 135/1 maddesinde "müruru zaman katedilmiş olunca katından itibaren yeni bir müddet cereyan etmeye başlar" hükmü öngörülmüş, 136/2 bendinde "Katı, İcrai takibattan neşet etmiş ise müruru zaman takibe müteallik her muameleden itibaren yeniden cereyana başlar." hükmü düzenlenmiştir.
2918 sayılı ..."nun 109/1 maddesi hükmüne göre "Motorlu araç kazalarından doğan maddi zararların tazminine ilişkin talepler, zarar görenin, zararı ve tazminat yükümlüsünü öğrendiği tarihten başlayarak 2 yıl ve herhalde, kaza gününden başlayarak 10 yıl içinde zamanaşımına uğrar."
Davaya konu maddi hasarlı olup 05.08.2009 tarihinde gerçekleşmiştir. Kazaya karışan araç sürücüleri arasında maddi hasarlı trafik kazası tespit tutanağı düzenlenmiştir.
Davacı taraf, kasko sigortalı araçta meydana geldiği eksper raporunda tesbit edilen 9.210,91 TL hasar bedelini sigortalısına ödedikten sonra, davalı aleyhinde .../... 8.... Müdürlüğü"nün 2010/16349 sayılı dosyasında 19.07.2010 tarihinde 9.210,91 TL asıl alacağın ferileriyle birlikte tahsili için ... takibi yapmıştır. Ödeme emri davalıya 23.07.2010 tarihinde tebliğ edilmiş; davalı 29.07.2010 tarihli dilekçesi ile takibe itiraz etmiştir. ... takip dosyasında itiraz dilekçesinin verildiği 29.07.2010 tarihinden işbu itirazın iptali davasının açıldığı 7.11.2012 tarihine kadar hiçbir işlem yapılmamıştır. 29.07.2010 tarihinde kesilen ve yeniden işlemeye başlayan 2 yıllık zamanaşımı süresi 29.07.2012 tarihi itibariyle dolmuş, dava zamanışımı süresinden sonra 07.11.2012 tarihinde açılmıştır. Davalı vekili, süresinde verdiği cevap dilekçesinde zamanaşımı definde bulunmuştur.
Bu durumda mahkemece, zamanaşımı nedeniyle davanın reddine karar verilmesi gerekirken, yazılı olduğu gibi davalı vekilinin zamanaşımı def"inin reddine karar verildikten sonra işin esasına girilerek hüküm kurulması doğru görülmemiştir.
SONUÇ:Yukarıda açıklanan nedenlerle davalı ... vekilinin temyiz itirazının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, bozma sebebine ve şekline göre davalı vekilinin sair temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davalıya geri verilmesine 11/06/2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.