Abaküs Yazılım
8. Hukuk Dairesi
Esas No: 2010/6010
Karar No: 2011/3088
Karar Tarihi: 26.05.2011

Yargıtay 8. Hukuk Dairesi 2010/6010 Esas 2011/3088 Karar Sayılı İlamı

8. Hukuk Dairesi         2010/6010 E.  ,  2011/3088 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
    DAVA TÜRÜ : Tapuda yüzölçümü tashihi ve tescil

    ... ve müşterekleri ile Tapu Sicil Müdürlüğü, dahili davalılar ..., DSİ Genel Müdürlüğü ve Karagözler Köyü Tüzel Kişiliği aralarındaki tapuda yüzölçümü tashihi ve tescil davasının reddine dair Eskişehir 2. Asliye Hukuk Mahkemesinden verilen 01.07.2010 gün ve 121/423 sayılı hükmün Yargıtay"ca incelenmesi davacılar vekili tarafından süresinde istenilmiş olmakla dosya incelendi gereği düşünüldü:

    K A R A R

    Davacılar vekili, dava dilekçesinde; 452 parselin esasen 18 dönüm olması gerektiğini, tapu kaydında 10000 m2 olarak yazılı bulunduğunu, bu sebeple tapudaki bu hatalı durumun düzeltilmesi gerektiğini, tapu kaydının arazinin gerçek yapısına uygun hale getirilmesinin zorunlu olduğunu, bu amaçla tapuda yüzölçümün düzeltilmesi davasını açmanın zorunlu hale geldiğini açıklayarak tapuda kayıtlı 10000 m2’nin gerçeğe uygun bir biçimde 18000 m2 olarak düzeltilmesi ile tesciline karar verilmesini istemiştir.
    Davalı olarak gösterilen Tapu Sicil Müdürlüğünü temsilen davaya katılan ... vekili 26.4.2007 havale tarihli cevap dilekçesinde; davanın yüzölçümün düzeltilmesi davası olduğunu, bu nedenle komşu parsel maliklerinin de davalı gösterilmesi gerektiğini, kadastro çalışmaları sırasında kadastro tutanağı düzenlenirken davacıların buna itiraz etmesi gerektiğini, böyle bir itirazın olmadığını, kadastro tutanağının bu nedenle kesinleştiğini, iddianın yerinde olmadığını açıklayarak davanın reddine karar verilmesini savunmuştur.
    Mahkemece, “teknik bilirkişi İlhami Tokat ve arkadaşına ait 19.3.2008 havale tarihli rapor ve ekindeki krokide kırmızı ile taralı A harfi ile gösterilen taşınmaz bölümü bakımından keşfin yapılması konusunda ara kararı alındığını ve davacı tarafa kesin süre verildiğini, buna karşın davacı tarafın ara kararında belirtilen hususları yerine getirmediğini ayrıca keşif yapılmasını istemediklerini” gerekçe göstererek bu parsele yönelik olarak açılan davanın HUMK.nun 163. maddesi gereğince, “Eskişehir 3. Sulh Hukuk Mahkemesinin birleştirilen 2009/470 Esas, 2009/1308 Karar sayılı dava dosyasına konu yapılan yüzölçümün düzeltilmesi davasının ise tapudaki ve zemindeki miktarlar bakımından aralarında farkın bulunmadığı görüşüyle tapu iptali- tescil ve tescil davalarının reddine” karar verilmesi üzerine; hüküm, davacılar vekili tarafından süresinde temyiz edilmiştir.
    Dava tapu kaydındaki yüzölçümün düzeltilmesi davası ile kazanmayı sağlayan zilyetliğe dayalı olarak açılan tescil isteğine ilişkindir.
    Dava başlangıçta yüzölçümün düzeltilmesi davası olarak 30.3.2007 tarihinde harç yatırılmak suretiyle Eskişehir Asliye Hukuk Mahkemesinde açılmıştır. 16.9.2008 tarihli yargılama oturumu ara kararı ile; TMK.713 ve 3402 sayılı Kadastro Kanununun 41. maddesi gereğince dava konusu Karagözler köyü pafta 6, 452 parsel sayılı taşınmazın teknik bilirkişiler tarafından düzenlenen 19.3.2008 havale tarihli rapor ve ekinde sunulan ölçekli haritada kırmızı ile boyalı ve A harfi ile gösterilen kısım yönünden ..., DSİ ve Köy Tüzel Kişiliğinin davaya dahil edilmesi ve gerekli usuli işlemlerin yapılması için davacı tarafa 10 günlük kesin süre verilmiştir. Bu ara kararı gereğince ve mahkemenin istemi üzerine ..., DSİ ve Karagözler Köyü Tüzel Kişiliği davalı safında davaya dahil edilmişlerdir. Yargılamanın 30.10.2008 tarihli oturumu ara kararı ile 19.3.2008 havale tarihli teknik bilirkişilerin raporunda A ve B harfleriyle işaretlenen kısımların tapulu taşınmaz (452 parsel) dışında kalan yerler olduğu davacılar tarafından tasarruf edildiği belirtilerek Eskişehir Tapu Sicil Müdürlüğüne karşı açılan tapuda yüzölçümünün düzeltilmesi davasının HUMK.nun 46. maddesi gereğince asıl dosyadan tefrikine, mahkemenin ayrı bir esasına kaydının yapılmasına ve bu konudaki usuli işlemlerin 10 gün içinde yerine getirilmesine karar verilmiştir. Eskişehir 2. Asliye Hukuk Mahkemesinde 2008/429 Esasına kaydı yapılan yüzölçümünün düzeltilmesi davası; daha sonra bu mahkemenin 10.2.2009 gün ve 2008/429 Esas, 2009/28 sayılı Kararı ile uyuşmazlığın 3402 sayılı Kadastro Kanununun 41. maddesi kapsamında kaldığı gerekçesiyle ve görevsizlikle dosyanın Eskişehir Nöbetçi Sulh Hukuk Mahkemesine gönderilmesine karar verilmiştir. Bu karar temyiz edilmeyerek 10.3.2009 tarihinde kesinleşmiştir. Yüzölçümün düzeltilmesine ilişkin dava Eskişehir 3. Sulh Hukuk Mahkemesinin 2009/470 Esasına kaydı yapılmış, anılan mahkemenin 20.10.2009 tarihinde kesinleşen 28.7.2009 gün ve 2009/470 Esas, 2009/1308 sayılı Kararı ile Eskişehir 2. Asliye Hukuk Mahkemesinde tescil davası olarak nitelendirilen 2007/121 Esas sayılı dosya ile birleştirilmesine ve davanın bu şekilde yürütülmesine karar verilmiştir. Yani bir bütün olarak görülen dava yukarıda açıklandığı gibi tefrik edilmiş daha sonra anlaşılmayan bir nedenle tekrar birleştirilmesine karar verildiği saptanmıştır.
    Eskişehir Kadastro Müdürlüğünün 14.7.2009 tarih ve 152.01/3669 sayılı yazıları ekinde Eskişehir 3. Sulh Hukuk Mahkemesine gönderilen 13.7.2009 tarihli kontrol memuru Hüseyin Yalaz ve arkadaşları tarafından hazırlanan “Teknik Raporda”; “…452 sayılı parselin ilk tesis kadastrosu sırasında hesap edilen miktarında ölçü ve hesap tekniğinden kaynaklanan fenni hatanın olmadığı ve bu nedenle 3402 sayılı Kadastro Kanununun 41. maddesi gereğince Müdürlüğümüzce herhangi bir düzeltme işleminin yapılmasına gerek olmadığı” açıklanmıştır. Belirtilen yazının kapsamındaki bilgiler ile tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde tapuda yüzölçümünün düzeltilmesi davasına yönelik davacı vekilinin temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.
    Davacılar vekilinin 19.3.2008 havale tarihli teknik bilirkişi İlhami Tokaç ve arkadaşının dosyaya sunduğu rapor ekinde sunulan krokide kırmızıya taralı A harfi ile gösterilen 8822.22 m2 yüzölçümüne ilişkin hüküm fıkrasına yönelik temyiz itirazlarına gelince: Az yukarıda da açıklandığı gibi davacılar vekili dava dilekçesinde sadece 452 sayılı parselin gerçek miktarının 18000 m2 olduğu, buna karşın tapuda 10000 m2’nin yazılı bulunduğu görüşünden hareket ederek tapudaki miktarın gerçeğe uygun olarak 18000 m2’ye çıkarılmasını istemiştir. Bunun dışında herhangi bir dava ve isteği dava dilekçesinde yer almamaktadır. Mahkemece, dava tapu kaydında yüzölçümünün düzeltilmesi davası olarak nitelendirilmiştir. Ne var ki, yapılan keşif sonucu teknik bilirkişilerin rapor ve krokisinden de görüldüğü üzere krokide A ve B harfleriyle gösterilen yerlerin 452 sayılı parselin kapsamında kalan yerlerden olmadığı ve tespit dışı bırakılan yerler olduğu anlaşılmaktadır. B harfinin yolda kalan yer, A harfi ile gösterilen kısmın ise, Sarısu yatağı olarak nitelendirilen kısımda kalan taşınmaz olduğu, teknik bilirkişinin raporu ile sabittir. Kural olarak kadastro çalışmaları sırasında tespit dışı bırakılan ya da paftasında yol olarak gösterilen yerler bakımından TMK.nun 713/1 ve 3402 sayılı Kadastro Kanununun 14. maddesi gereğince kazanmayı sağlayan zilyetliğe dayalı olarak haklarında tescil davası açılması mümkündür. Ancak dava dilekçesinde böyle bir istek yer almadığı gibi davacılar tarafından bu yerler hakkında yöntemine uygun bir biçimde harcı yatırılmak suretiyle açılmış bir dava ve istek bulunmamaktadır. Mahkemece, dava konusu yapılmayan ve krokide A harfi ile gösterilen yer hakkında hüküm kurulmuştur. HUMK.nun 74. maddesi gereğince hakim iki tarafın iddia ve savunmalarıyla bağlı olup ondan fazlasına ve başka şeye karar veremez. Krokide A harfi ile gösterilen taşınmaz bölümü bakımından yöntemine uygun bir biçimde harcı yatırılmak suretiyle açılmış bir dava ve istek olmadığından bu konuda karar verilmesine yer olmadığı biçiminde hüküm kurulması gerekirken, kesin süreden davanın reddine karar verilmiş olması doğru değil ise de, bu istekle ilgili dava redle sonuçlanmış olup hüküm sonucu itibariyle doğru bulunmaktadır. Olmayan bir istek nedeniyle ..., DSİ ve Köy tüzel kişiliğinin davaya dahil edilmesi de usule aykırıdır. Bu nedenle davacılar vekilinin hükmün bu bölümüne yönelik temyiz itirazları da yerinde değildir.
    Gerek yüzölçümünün düzeltilmesi davası ve gerekse asıl dava olarak nitelendirilen tescil davasına ilişkin olarak davacılar vekili tarafından ileri sürülen temyiz itirazları yerinde bulunmadığından reddi ile yerel mahkeme hükmünün açıklanan nedenlerle ONANMASINA ve aşağıda dökümü yazılı 17,15 TL peşin harcın onama harcına mahsubu ile kalan 1,25 TL"nin temyiz eden davacılardan alınmasına 26.05.2011 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.








    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi