Hakaret - yaralama - Yargıtay 18. Ceza Dairesi 2015/32131 Esas 2016/15740 Karar Sayılı İlamı

18. Ceza Dairesi
Esas No: 2015/32131
Karar No: 2016/15740
Karar Tarihi: 11.10.2016

Hakaret - yaralama - Yargıtay 18. Ceza Dairesi 2015/32131 Esas 2016/15740 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Sulh Ceza Mahkemesi tarafından verilen bir kararda, sanık hakkında hakaret ve yaralama suçlarından beraat kararı verildiği belirtilmiştir. Ancak, kasten yaralama suçundan verilen beraat kararının temyizinde, sanığın müştekinin üzerine yürümesine ilişkin çelişkili ifadeler nedeniyle kararın bozulduğu ve yargılamanın tekrar yapılması gerektiği vurgulanmıştır.
Kararda, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu'nun 125/1. maddesi (hakaret), 81/1. maddesi (yaralama) ve 179/1. maddesi (direniş) hükümlerine değinilmektedir.

18. Ceza Dairesi 2015/32131 E. , 2016/15740 K.

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ :Sulh Ceza Mahkemesi
SUÇLAR : Hakaret, yaralama
HÜKÜMLER : Beraat

Yerel Mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle, başvurunun süresi ve kararın niteliği ile suç tarihine göre dosya görüşüldü:
Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.
Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede;
1- Hakaret suçundan kurulan beraat hükmü yönünden;
Eyleme ve yükletilen suça yönelik O Yer Cumhuriyet Savcısının temyiz iddiaları yerinde görülmediğinden tebliğnameye aykırı olarak, TEMYİZ DAVASININ ESASTAN REDDİYLE HÜKMÜN ONANMASINA,
2- Kasten yaralama suçundan kurulan beraat hükmünün temyizinde ise;
18/05/3012 tarihli haciz tutanağında sanığın alacaklı vekili olan müşteki ..."nin üzerine yürüdüğünün belirtilmesi, tanık icra memuru olan ..."in de kollukta sanığın müştekinin üzerine yürüdüğünü beyan ettiği halde yargılama aşamasında bu durumdan bahsetmemesi karşısında, anlatımlar arasındaki çelişkinin giderilmeye çalışılması, giderilemediği takdirde yöntemince irdelenip hangi anlatıma hangi nedenle üstünlük tanındığı açıklanıp, sanığın eyleminin kasten yaralamaya teşebbüs mü görevi yaptırmamak için direnme suçunu oluşturup oluşturmayacağı da tartışılarak, sonucuna göre sanığın hukuksal durumunun belirlenmesi gerektiğinin gözetilmemesi,
Kanuna aykırı ve O Yer Cumhuriyet Savcısının temyiz nedenleri ile tebliğnamedeki düşünce yerinde görüldüğünden HÜKMÜN BOZULMASINA, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın esas/hüküm mahkemesine gönderilmesine, 11/10/2016 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.