213 Sayılı Kanuna Aykırılık - Yargıtay 19. Ceza Dairesi 2015/2994 Esas 2015/4517 Karar Sayılı İlamı

19. Ceza Dairesi
Esas No: 2015/2994
Karar No: 2015/4517
Karar Tarihi: 16.09.2015

213 Sayılı Kanuna Aykırılık - Yargıtay 19. Ceza Dairesi 2015/2994 Esas 2015/4517 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Ankara 7. Asliye Ceza Mahkemesi'nde görülen bir davada sanık, suçlamayı kabul etmeyerek ibraz edilmesi istenen defter ve belgelere ulaşamadığını savunmuştur. Tanıkların da sanığın savunmasını doğrulaması nedeniyle adı geçen muhasebeci E. A.'nın varlığı araştırılarak, tanık sıfatıyla olay hakkında beyanının alınması gerektiği belirtilmiştir. Ayrıca suç tarihinde faal olarak çalışıp çalışmadığının ilgili kurumdan sorulması ve ibraz edilen defter ve belgelerin hayatın olağan akışına uygun olup olmadığının tartışılması gerektiği belirtilmiştir. Mahkeme, bu detayları gözetmeksizin sanığın beraatine karar vermiştir. Temyiz istemi üzerine yapılan incelemede ise kanuna aykırı olduğu tespit edilmiştir ve hüküm bozulmuştur. Kararda bahsi geçen kanun maddeleri şunlardır: 213 Sayılı Kanun.

19. Ceza Dairesi 2015/2994 E. , 2015/4517 K.

"İçtihat Metni"

Tebliğname No : 11 - 2011/175845
MAHKEMESİ : Ankara 7. Asliye Ceza Mahkemesi
TARİHİ : 10/02/2011
NUMARASI : 2010/510 (E) ve 2011/101 (K)
SUÇ : 213 Sayılı Kanuna Aykırılık

Yerel Mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle, başvurunun süresi ve kararın niteliği ile suç tarihine göre dosya incelendi, gereği görüşülüp düşünüldü:
Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.
Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede;
Sanığın suçlamayı kabul etmeyerek ibrazı istenen 2004 takvim yılına ait defter ve belgelerin muhasebecisi E. A. bulunduğunu, ancak muhasebecinin iflas ederek ortadan kaybolması nedeniyle defter ve belgelere ulaşamadığını savunması, yargılamada dinlenen tanıkların da sanığın savunmasını doğruladıklarının anlaşılması karşısında; gerçeğin şüpheye yer bırakmayacak şekilde tespiti açısından, adı geçen E. A. muhasebeci olup olmadığının araştırılarak, olduğunun belirlenmesi halinde tanık sıfatı ile olay hakkında beyanının alınması, yine suç tarihinde faal olarak çalışıp çalışmadığının ilgili kurumdan sorulup ibrazı istenen defter ve belgelerin muhasebecide bulunmasının hayatın olağan akışına uygun olup olmadığının da karar yerinde tartışılıp sonucuna göre sanığın hukuki durumunun belirlenmesi gerektiği gözetilmeden, yazılı şekilde beraatine karar verilmesi,
Kanuna aykırı ve katılan vekilinin temyiz nedenleri yerinde görüldüğünden tebliğnameye uygun olarak HÜKMÜN BOZULMASINA, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın esas/hüküm mahkemesine gönderilmesine 16.09.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.