8. Hukuk Dairesi 2010/6375 E. , 2011/2966 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
DAVA TÜRÜ : Elatmanın Önlenmesi ve Tescil
... ile Hazine, ... ve Uluçam Köyü Tüzel Kişiliği aralarındaki elatmanın önlenmesi ve tescil davasının reddine dair Tavşanlı 2. Asliye Hukuk Mahkemesinden verilen 15.09.2009 gün ve 90/380 sayılı hükmün Yargıtay’ca incelenmesi davalı Hazine vekili tarafından süresinde istenilmiş olmakla dosya incelendi gereği düşünüldü:
KARAR
Davacı ..., miras yoluyla intikal, taksim ve eklemeli kazanmayı sağlayan zilyetliğe dayanarak mevki ve sınırlarını bildirdiği taşınmazın adına tesciline ve davalı ..."ın müdahalesinin menine karar verilmesini istemiş, yargılamanın devamı sırasında 1.5.2007 günlü celsede davadan feragat etmiştir.
Davalı Hazine vekili, davacının davasının reddine, dava konusu taşınmazların TMK.nun 713/6 maddesi hükmü uyarınca Hazine adına tescilini istemiştir.
Mahkemece, davacı ...’ün davasının feragat nedeniyle, davalı Hazine vekilinin ise teknik bilirkişi raporunda belirtilen dava konusu A ve C harfleri ile gösterilen taşınmazlara yönelik TMK.nun 713/6. maddesi uyarınca tescil isteğinin de reddi ile bu konuda Kadastro Kanununa göre dava açmasında muhtariyetine karar verilmesi üzerine; hüküm, davalı Hazine vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Yargılama sırasında, dosya arasına alınan 20.10.2006 ve 12.5.2009 tarihli Kadastro Müdürlüğünün cevabi müzekkerelerinde 2.10.2006 tarihinde başlayan kadastro çalışmaları sırasında, dava konusu taşınmazlara 130 ada 3 parsel olarak tutanak düzenlendiği, ... adına yapılan tespitin 10.1.2008 tarihinde kesinleştirilerek tapusunun oluştuğu anlaşılmıştır. Her ne kadar davacı ...’ün tescil isteğinden feragat etmesi sebebiyle davasının reddine karar verilmiş ise de aynı taşınmazlar hakkında Hazine TMK.nun 713/6 maddesi uyarınca tescil isteğinde bulunmuştur. Şu halde taşınmazın mülkiyeti çekişmelidir. 3402 sayılı Kadastro Kanununun 5.maddesine göre, “Kadastro müdürü, çalışma alanında işe başlamadan önce mahalli hukuk mahkemesinde, bu alandaki taşınmaz mallar hakkında görülmekte olan kadastro ile ilgili davalarla, hükme bağlanmış olup da henüz kesinleşmeyen davaların listesini alır ve bunu çalışma alanı ile ilgili tüm tapu, vergi, harita ve diğer belge örnekleri ile birlikte kadastro teknisyenliğine verir.” Davalı Taşınmaz Mal Tutanaklarının Kadastro Mahkemesine Devri Hakkında Yönetmeliğin 7/e-2 fıkrasında da benzer hüküm yer almaktadır. Buna göre; “Kadastro öncesi davalı olduğu halde, bu husus göz önünde bulundurulmayarak tespitleri kesinleştirilen taşınmaz mallar bulunduğu takdirde, devredilmişse Tapu Sicil Müdürlüğünce, devredilmemiş ise Kadastro Müdürlüğünce ilgili parselin tapu kütüğü sahifesinin beyanlar hanesine, tespitin davalı olması nedeniyle kesinleşmediği yazılarak bu Yönetmeliğin 5. ve 6. maddeleri uyarınca işlem yapılır”. Yine 3402 sayılı Kanunun 27/1. maddesi hükmüne göre, “mahalli hukuk mahkemelerinde görülmekte olan kadastro ile ilgili henüz kesinleşmemiş bulunan taşınmaz mallara ilişkin davalar hakkında o taşınmazlar için kadastro tutanağı düzenlendiği tarihte bu mahkemelerin görevi sona erer ve davalara ait dosyalar Kadastro Mahkemesine resen devrolunur” Aynı Kanunun 26/son maddesi hükmüne göre de; “Kadastro Mahkemesinin yetkisi her taşınmaz mal hakkında kadastro tutanağının düzenlendiği günde başlar.” Mahkemece, açıklanan Kanun ve Yönetmelik hükümleri uyarınca uyuşmazlık hakkında görevsizlik kararı verilmek suretiyle dava dosyasının görevli Tavşanlı Kadastro Mahkemesine gönderilmesi gerekmektedir. Yapılan kesinleştirmenin maddi yanılgıya dayalı olduğunun kabulü gerekir.
Davalı Hazine vekilinin temyiz itirazları yukarıda açıklanan nedenlerle yerinde olduğundan usul ve yasaya aykırı bulunan hükmün HUMK.nun 428. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 23.5.2011 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.