14. Hukuk Dairesi 2014/12423 E. , 2014/12546 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki intifa hakkının paya düşecek bedel üzerinden devamı davasından dolayı mahal mahkemesinden verilen yukarıda gün ve sayısı yazılı hükmün; Dairemizin 17.04.2014 günlü ve 2014/669-5188 sayılı ilamı ile düzeltilerek onanmasına karar verilmişti. Süresi içinde davalılar vekili tarafından kararın düzeltilmesi istenilmiş olmakla, dosya içerisindeki bütün evrak incelenerek gereği düşünüldü:
K A R A R
Davacılar vekili, davacıların dava konusu 1130 ada 65 parsel sayılı taşınmazda paylı malik olduklarını, dava konusu taşınmaz üzerindeki ortaklığın satış suretiyle giderilmesine karar verilerek buna ilişkin ilamın 31.07.2007 tarihinde kesinleştiğini, davalı ..."ın 02.10.2009 tarihinde satın aldığı 1/6 payı üzerine muvazaalı olarak eşi davalı ... lehine intifa hakkı kurduğunu belirterek davalı ..."ın 1/6 payı üzerindeki intifa hakkının satış sonucunda davalı ..."ın 1/6 payına düşecek bedel üzerinde devam etmesini talep etmiştir.
Davalılar vekili, yeni satın alınan pay üzerinde intifa hakkı tesis edildiğini, tesis edilen intifa hakkının muvazaalı kurulduğu iddiasının doğru olmadığını belirterek davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece, davanın kabulüne 1130 ada 65 parsel sayılı taşınmazın tapu kaydında davalılardan ..."ın 1/6 payı üzerindeki intifa hakkının, satış sonucunda diğer davalı ..."ın 1/6 payın çıplak mülkiyetine düşecek bedel üzerinde devam etmesine karar verilmiştir.
Davalılar vekilinin temyizi üzerine Dairemizin ilamında özetle, “Davalılardan ..."ın 1/6 payı üzerindeki intifa hakkının satış sonucunda diğer davalı ..."ın 1/6 payına düşecek bedel üzerinde devam etmesine” şeklinde hüküm düzeltilerek onanmıştır.
Bunun üzerine davalılar vekili karar düzeltme talebinde bulunmuştur.
4721 sayılı Türk Medeni Kanununun 700. maddesi intifa hakkı kurulmasından sonraki ortaklığın giderilmesi haline ilişkin olup somut olayda dava konusu taşınmaz üzerindeki ortaklığın satış suretiyle giderilmesine karar verildikten sonra taşınmazdaki pay üzerinde intifa hakkı kurulmuştur. Bu nedenle davanın reddine karar vermek gerekirken satış suretiyle ortaklığın giderilmesine ilişkin hükümde değişiklik yapılacak şekilde karar verilmesi doğru değildir. Davacıların intifa hakkının kaldırılması davası ile elde edebilecekleri sonucu bu davada elde etmeleri mümkün değildir.
Kararın Dairemizce açıklanan nedenlerle bozulması gerekirken düzeltilerek onanması maddi hataya dayalı olduğundan davalılar vekilinin karar düzeltme isteminin kabulü ile hükmün bu nedenle bozulması gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davalılar vekilinin karar düzeltme isteminin kabulü ile düzelterek onamaya ilişkin Dairemizin 17.04.2014 günlü ve 2014/669-5188 sayılı ilamının KALDIRILMASINA, temyiz olunan mahkeme kararının açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, peşin yatırılan harcının istek halinde yatırana iadesine, 10.11.2014 tarihinde oyçokluğu ile karar verildi.
(Muhalif)
KARŞI OY
Davacılar, dava konusu taşınmaz üzerindeki ortaklığın giderilmesine karar verildikten sonra davalı ..."ın taşınmazdaki 1/6 payı üzerinde eşi olan davalı ... lehine muvazaalı şekilde intifa hakkı kurduğunu öne sürerek intifa hakkının satış sonucunda davalı ..."ın 1/6 payına düşecek bedel üzerinde devam etmesini talep etmiştir.
Dava, Türk Medeni Kanunun 2. maddesine aykırı ve Türk Borçlar Kanunun 19. maddesi uyarınca muvazaalı şekilde kurulan intifa hakkının kurulan paya düşecek bedel üzerinden devamına ilişkindir.
Türk Medeni Kanununda paylı mülkiyette paylı malike payı üzerinde intifa hakkı kurulabileceği kabul edilmiştir. Ancak paylı malike bu hak verilirken pay üzerinde intifa hakkı kurulmasının diğer paylı maliklerin mülkiyet haklarına zarar verilmemesi gerekir. Öte yandan intifa hakkı ile yüklü taşınmaz satımında o taşınmaz malın değerinin düşeceği de bir gerçektir. Uygulamada bazı paylı maliklerin haklı ve geçerli bir neden bulunmadığı halde diğer paylı malikleri zarara uğratmak ve onları külfet altına sokmak için payları
üzerinde intifa hakkı kurdukları görülmektedir. Böyle durumlarda yararı bulunan paylı malikler, taşınmazın satışı gerçekleşene kadar Türk Medeni Kanunun 688 ve devam eden maddelerince hakimin müdahalesini isteyebilir.
Türk Medeni Kanunun 2. maddesi ile getirilen kural gereği herkes haklarını kullanırken dürüstlük kuralına uymak zorundadır. İntifa hakkı ile bir kısım payın yükümlü kılınmasının çoğu kez taşınmazın satışında talepleri azaltmak ve düşük bir bedel karşılığı taşınmazın tamamının ele geçirilmesini sağlamak amacına yönelik yapıldığına da rastlanılmaktadır.
Somut olayda, dava konusu taşınmaz üzerindeki ortaklığın giderilmesine karar verildikten sonra davalı ..."ın taşınmazdaki 1/6 payı üzerinde eşi olan davalı ... lehine intifa hakkı kurmuş olduğu görülmüştür. Dosya içeriğinden davalı ..."ın eşi olan diğer davalı ... lehine intifa hakkı kurmakla yukarıda açıklandığı üzere paylı malik olan davacıları zarara uğrattığı ve Türk Medeni Kanunun 2. maddesi anlamında hakkın kötüye kullanıldığının kabulü gerekir. Davacıların bu nedenle intifa hakkının kaldırılması talebinde bulunabilecekken “çoğun içinde az vardır” kuralı gereği intifa hakkının üzerinde kurulduğu payın satış bedeli üzerinde devamını istemek hakkı öncelikle mevcuttur. Davacıların talebinden daha çoğu olan intifa hakkının kaldırılması istemli dava açmaya zorlamak doğru değildir.
Yukarıda açıklanan nedenlerle davalılar vekilinin karar düzeltme taleplerinin reddi gerektiği düşüncesiyle sayın çoğunluğun kabul-bozma görüşüne katılmıyorum.