Abaküs Yazılım
16. Hukuk Dairesi
Esas No: 2020/4819
Karar No: 2020/5509
Karar Tarihi: 20.11.2020

Yargıtay 16. Hukuk Dairesi 2020/4819 Esas 2020/5509 Karar Sayılı İlamı

16. Hukuk Dairesi         2020/4819 E.  ,  2020/5509 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ

    Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay"ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:
    2008 yılında 3402 sayılı Kanunun 5304 sayılı Kanunla değişik 4. maddesi uyarınca yapılan çalışmalar sırasında ... köyünde bulunan 104 ada 1 parsel sayılı taşınmaz 5893730,86 metrekare yüzölçümü ve orman vasfı ile Hazine adına tespit ve tescil edilmiştir.
    Davacılar vekili 16/01/2014 havale tarihli dava dilekçesinde; müvekkillerinin murisi adına kayıtlı 16/11/1966 tarih 16 sıra nolu tapu kapsamında kalan kadimden beri müvekkilleri ve ataları tarafından zirai amaçlı kullanılan taşınmazın İliç İlçesi ... Köyü 104 ada 1 parsel sayılı taşınmaz kapsamında kaldığını ileri sürerek dava edilen taşınmaza ilişkin tapu kaydının iptali ile müvekkilleri adına miras hissesi nispetinde tapu kaydı oluşturulmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
    Mahkemece davanın kabulü ile ... İli İliç İlçesi ... Köyü 104 ada 1 parsel sayılı taşınmazda bulunup kadastro teknik bilirkişisi ..."un 22/05/2015 tarihli bilirkişi raporundaki krokide (D), (E) ve (F) harfleriyle gösterilmiş olan toplam 38.880,17 metrekarelik alanın ifrazı ile yeni ada ve parsel numarası ile (G), (H) ve (I) harfleriyle gösterilmiş olan toplam 6.388,51 metrekarelik alanın ifrazı ile yeni ada ve parsel numarası ile 1/9"ar hisse ile ... mirasçıları Yedigül Kılınç ve arkadaşları adına tapuya kayıt ve tesciline karar verilmiş, hükmün davalılar Hazine ve Orman Yönetimi tarafından temyiz edilmesi üzerine Yargıtay 20. Hukuk Dairesinin 02/10/2017 tarih 2016/1592 – 2017/7080 sayılı ilamı ile bozulmasına karar verilmiştir.
    Hükmüne uyulan bozma ilamında özetle; “Yapılan incelemede; yerel mahkemenin yargılamayı sonuçlandırdığı son oturumda oluşturulan kısa kararda “1- Davanın kabulü ile, ... İli İliç İlçesi ... Köyü 104 ada 1 parsel sayılı taşınmazda bulunup kadastro teknik bilirkişisi ..."un 22/05/2015 tarihli bilirkişi raporundaki krokide (A) ve (B) harfiyle gösterilmiş olan toplam 18.320,48 metrekarelik alanın ifrazı ile yeni ada ve parsel numarası ile 1/4"er hisse ile ... mirasçıları ... ve arkadaşları adına tapuya kayıt ve tesciline,” dendiği halde, gerekçeli kararda “1- Davanın kabulü ile ... İli İliç İlçesi ... Köyü 104 ada 1 parsel sayılı taşınmazda bulunup kadastro teknik bilirkişisi ..."un 22/05/2015 tarihli bilirkişi raporundaki krokide (D), (E) ve (F) harfleriyle gösterilmiş olan toplam 38.880,17 metrekarelik alanın ifrazı ile yeni ada ve parsel numarası ile (G), (H) ve (I) harfleriyle gösterilmiş olan toplam 6.388,51 metrekarelik alanın ifrazı ile yeni ada ve parsel sayısı ile 1/9"ar hisse ile Durahmet mirasçıları Yedigül Kılınç ve arkadaşları adına tapuya kayıt ve tesciline” denilmek suretiyle kısa ve gerekçeli karar arasında çelişki oluşturulmuştur. Kısa kararla gerekçeli kararın çelişik olması mutlak bozma nedenidir.”denilmiştir.
    Mahkemece bozma ilamına uyularak yapılan yargılama sonucu; davanın kabulü ile; ... Köyü 104 ada 1 parsel sayılı taşınmazda bulunup kadastro teknik bilirkişisi ..."un 22/05/2015 tarihli bilirkişi raporundaki krokide (A) ve (B) harfleriyle gösterilmiş olan toplam 18.320,48 metrekarelik alanın ifrazı ile yeni ada ve parsel numarası ile 1/4"er hisse ile ... oğlu ..., ... oğlu ..., ... kızı ..., ... kızı ... adlarına eşit hisseler ile tarla niteliği ile tapuya kayıt ve tesciline karar verilmiş; hüküm, davalı Hazine ve ... tarafından temyiz edilmiştir.
    Mahkemece, davacının davasının kabulüne karar verilmişse de; eksik inceleme ve araştırma ile hüküm kurulmuştur.
    Şöyle ki, davacılar tapu kaydına dayanarak dava açtıkları halde mahkemece dayanak tapu kaydının kadastro sırasında revizyon görüp görmediği araştırılmamış, revizyon görmüşse bu taşınmazlara ait kadastro tutanakları tapu kayıtları dosya arasına alınmamış, tapu kaydının dayanağını oluşturan tescil ilamı ve krokisi dosya arasına alınmamış, davacılar adına tesciline karar verilen ve tapunun miktar fazlası olan kısmı için davacı yararına kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği yolu ile taşınmaz edinme koşulları oluşup oluşmadığı araştırılmamıştır.
    Hal böyle olunca, doğru sonuca ulaşılabilmesi için mahkemece öncelikle, tarafların dayandığı tapu kayıtları; haritası ve dayanak tescil dosyası getirtilmeli, davacı dayanağı tapu kaydının revizyon görüp görmediği araştırılmalı, revizyon görmüş ise revizyon gördüğü kadastro parsellerine ait kadastro tespit tutanakları getirtilmeli, eski tarihli memleket haritası, hava fotoğrafları ile 1988-1993 yıllarına ait hava fotoğrafları ve varsa amenajman planı ilgili yerlerden getirtilip, önceki bilirkişiler dışında halen Tarım ve Orman Bakanlığı ve bağlı birimlerinde görev yapmayan bu konuda uzman orman mühendisleri arasından seçilecek bir orman mühendisi, bir ziraat mühendisi ve bir fen elemanı aracılığıyla yeniden yapılacak inceleme ve keşifte, çekişmeli taşınmaz ile birlikte çevre araziye de uygulanmak suretiyle taşınmazın öncesinin bu belgelerde ne şekilde nitelendirildiği belirlenmeli; 3116, 4785 ve 5658 sayılı kanunlar karşısındaki durumu saptanmalı; tapu ve zilyetlikle ormandan toprak kazanma olanağı sağlayan 3402 sayılı Kanunun 45. maddesinin ilgili fıkraları, Anayasa Mahkemesinin 01.06.1988 gün ve 31/13 Esas-Karar; 14.03.1989 gün ve 35/13 Esas-Karar ve 13.06.1989 gün ve 7/25 Esas-Karar sayılı kararları ile iptal edilmiş ve kalan fıkraları da 03.03.2005 gününde yürürlüğe giren 5304 sayılı Kanunun 14. maddesi ile yürürlükten kaldırılmış olduğundan, bu yollarla ormandan yer kazanılamayacağı, öncesi orman olan bir yerin üzerindeki orman bitki örtüsü yokedilmiş olsa dahi, salt orman toprağının orman sayılan yer olduğu düşünülmeli; toprak yapısı, bitki örtüsü ve çevresi incelenmeli; keşifte, hakim gözetiminde, taşınmazın dört yönden renkli fotoğrafları çektirilip, onaylanarak dosyaya eklenmeli; yukarıda değinilen diğer belgeler fen ve uzman orman bilirkişiler eliyle yerine uygulattırılıp; orijinal-renkli (renkli fotokopi) hava fotoğrafları ve memleket haritasının ölçeği kadastro paftası ölçeğine, yine kadastro paftası ölçeği de hava fotoğrafları ve memleket haritası ölçeğine (Net-Cad veya benzeri programlar kullanılarak) çevrildikten sonra komşu ve yakın komşu parselleri de içine alacak şekilde birbiri üzerine aplike edilmek suretiyle, çekişmeli taşınmaz çevre parsellerle birlikte memleket haritası ve hava fotoğrafları üzerinde gösterilmeli, hava fotoğraflarının stereoskop vasıtasıyla üç boyutlu incelemesi yapılarak, temyize konu taşınmazın niteliği ve kullanım durumu ile tasarruf sınırlarının belirgin olarak görünüp görünmediği belirlenmeli, taşınmazın üzerindeki bitki örtüsünün cinsi, yaşı, dağılımı, kapalılık oranının açıklandığı yalnız büro incelemesine değil, uygulamaya ve araştırmaya dayalı, bilirkişilerin onayını taşıyan krokili bilimsel verileri bulunan yeterli rapor alınmalıdır.
    Yapılacak araştırma sonucu çekişmeli taşınmazın orman sayılan yerlerden olduğu belirlendiği takdirde, davacının dayandığı tapu kaydının 3116, 4785 ve 5658 sayılı kanunlar karşısında hukuki kıymetinin olup olmadığı tartışılmalıdır. Şayet orman sayılan yerlerden olmadığı belirlendiği takdirde ise bu kez davacının dayandığı tapu kaydının kapsamında kalıp kalmadığı belirlenmelidir. Bu cümleden hareketle; taşınmazın bulunduğu yöreyi iyi bilen, elverdiğince yaşlı, yansız, yerel bilirkişi, tespit bilirkişileri ve aynı yönteme göre belirlenecek taraf tanıkları huzuru ile dava konusu taşınmazlar başında yapılacak keşifte 3402 sayılı Kadastro Kanununun 20. maddesi hükmü uyarınca öncelikle davacı tarafın dayanağını oluşturan tapu kaydı yerel bilirkişi yardımı ile zemine uygulanmalı, uygulamada tapu kaydının haritası; haritası yoksa tapu kaydında tarif edilen sınır yerleri esas alınmalı; yerel bilirkişice bilinemeyen sınırlar yönünden taraflara tanık dinletme olanağı sağlanmalı, uzman bilirkişiye tapu kaydında tarif edilen sınır yerleri düzenleyeceği haritada ayrı ayrı işaret ettirilmeli, 3402 sayılı Kanunun 20/A maddesi uyarınca tapu kaydının oluşumuna esas harita, plan ve krokilerin yerlerine uygulanması mümkün bulunmakta ise, bu harita, plan ve krokideki sınırlara itibar olunacağı gözetilmeli, kayıtların yerine uygulanması mümkün değilse aynı kanunun 20/C maddesi uyarınca tapu kaydının sınırlarının değişebilir ve genişletilmeye elverişli nitelikte olduğu göz önüne alınarak tapu kaydında belirtilen miktar itibariyle geçerli olacağı değerlendirilmeli, buna göre tapu kaydının kapsamı kesin olarak belirlenmeli, taşınmazın tapu kaydı dışında kalan bölümleri var ise, bu bölümler yönünden zilyetlik yolu ile kazanma koşulları araştırılarak, yapılacak keşifte, tarım uzmanı bilirkişi olarak ziraat mühendisine inceleme yaptırılıp, taşınmazın zilyetlikle kazanılabilecek kültür arazisi niteliğinde olup olmadığı belirlenip, bu yolda rapor alınmalı; komşu parsellerin tutanak ve dayanakları getirtilip uygulanarak, bu taşınmazları sınır olarak nasıl nitelendirdikleri araştırılmalı; varsa, zilyetlik tanıkları taşınmazlar başında dinlenmeli; zilyetliğin ne zaman başladığı, kaç yıl süreyle ne şekilde devam ettiği sorulup, kesin tarih ve olgulara dayalı, açık yanıtlar alınıp; tesbit tarihine kadar davacı yararına zilyetlikle kazanma koşullarının oluşup oluşmadığı belirlenmeli; 3402 sayılı Kanunun 14. maddesi uyarınca, davacılar adına aynı çalışma alanı içerisinde kayıtsız ve belgesizden başkaca taşınmaz mal tesbit ya da tescil edilip edilmediği tapu müdürlüğü ve ilgili kadastro müdürlüğü ile hukuk mahkemeleri yazı işleri müdürlüğünden sorulup, aynı Kanunun 03/07/2005 tarihli ve 5403 sayılı Toprak Koruma ve Arazi Kullanımı Kanunu ile değiştirilen 14/2. maddesi hükmü gözetilerek sulu ve susuz olarak kazanılmış toprak miktarı belirlenip, Kanunun getirdiği sınırlamanın aşılıp aşılmadığı saptanarak, toplanacak tüm kanıtlar birlikte değerlendirilip, ulaşılacak sonuca göre bir hüküm kurulmalıdır.
    Mahkemece bu hususlar gözetilmeksizin, eksik incelemeyle yazılı olduğu şekilde hüküm kurulması isabetsiz, temyiz itirazları açıklanan nedenlerle yerinde bulunduğundan kabulüyle hükmün BOZULMASINA, yasal koşullar gerçekleştiğinde kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 20.11.2020 gününde oybirliği ile karar verildi.



    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi