Yargıtay 8. Hukuk Dairesi 2010/6869 Esas 2011/2901 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
8. Hukuk Dairesi
Esas No: 2010/6869
Karar No: 2011/2901

Yargıtay 8. Hukuk Dairesi 2010/6869 Esas 2011/2901 Karar Sayılı İlamı

8. Hukuk Dairesi         2010/6869 E.  ,  2011/2901 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi
    DAVA TÜRÜ : Tapu İptali ve Tescil

    ...ve müşterekleri ile Hazine aralarındaki tapu iptali ve tescil davasının kabulüne dair Sivas 2. Sulh Hukuk Mahkemesinden verilen 27.07.2010 gün ve 590/917 saılı hümün Yargıtay"ca incelenmesi davalı Hazine vekili tarafından süresinde istenilmiş olmakla dosya incelendi gereği düşünüldü:
    K A R A R

    Davacılar ... ve arkadaşları vekili, olağanüstü kazandırıcı zamanaşımı zilyetlik hukuksal nedenine dayanarak, dava konusu 116 ada 9 parselin kısmen iptaliyle vekil edenleri adına tapuya tesciline karar verilmesini istemiştir.
    Davalı Hazine vekili, ham toprak niteliğindeki taşınmazın özel mülkiyete elverişli olmadığını belirterek davanın reddine karar verilmesini savunmuştur.
    Mahkemece, davanın kabulüyle, 116 ada 9 parselin tapu kaydının iptaline 21.4.2010 tarihli krokide kırmızı renkle taralı olarak gösterilen 2.433,71 m2"lik kısmın 1/3’er oranda davacılar adına tesciline, kalan kısmın Hazine üzerinde bırakılmasına karar verilmesi üzerine; hüküm, davalı Hazine vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    Dava miras ve kazandırıcı zamanaşımı zilyetliğine dayanılarak TMK’nun 713, 3402 sayılı Kadastro Kanunu’nun 14.maddeleri gereğince açılmış iptal ve tescil isteğine ilişkindir. Miras bırakan ...6.8.1942 tarihinde ölmüş davacıların dışında mirasçısı bulunmamaktadır.
    Uyuşmazlık konusu 116 ada 9 parsel, herhangi bir belgeye uygulanmaksızın Devletin hüküm ve tasarrufundaki ham toprak niteliğinde olduğu, ekonomik yarar sağlanması mümkün yerlerden bulunduğu, belirtilerek ham toprak niteliğiyle Hazine adına tespit edilmiş, itirazsız kesinleşmesiyle 12.7.2007 tarihinde sicil oluşmuştur. Bu tür yerlerin zilyetlikle edinilebilmesi için kanunda belirtilen diğer kazanma koşullarının yanında, ekonomik amacına uygun olarak tasarruf edilmesi ve özel mülkiyete elverişli yerlerden olması gerekir.
    Taşınmazın bulunduğu yerde yapılan keşif sonunda Ziraat Mühendisi ... tarafından düzenlenen 21.4.2010 tarihli raporda; çekişme konusu taşınmaz bölümünün % 6-12 eğimli, A horizonunun % 25 kayba uğramış şekliyle hafif erozyona maruz, orta bünyeli, hafif taşlı nitelikte olduğu, uzun yıllar tarım ve buna bağlı olarak toprak işlemesinin yapılmadığı, üzerinde herhangi bir tarımsal faaliyetin bulunmadığı, Ancak keşif tarihi itibarıyla buğday ekili olduğu, 10-15 yıllık 25 adet kavak ile 4 adet söğüt bulunduğu belirlenmiştir. Her ne kadar aynı keşifte dinlenen yerel bilirkişiler ve tanıklar, davacıların 60 yıllık tarla olarak zilyetliklerinde bulunduğunu bildirmişlerse de; az yukarıda açıklanan ve maddi bulgular ile bilimsel gerekçelere dayalı uzman ziraatçı bilirkişinin dairemizce de yeterli görülen açıklamalı raporu karşısında, ekonomik amaca uygun ve 20 yıla ulaşan yeterli zilyetliğin bulunmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmesi gerekirken soyut nitelikli ve takdiri delil niteliğindeki yerel bilirkişi ve tanık ifadelerine değer verilerek yazılı şekilde kabul kararının verilmesi doğru olmamıştır.
    Tüm bu nedenlerle, davalı Hazine vekilinin yerinde görülen temyiz itirazlarının kabulüyle usul ve kanuna aykırı görülen mahkeme hükmünün HUMK.nun 428.maddesi uyarınca BOZULMASINA,12.5.2011 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.






    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.