9. Hukuk Dairesi 2014/15778 E. , 2015/28966 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ : İŞ MAHKEMESİ
DAVA : Davacı, kıdem tazminatı, ihbar tazminatı ile ücret alacaklarının ödetilmesine karar verilmesini istemiştir.
Yerel mahkemece, davanın reddine karar verilmiştir.
Hüküm süresi içinde davacı avukatı tarafından temyiz edilmiş olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
A) Davacı İsteminin Özeti:
Davacı vekili dava dilekçesi ile davacının 15.04.2009 - 23.08.2012 tarihleri arasında davalı işyerinde apre işçisi olarak çalıştığını, davacının iş akdine hiç bir gerekçe gösterilmeksizin son verildiğini iddia ederek davacının kıdem tazminatı, ihbar tazminatı ve ücret alacağının davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
B) Davalı Cevabının Özeti:
Davalı vekilinin cevap dilekçesinde, davacının davalı şirket bünyesinde çalışmaya başladığı tarihten itibaren işinin gereklerini yerine getirmediğini, sürekli olarak işini aksattığını, bu konuda davacının defalarca uyarıldığını, uyarıları dikkate almadığını, davacının işi aksatması ve işinin gereklerini yerine getirmemesi nedeniyle davacıya yine bu konuda sözlü olarak uyarıda bulunulduğunu, bunun üzerine davacının işi bırakıyorum diyerek iş yerini terk ettiğini, o tarihten sonrada işe geri dönmediğini, iş akdini haksız olarak feshedenin davacı olduğunu savunarak davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
C) Yerel Mahkeme Kararının Özeti:
Mahkemece, toplanan kanıtlar ve bilirkişi raporuna dayanılarak, feshe neden olan eylemin geçerli nedenle fesih sebebi olduğu sonucuna varılarak, davanın reddine karar verilmiştir.
D) Temyiz:
Kararı davacı vekili temyiz etmiştir.
E) Gerekçe:
1- Dosyadaki yazılara toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre davacının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir.
2-Taraflar arasında iş akdinin kim tarafından feshedildiği ve geçerli ve/veya haklı nedenle feshedilip feshedilmediği hususunda uyuşmazlık vardır.
Somut olayda, davacı iş akdinin davalı tarafından haklı bir neden olmaksızın sona erdirildiğini iddia etmiş, davalı ise davacının iş sözleşmesinin, görev yaptığı süre içerisinde devamsızlık yaptığı ve sık sık rapor aldığı, bunu alışkanlık haline getirerek işyerinde aksamalara yol açtığı, davacının bu nedenle işveren tarafından defalarca sözlü olarak uyarıldığı, en son uyarının ardından davacının işyerini terk ettiği, bir daha işyerine dönmediği, bu nedenle iş akdinin davacı tarafından haksız olarak sona erdirildiğini savunmuştur.
Mahkemece iş akdinin işverence davacının sık sık rapor alması sebebiyle feshedildiğinin anlaşıldığı, davacının bu şekilde sık sık ve kısa süreli rapor almasının işyerinde olumsuzluklara yol açtığı, işverence bu durum gözetilerek yapılan feshin geçerli sebebe dayandığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
4857 Sayılı İş Kanununun 24. ve 25. maddelerinde düzenlenmiş bulunan haklı fesih nedenleri, iş ilişkisine devamı taraflardan biri için dürüstlük kuralları gereği çekilmez hale getiren nedenler olduğu halde, İş Kanununun 18. maddesinde düzenlenmiş geçerli nedenler, İş Kanununun 25. maddesinde sayılan ve derhal feshi mümkün kılan “haklı neden” derecesine ulaşmayan, fakat süreli feshe imkan tanıyan hallerdir. Geçerli nedenle fesih ve haklı nedenle fesih, sonuçları bakımından bazı noktalarda ayrılırlar. Feshin geçerli olduğu kabul edildiği takdirde, işçi kıdem ve ihbar tazminatına hak kazanacak, feshin İş Y. m.25/II hükmüne uygun bir derhal fesih olduğu sabit olursa işçinin, kıdem ve ihbar tazminatı talebi mümkün olmayacaktır.
Somut uyuşmazlıkta mahkemece feshin işveren tarafından geçerli nedenle yapıldığı kabul edilmiştir. Ancak mevcut olgulara göre bu feshin, haklı veya geçerli nedene dayandığını kabul etmek mümkün görülmemektedir. Kaldı ki feshin geçerli olduğunun kabul edilmesi halinde dahi, kıdem ve ihbar tazminatı taleplerinin kabulü gerekeceğinden, mahkemece feshin geçerli olduğundan bahisle davacının kıdem ve ihbar tazminatı taleplerinin reddi hatalıdır.
3- Davacının ücret kesintisi alacağı talebi ispat edilmediğinden reddolunmuş ise de, karar eksik incelemeye dayalıdır. Mahkemece yapılacak iş; öncelikle davacının bordroları ile ücret ödemelerine ilişkin banka kayıtlarının getirtilmesi ve ücretlerin ödendiği hususunun ispatının işveren uhdesinde olduğu da gözetilerek davacının ücretinden kesinti yapılıp yapılmadığı hususunda gerekli görülürse bilirkişiden hesap raporu alınıp sonucuna göre karar vermekten ibarettir. Eksik inceleme ile davacının ücret kesintisi alacağının reddedilmesi hatalıdır.
F) Sonuç:
Temyiz olunan kararın, yukarıda yazılı sebeplerden dolayı BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine 19.10.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.