Trafik güvenliğini tehlikeye sokma - görevi yaptırmamak için direnme - hakaret - Yargıtay 18. Ceza Dairesi 2016/11772 Esas 2016/15596 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
18. Ceza Dairesi
Esas No: 2016/11772
Karar No: 2016/15596
Karar Tarihi: 05.10.2016

Trafik güvenliğini tehlikeye sokma - görevi yaptırmamak için direnme - hakaret - Yargıtay 18. Ceza Dairesi 2016/11772 Esas 2016/15596 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Sanık trafik güvenliğini tehlikeye sokma, görevi yaptırmamak için direnme ve hakaret suçlarından mahkum edilmiştir. Temyiz isteği reddedilen kararın esasına geçilmiştir. Vicdani kanıların oluştuğu duruşma süreci, belgeler ve gerekçe içeriği incelenmiştir. Sanık suçları işlediği Kanuna uygun olarak saptanmıştır. Bunun sonucunda, cezanın kanuni bağlamda uygulandığı kabul edilmiştir. Ancak, TCK'nın 53.1-b maddesi, Anayasa Mahkemesi tarafından iptal edildiği için uygulama olanağı kalmamıştır. Sanığın hakaret suçuna ilişkin kurulan hükümde eksik inceleme ve yetersiz gerekçeyle mahkumiyet hükmü kurulmuştur. Kanuna aykırı bulunan bu hüküm bozulmuştur. Ayrıca, 53/1-b maddesi hakkında detaylı açıklayıcı bilgi gerekmektedir.
18. Ceza Dairesi         2016/11772 E.  ,  2016/15596 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
    SUÇLAR : Trafik güvenliğini tehlikeye sokma, görevi yaptırmamak için direnme, hakaret
    HÜKÜMLER : Mahkumiyet

    KARAR

    Yerel Mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle, başvurunun süresi ve kararın niteliği ile suç tarihine göre dosya görüşüldü:
    Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.
    Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede;
    1- Sanığa yükletilen trafik güvenliğini tehlikeye sokma eylemiyle ulaşılan çözümü haklı kılıcı zorunlu öğelerin ve bu eylemin sanık tarafından işlendiğinin Kanuna uygun olarak yürütülen duruşma sonucu saptandığı, bütün kanıtlarla aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların temyiz denetimini sağlayacak biçimde ve eksiksiz sergilendiği, özleri değiştirilmeksizin tartışıldığı, vicdani kanının kesin, tutarlı ve çelişmeyen verilere dayandırıldığı,
    Eylemin doğru olarak nitelendirildiği ve Kanunda öngörülen suç tipine uyduğu,
    Cezanın kanuni bağlamda uygulandığı,
    Anlaşıldığından sanık ... müdafiinin ileri sürdüğü nedenler yerinde görülmemiş olmakla, tebliğnameye uygun olarak, TEMYİZ DAVASININ ESASTAN REDDİYLE HÜKMÜN ONANMASINA,
    2- Sanık hakkında görevi yaptırmamak için direnme suçundan kurulan hükme ilişkin temyiz incelemesinde;
    Sanığa yükletilen görevi yaptırmamak için direnme eylemiyle ulaşılan çözümü haklı kılıcı zorunlu öğelerinin ve bu eylemlerin sanık tarafından işlendiğinin Kanuna uygun olarak yürütülen duruşma sonucu saptandığı, bütün kanıtlarla aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların temyiz denetimini sağlayacak biçimde ve eksiksiz sergilendiği, özleri değiştirilmeksizin tartışıldığı, vicdani kanının kesin, tutarlı ve çelişmeyen verilere dayandırıldığı,
    Eylemlerin doğru olarak nitelendirildiği ve Kanunda öngörülen suç tipine uyduğu,
    Cezaların kanuni bağlamda uygulandığı,
    Anlaşılmış ve ileri sürülen başkaca temyiz nedenleri yerinde görülmediği gibi hükmü etkileyecek oranda hukuka aykırılığa da rastlanmamıştır.
    Ancak;
    TCK"nın 53/1-b maddesinde yer alan hak yoksunluğunun uygulanmasına ilişkin hükmün, Anayasa Mahkemesi"nin 08.10.2015 tarih ve 2014/140 esas, 2015/85 sayılı kararıyla iptal edilmesi nedeniyle uygulama olanağının ortadan kalkmış olması,
    Bozmayı gerektirmiş, sanık ... müdafiinin temyiz iddiaları bu nedenle yerinde ise de, bu aykırılık, yeniden duruşma yapılmaksızın düzeltilebilir nitelikte olduğundan, 5320 sayılı Kanunun 8/1. madde ve fıkrası aracılığıyla 1412 sayılı CMUK"nın 322. maddesi uyarınca; temyiz edilen kararın açıklanan noktası tebliğnamedeki isteme uygun olarak, “TCK’nın 53/1-b maddesinin uygulanmasına ilişkin kısmın” çıkarılması suretiyle HÜKMÜN DÜZELTİLEREK ONANMASINA,
    3- Sanığın hakaret eylemine ilişkin kurulan hükmün temyizine gelince;
    Başkaca nedenler yerinde görülmemiştir.
    Ancak;
    1- Sanığın, üzerine atılı suçlamayı kabul etmemesine karşın, müştekilerin ve tanık ..."ın ifadelerinde sanığın, müşteki ..."a hakaret ettiğini belirttikleri, tanıklar ..., ... ve ..."ın ise aşamalardaki anlatımlarında sanığın hakaret etmediğine yönelik ifadelerinin bulunması karşısında, beyanlar arasındaki çelişki giderilerek ve hangi anlatıma hangi gerekçeyle üstünlük tanındığı belirtilerek sonucuna göre sanığın hukuki durumunun belirlenmesi gerektiği gözetilmeden, eksik inceleme ve yetersiz gerekçeyle mahkumiyet hükmü kurulması,
    2- TCK"nın 53/1-b maddesinde yer alan hak yoksunluğunun uygulanmasına ilişkin hükmün, Anayasa Mahkemesi"nin 08.10.2015 tarih ve 2014/140 esas, 2015/85 sayılı kararıyla iptal edilmesi nedeniyle uygulama olanağının ortadan kalkmış olması,
    Kanuna aykırı ve sanık ... müdafiinin temyiz nedenleri yerinde görüldüğünden, tebliğnameye aykırı olarak HÜKMÜN BOZULMASINA, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın esas/hüküm mahkemesine gönderilmesine, 05/10/2016 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.







    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.